"tanıklardan" - Traduction Turc en Arabe

• الشهود

Gurur kötü kanıtlardan aptal Tanıklardan ve idama meyilli bir yargıçtan daha fazla dava kaybettirir.
الكبرياء خسرت قضايا أكثر من الأدلة الباطلة و الشهود المغفلون و القضاء الظالم ، جميعاً

Bu Tanıklardan duyduğum tek şey aptalca itirazlar!
كل ما سمعنه من هؤلاء الشهود كلام لا يعقل

Tanıklardan tek duyduğum ipe sapa gelmez saçmalıklar.
كل ما سمعته من هولاء الشهود هو تناقض لا عقل فيه

Dışarı çıkan Tanıklardan hiçbiri kötü adamımızı tetiği çekerken..
من بين جميع الشهود الذين خرجوا لم يشاهد أحدهم المجرم يضغط على الزناد

Hipnoz, kesin emirlerime karşı gelerek Tanıklardan doğruyu öğrenmek için kullandığın bir şeydir.
بل التنويم المغناطيسي هو ما تستخدمه خلافاً لأوامري الصارمة كي تجعل الشهود يعترفون بالحقيقة

Onları tarif edecek Tanıklardan çekinmemişler yani, bir olay hızlı ve vahşiceyse, kimse bir detay hatırlamaz.
لم يقلقوا بشأن وصفهم عن طريق الشهود. حسنا، إذا كان الأمر سريعا ووحشيا لا أحد سيتذكر أي تفاصيل.

Elimizdeki diğer Tanıklardan daha iyi.
هذا أفضل من معظم الشهود الذين حصلنا عليهم

Tanıklardan birinin diğerini feda ettiği kehaneti gördün mü?
هل سبق وأن سمعت قط بنبؤة والتى يحدث فيها أن يقوم أحد الشهود بخُذلان الآخر؟

Araştırmalarınızda, Tanıklardan birinin diğerine sırtığını döneceğinden bahseden bir kehanetle karşılaştınız mı?
فى كل أبحاثك، هل سبق وأن سمعت قط بنبؤة والتى يحدث فيها أن يقوم أحد الشهود بخُذلان الآخر؟

Şef, Tanıklardan biri balo dansı dersini kaçıracağını söylüyor.
يارئيس أحد الشهود يقول بأنه سيتأخر عن درس الرقص هل أسمح له بالذهاب؟

Her ne kadar Tanıklardan birine göre kanat takmış olarak biliniyor olsam da!
وايضاً كما قالوا الشهود كنت معروفه بجناحي

Olan şey gayet açık mafya, Tanıklardan bazılarına ulaşmış ve anlattıklarını değiştirtmişti.
بوضوح ما حدث هو أن العصابة خطفت الشهود وجعلوهم يقلبون قصصهم

Tanıklardan biri blok boyunca onu takip etmiş ve sokağın aşağısında trafikte kaybetmiş.
أحد الشهود تبعه حول المنطقة وأسفل الشارع, لكن فقد أثره في الزحمة

Bu davadaki Tanıklardan bazıları emniyet mensubu olabilir.
بعض الشهود في هذه الحالة قد يكونون من الشرطة

Bu tür Tanıklardan ifadeler almam istenebilir.
قد يطلب مني أن آخذ أقوال هؤلاء الشهود

Tanıklardan biri onu patlamadan hemen önce patlamanın olduğu bölgede görmüş.
احد الشهود رأي هذا العامل فى منطقة انفجار القنبلة قبل حدوث الامر ,

Yerel soruşturma birimi Tanıklardan sorumluymuş.
- وحدة التحقيق العام قالوا أنَّهم مسئوولون عن إستجواب الشهود الآن.

- Tanıklardan biri o mu olacak?
هل ستكون أحد الشهود ؟

Gittiği yer, Merritsville. Tanıklardan eminim.
"إلى "مريتسيفيل الشهود بذلك القدر