"tabancasıyla" - Traduction Turc en Arabe

    • بمسدس
        
    • بمسدسه
        
    • مسدّس
        
    • ومسدس
        
    • المائي
        
    • ببندقيتِه
        
    • صاعق
        
    Televizyonda bir keresinde bir şov görmüştüm adamın teki çivi tabancasıyla kafasından vuruluyordu. Open Subtitles رأيتُ عرض في التلفاز ذات مرة عن رجل أصيب في الرأس بمسدس مسامير
    Bunun yanında birisini paintball tabancasıyla vurmaktan yine tutuklanmışsın. Open Subtitles وكنت للتو اعتقل مرة أخرى بتهمة الاعتداء بعد ان قتل شخص ما كنت بمسدس الطلاء.
    Kulağa ilginç gelse de bence bir havai fişek tabancasıyla vurulmuş. Open Subtitles كما يبدو غريباً، أعتقد بأنه أصيب بمسدس شعلة ضوئية.
    Sarhoş oldu. tabancasıyla oynadı. Kazara patladı. Open Subtitles لقد كان ثملاً، و لعب بمسدسه و أطلق النار صدفةً.
    Geçen yıl, ağzıma silah dayadılar. Meğerse, bir su tabancasıyla değiştirivermişler. Fakat, o zaman anlayamamıştım. Open Subtitles "وضعا بالعام المنصرم مسدّساً بفمي، اتضح أنّه مسدّس ماء ولكني لم أعلم حينها"
    İnternette okuduğum kadarıyla bir kadın iltihaplanan dişine tabancasıyla ateş etmiş ve dişi çıkarmış. Open Subtitles لقد قرأت بالانترنت عن امرأة التي كانت مصابة بسن به عدوى ومسدس يدوي
    "Anneanne'yi su tabancasıyla ıslatmayı bırak Michael." Open Subtitles توقف عن ضرب جدتك بالمسدس" " المائي ، مايكل
    Bir havai fişek tabancasıyla ateş ederek mi? Open Subtitles عن طريق إطلاق النار علىه بمسدس شعلة ضوئية؟
    Horatio bir oğlana fişek tabancasıyla ateş edip ıskalayan biriyle konuşmuştu. Open Subtitles تعرف، هوريشيو تحدث إلى رجل أطلق على شخص ما بمسدس شعلة ضوئية، ثمّ أخطأه.
    Yetişkin partimizi çocuk işi ışın tabancasıyla kim vurdu? Open Subtitles نجاح باهر ، من كان يتوقع ان حفلتنا كبرت بمسدس راي كيدي؟
    Çakal, su tabancasıyla evin içinde ne yapıyorsun öyle? Open Subtitles أيها الوغد، مالذي تفعله بمسدس الماء بداخل المنزل ؟
    Sen de mezbahada çalışıp inekleri elektrikli, uyuşturucu tabancasıyla mı öldürdün? Open Subtitles تعملين في مسلخ تقتلين الأبقــار بمسدس كهربــائي؟
    Şu duvarın ardında oturanlar sarhoş olup çivi tabancasıyla oynamaya bayılıyor. Open Subtitles الأشخاص الذين في هذا الجانب يحبون أن يثملوا و أن يلعبوا بمسدس المسامير
    Yakından dokuz milimetrelik polis tabancasıyla vurulmuş. Open Subtitles أُصيب بمسدس شرطة 9 ميلليمتر من مسافة قريبة.
    Zaten onu uyuşturucu tabancasıyla vurup bir kafese koyarlardı. Open Subtitles بل سيضربونها بمسدس تخدير ويضعونها في قفص
    Çünkü su tabancasıyla kimseyi tehdit edemezsin. Open Subtitles لأنك لا تستطيع تهديد أحد بمسدس مائي
    - Size şok tabancasıyla saldırdılar mı? Open Subtitles ـ على رقبتك ، هاجمك بمسدس صاعق؟
    Dennis onu tabancasıyla dövdü. Open Subtitles دينيس ضربه عدة مرات بمسدسه
    İki adet 3. derece yanık boynun arka üçgeninde yüksek amperli, şok tabancasıyla uyumlu. Open Subtitles حرقان سميكان في المثلث الخلفي من الرقبة... متوافقة مع مسدّس صعق ذو تيار عالٍ
    Niye tutkal tabancasıyla spatulayı aynı çekmeceye koyarsın ya? Open Subtitles حسناً ، ماالذي يدعوكِ لوضع الملعقة ومسدس الصمغ في نفس الدرج؟
    Yolun bir yerinde tabancasıyla bana vurdu. Open Subtitles في مكان ما على طول الطريقِ، هو , uh, ضَربَني ببندقيتِه.
    Ve beni sinir bozucu bulduğun zamanlara karşılık bugün birinin beni elektroşok tabancasıyla vuruşunu izledin. Open Subtitles و لكل المرات التي تجدني فيها مزعجاً اليوم تسنى لك أن ترى أحدهم يطلق علي صاعق كهربائي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus