"tanıdığını" - Traduction Turc en Arabe

• تعرفني
• يعرفك
• تعرفه
• تعرفينه
• تعرفها
• تعرفينني
• يعرفني
• تعرفك
• تعرفيني
• يعرفه
• تعرفت
• تعرفينها
• تعرفينهم
• معرفتك
• كان يعرف

sadece beni tanımak için... sadece arkadaşım olmak için. Şayet birisi beni tanıdığını düşünüyorsa o ölmüştür.
يكفي أن تعرفني وأن تكون صديقي إن ظن أنّ أحدهم يعرفني؛ يقتله

Bu da beni ne kadar az tanıdığını gösterir çünkü benim konuşmaya değer bir cazibem falan yok.
وهذا يدل على مدى قليلا تعرفني. ل ليس لديهم موجو يمكن الحديث عنها.

Sizi tanıdığını söylediğine göre, cinayet sebebi konusunda yardımcı olabileceğinizi umuyordum.
بما انه قال بأنه يعرفك كنت امل بمساعدتك لنا لمعرفة الحافز

Hani Cadılar Bayramı'nda maske takan bir arkadaşın olur da onun sadece gözlerini görebilirsin ve seni tanıdığını hissedersin ama sen onun kim olduğunu anlayamazsın.
أتعرف حين ترى صديق في قناع عيد القديسين وكل ما يمكنك رؤيته هو عيناه وتشعر كأنك تعرفه ، لكن لاتقدر على إكتشاف من هو ؟

Birkaç saniye içinde, bir zamanlar onu sevdiğini bırak onu tanıdığını dahi hatırlamayacaksın.
بعد بضع لحظاتٍ، لن تتذكّري أنّكِ كنتِ تعرفينه حتّى. ناهيكِ عن أنّكِ أحببتِه.

Avcıyla ilgili daha çok bilgi istiyor. Onu tanıdığını biliyor.
إنها تريد معلومات عن المبيدة إنها تعلم بأنك تعرفها

Beni tanıdığını sanıyorsun. Beni tamamen çözdüğünü sanıyorsun, değil mi?
تظنين أنك تعرفينني ، تظنين أنك قد حصلت على ، أليس كذلك ؟

Ben hatırlamıyorum ama o beni iyi tanıdığını söylüyor.
أنا لا يمكنني التذكر ولكنهُ يقول أنهُ يعرفني جيداً

Yine de sizi uzun zaman beri tanıdığını söyledi.
قالت إنها كانت تعرفك قديما منذ وقت طويل، ربما

Gizli bir tokalaşma deneyebiliriz ama bunca yıl sonra beni herkesten iyi tanıdığını sanıyorum.
حسناً يمكننا الإتفاق على مصافحة سرية لكن أود أن أعتقد أنك تعرفني أفضل من الجميع بعد كل هذه السنوات

Polis beni tanıdığını sanıyor. Ama bana dokunamıyor.
الشرطه تظن انها تعرفني لكنهم لا يستطيعون ادانتي

En sonunda oğlunun arkasında olduğuna sevindim, ama beni bundan daha iyi tanıdığını sanıyordum, Lionel.
مسرورة لرؤيتك أخيراً تدعم ولدك لكني اعتقدت بأنك تعرفني أكثر من ذلك يا ليونيل

Masada at kuyruklu bir adam yar. Sizi tanıdığını söylüyor.
يوجد رجل شعره مذيل وطويل يقول بأنه يعرفك

Kızları gece kulübünde... işe alan adam seni tanıdığını söyledi.
الرجل الذي يجند البنات للنادي الليلي يقول بانه يعرفك

Birisiyle 150 yıl birlikte oluyorsun, onu tanıdığını düşünüyorsun.
كنت مع شخص لمدة 150 عام هل تعتقد أنك تعرفه

Biriyle büyüyüp onları tanıdığını sanıyorsun ama o tür bir kötülük durup dururken ortaya çıkmaz.
تنشأ مع أحد فتحسب نفسك تعرفه ولكن هذا الشر لا يأتي من الفراغ

Bu onu tanıdığını gösterir. Mükemmel.
فهذه تُظهر بأنكِ تعرفينه جيّداً إنها الهدية المثالية له

Bir kadına onu tanıdığını mı göstermek istiyorsun. Ona küçük bir hediye alacaksın.
إذا تريد أن تظهر للمرأة أنك تعرفها يجب أن تشتري لها شيئاً

Beni herkesten daha çok tanıdığını düşünmeye başlamıştım.
بدأت أظن أنكِ تعرفينني أفضل من أيّ شخص آخر

Beni tanıdığını düşünen insanların yanında uyanamam.
لا أستطيع أن أستيقظ بجانب شخص يعتقد أنه يعرفني

Seni tanıdığını sanıyor, Louis, ama yanılıyor, değil mi?
تظن انها تعرفك, لويس ولكن لاتعرف, اليس كذالك؟

Benim hakkımda herşeyi okumuş olabilirsin, ama beni tanıdığını düşünme.
لربما قرأت كل شيء عني لكن لا تعتقدي أنك تعرفيني

Biriyle bir sene çalış, tanıdığını düşün...
المرء يعمل مع شخص لسنة كاملة ويظن أنه يعرفه

Savaş sırasında Paris'te tanıdığını sandığım biri hakkında soru sormak için.
لأسألها بعض الأسئلة عن شخص ما تعرفت عليه في باريس خلال الحرب

Onu tanıdığını sanıyorsun... ama tanımıyorsun.
أنتِ تعتقدين أنكِ تعرفينها لكنكِ لا تعرفينها

Hangi kahramanları tanıdığını söyler misin?
هلاّ تقولين لي أيّ أبطال تعرفينهم على الأقل؟

Onu iyi tanıdığını söylüyorsun, ne kadar iyi?
تقول أنك تعرفه جيداً ما مقدار معرفتك به؟

Bir tanesini gören birini tanıyan birini tanıdığını söylüyor. Neyi gören?
قالت إنها عرفت شخصاً كان يعرف شخصاً أخر رأى واحداً منهم