Biliyor musunuz, arkamdaki bu ailenin tahliye için 90 günü var. | Open Subtitles | أتعلمون شيئا, هذه العائلة التي خلفي تبقى لديها 90 يوم للإخلاء. |
Amerikan vatandaşlarından, ani tahliye için, derhal Elçiliğe gelmeleri istendi... | Open Subtitles | واوجه الى كل المواطنين الامريكين بطلبات السفر والتقارير الى السفارة الامريكية للإخلاء الفورى |
Acil tahliye için bütün personel geçit odasına gelsin. | Open Subtitles | على كل الأشخاص التوجه لغرفة البوابة فورا للإخلاء |
tahliye için 5 dakikamız kaldı. | Open Subtitles | لدينا خمس دقائق كي نخلي المكان |
Acil tahliye için HKKM'yi ara. | Open Subtitles | احضروا وحدة مكافحة الأوبئة من أجل إخلاء فوري |
Kahrolası geminin dengeleme gücü olmazsa tahliye için vaktimiz olmayacak. | Open Subtitles | لا يمكننا اخلاء السفينة دون استعادة توازنها |
Gayet iyi. Şartlı tahliye için ne zaman uygun olacağım? | Open Subtitles | تبدو مناسبة، متى سأكون مؤهلاً للإفراج المشروط ؟ |
Bu yer artık güvenli değil. tahliye için bekliyoruz. | Open Subtitles | لم يعد المكان مؤمناً، نحن في وضع استعداد من أجل الإخلاء |
Herkes tahliye için derhal yüzeye çıksın. | Open Subtitles | أريد من الجميع التواجد على السطح بأسرع وقت ممكن للإخلاء |
Acil durum personeli, topyekün tahliye için size ayrılan araçlara ilerleyin. | Open Subtitles | ليتجه المواطنون إلى السيارات المخصصة للإخلاء. |
Eğer yarın sabah 10:00'a kadar çeki alamazsak, tahliye için izin istiyorum. | Open Subtitles | إننا نطلبُ إذنًا للإخلاء لو لمْ يأتينا شيكٌ بحلول .الغد الساعة العاشرة صباحًا |
"Çöp kovası, takvim, kitaplar, oyunlar, kağıt, kalem, kürek, bel, levye, balta, nacak testere, alarm vermek için çan ve/veya düdük eşyalar ve tahliye için valizler iplik, pense ilk yardım kitleri, çengelli iğne, makas, çakmaktaşı, aspirin, ishal ilacı cımbız, kalamin losyonu, savaş krizi yayınları, bit-pire tozu kemirgen zehri, insülin, tansiyon hapları lastik eldiven, kadın peti, ayna, tuvalet kağıdı, göz yıkama ilacı." | Open Subtitles | صندوق قمامة، تقويم، كتب، ألعاب، ورق، أقلام رصاص مجرفة، مساحة، عتلة، فأس، فأس صغير منشار، و صفارة أو جرس للانذار حقائب للأثاث أو للإخلاء |
tahliye için hemen metro vagonlarına binin. | Open Subtitles | اصعدوا الى القطار للإخلاء الفورى |
tahliye için hemen metro vagonlarına binin. | Open Subtitles | اصعدوا الى القطار للإخلاء الفورى |
Mekikleri tahliye için hazırlayın. Merhaba. | Open Subtitles | جهزوا النواقل المكوكية للإخلاء |
tahliye için iki dakikanız var. | Open Subtitles | والآن لديكم دقيقتين فقط للإخلاء |
tahliye için 5 dakikamız kaldı. | Open Subtitles | لدينا خمس دقائق كي نخلي المكان |
Bilginize, karadan tahliye için F3 noktasına ilerliyoruz, mesafe 3 dakika. | Open Subtitles | تم إعلامنا بأن أوسكار مايك إلى فوكستروت 3 من أجل إخلاء الأراضي |
Kahrolası geminin dengeleme gücü olmazsa tahliye için vaktimiz olmayacak. | Open Subtitles | لا يمكننا اخلاء السفينة دون استعادة توازنها |
Dr. Turner, şartlı tahliye için iki kez görüştüm ve her seferinde aynı sizin gibi bir terapist bana aynı soruları sordu ben de söylemem gerekenleri söyledim almak istediğim sonucu alabilmek için. | Open Subtitles | دكتوره ترنر . حضرت جلستين للإفراج المشروط من قبل وفي كل مرة ، المعالجين النفسيين مثلك |
tahliye için F3 noktasına intikal ediyoruz. | Open Subtitles | سنتحرك إلى فوكستروت 3 من أجل الإخلاء |