"tam zamanı" - Traduction Turc en Arabe

    • الوقت المناسب
        
    • حان الوقت
        
    • حان وقت
        
    • هو الوقت
        
    • الوقت مناسب
        
    • إنه الوقت
        
    • إنه زمن
        
    • الوقت المثالي
        
    • الوقت حان
        
    • أوانه
        
    • أفضل وقت
        
    • هذا وقت مناسب
        
    • وقت جيد
        
    • هو وقت
        
    • بالنسبة للوقت
        
    Altımızda sivil halk yok. Şimdi tam zamanı, efendim. - Ateş etmeyin. Open Subtitles نحن لَسنا على منطقة مأهولة بالمدنيين .الآن هو الوقت المناسب يا سيدي
    Eğer söyleyecek bir şeyin varsa şimdi tam zamanı . Open Subtitles إذا كان لديكِ أى شيئ لتقوليه فالآن هو الوقت المناسب
    Artık seni bu alıştığın rehavet ortamından sıyrılmanı sağlamanın tam zamanı. Open Subtitles حان الوقت لكي نخرجكِ من منطقة الرفاهية هذه التي أنتِ بها
    karar vermen için şimdi tam zamanı neyin kararını vereceğim? Open Subtitles لقد حان الوقت لك لكى تقرر ذلك أقرر ماذا ؟
    Canım, bir dakika gelsene. Teselli ve sevgi için tam zamanı. Open Subtitles تعالي يا عزيزتي حان وقت الحب ، وقت أن نآزر بعضنا
    Şimdi tam zamanı başlamanın... en muhteşem nesne görevine başlamanın tam zamanı, Randall. Open Subtitles الآن هو الوقت .. كي نبد .. كي نبداً التحدي من أجل ..
    Evet, ama eğer yeni bir ortak istiyorsan, ...şimdi muhtemelen tam zamanı. Open Subtitles واذا كنت تودين البحث عن شريك اخر.. على الأرجح انه الوقت المناسب
    Evet, ama eğer yeni bir ortak istiyorsan, ...şimdi muhtemelen tam zamanı. Open Subtitles واذا كنت تودين البحث عن شريك اخر.. على الأرجح انه الوقت المناسب
    Çünkü eğer söyleyecek bir şeyin varsa... bu tam zamanı. Open Subtitles لأنه إن كان لديك ما تقولينه الآن هو الوقت المناسب
    Ancak hızlıca tam zamanı gelen bir örneğin üzerinde durmak istiyorum: "Yatak Odası". TED ولكنّي أرغب بعجالة بتسليط الضوء علي المثال التالي، في الوقت المناسب: "غرفة النوم".
    tam zamanı Mary Poppins. Kimse bakmıyor. Open Subtitles انه الوقت المناسب ماري بوبينس فانا لا ارى احدا
    Geri ödenecek herhangi bir federal iyilik varsa şimdi bunu yapmanın tam zamanı. Open Subtitles إذا كنت حصلت على أي تفضل الاتحادية لاستدعاء ، حان الوقت للقيام بذلك.
    Somut kanıtı yok. Çocuğu hedefimiz haline getirmenin tam zamanı. Open Subtitles ليس لديه شيئاً ملموس، حان الوقت لنقوم بخطوة ضد الفتى.
    Bu ülkenin birleşmesinin tam zamanı, sırf bizi korumak için savaşan erkek ve kadınların hatırı için. TED لقد حان الوقت لهذه البلاد أن تتحد، ولو حتى لكي نساعد الرجال والنساء اللذين حاربوا لحمايتنا.
    Kaynaklarımızı, bu eski sorunu yeni yollarla araştırmak, "Nasıl yapabiliriz?" diye sormak için lider olarak göstermenin tam zamanı. TED لقد حان الوقت لتوحيد مواردنا كقادة من جميع المجالات لمواجهة هذه المشكلة القديمة بطرق جديدة، و نتسائل: "كيف يمكننا؟"
    Yani iş hayatında duygularımızı kucaklamayı öğrenmenin tam zamanı. TED لذا حان الوقت لنتعلم كيف نتقبل مشاعرنا في العمل ونتعامل معها.
    Efkarladım şimdi. Üstgeçitten en uzağa tükürme icadımın tam zamanı. Open Subtitles أشعر بالملل ، حان وقت أن أمارس إختراعي وهو البصق من فوق الجسر
    Baxterlar dört kişi azaldığına göre, harekete geçmenin tam zamanı. Open Subtitles اعتقد انه بالناقص اربعة من الباكسترز الوقت مناسب كأي مرة
    O zaman keşiş-adam için çalışmayı bırakıp, kendin olmanın tam zamanı. Open Subtitles إنه الوقت لتتوقف عن كونك صبى كاهن و تصبح أحد الأبطال
    Tanrım koru beni, tanrım koru beni... Tanrım, kızların tam zamanı Tanrım, kızların tam zamanı Open Subtitles {\cH92FBFD\3cHFF0000} "يا ربى ، إنه زمن الفتيات" "يا ربى ، إنه زمن الفتيات"
    Aslına bakarsan, bence şu an tam zamanı. Open Subtitles في الواقع، وأعتقد الآن هو الوقت المثالي.
    Saat bir ve işte havaya girmenin tam zamanı... Open Subtitles انها الساعة الواحدة و الوقت حان لتكون الأمور جيدة
    Yardımcı olabileceğimi biliyorum. Şimdi tam zamanı ve yeri işte. Open Subtitles أعلم أن بوسعي تقديم العون، وهذا هو أوانه ومكانه.
    Şimdi "Merhaba komşu." demenizin tam zamanı olabilir. Open Subtitles هذا أفضل وقت الآن كي تقولي .. مرحباً أيها الجيران
    Bu güzel haberleri paylaşmak için bekleyecektim, ama sanırım sekiz haftalık hamile olduğumu söylemenin tam zamanı. Open Subtitles كنت سانتظر قبل أن أخبركم و لكني أعتقد بأن هذا وقت مناسب لإخباركم جميعاً بأنني حامل في الأسبوع الثامن
    Peki. Sanırım senden bir kaç yüzlük borç istemenin tam zamanı. Open Subtitles حسناً الآن يفترض أن يكون وقت جيد لأسألك اذا كنت تستطيع أن تقرضني بضعة مئات
    Eğer çenen ve sen bir şeyler biliyorsanız ağzındaki baklayı çıkartmanın tam zamanı. Open Subtitles إن كنت تعلمين بشيء ما ، الان هو وقت قوله
    tam zamanı. Artık başlayabiliriz herhalde? Open Subtitles بالنسبة للوقت ، ألا يمكننا أن نبدأ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus