| "Hayır dediğinde , yalan söylediğini biliyordum;çünkü onu çok iyi tanıyordum" | Open Subtitles | حين أجاب بالنفي، عرفتُ أنه يكذب. عندها عرفت أني قبضتُ عليهئ |
| Ben onu tanıyordum, İsa'nızı tanıyordum... onun ızdırabını paylaştım, sırlarını sakladım. | Open Subtitles | أنا أعرفه عرفت سيدك المسيح عطفت عليه من العذاب دفنت أسراره |
| Onu tanıyordum ve kendi trençkotumu çalındığından gösteremiyorum | Open Subtitles | أنا أعرفها ، ولم يكن لديّ معطف المطر لقد تمت سرقته |
| Bunu senin akıl hocan olduğum için yapmıyorum, bunu seneler sonra "onu o zaman tanıyordum", diyebilmek için de yapmıyorum. | Open Subtitles | لا أفعل ذلك لأنني سأكون مبتهج إذا أصبحت ناصحك، ولا أفعل ذلك الآن كي أقول بعد سنوات يا إلهي، عرفته حينما رأيته. |
| Oğlunuzu az çok tanıyordum, daha doğrusu ismen tanıyordum. | Open Subtitles | لم أعرف ابنكما جيداً يمكنني القول أنني كنت أعرف اسمه |
| Onu yıllardır tanıyordum. Tüm polis toplantılarına birlikte giderdik. | Open Subtitles | عرفتها لسنوات, ذهبنا لكل أعمال الشرطة معا |
| Menajerim tutmaz demişti ama bana şans verebilecek birini tanıyordum. | Open Subtitles | وكيلي أخبرني أنه لا رجاء منها لكنني عرفت شخصا مهماً هناك أحبني دائما |
| Aynı günde doğmuş olan birini tanıyordum. | Open Subtitles | لقد عرفت شخصا ولد بالضبط فى مثل ذلك التاريخ |
| Komik, bunun tecrübesini yaşamış birkaç Katolik kız tanıyordum. | Open Subtitles | ذلك مضحك، عرفت زوج كاثوليكي تلميذات المدارس اللواتي كنّ خبيرات فيه. |
| Bir hafta önce tanıştık ama sanki onu hep tanıyordum gibi. | Open Subtitles | تقابلنا قَبْلَ إسبوع لكني أحسست وكأنني أعرفه طيلة حياتي |
| Ama ben tahmin etmeliydim, onu yaklaşık 20 yıldır tanıyordum. | Open Subtitles | كان يجب أن اتوقع هذا أنا لأني أعرفه منذ 20 سنه |
| Onu da yakından tanıyordum aslında, ama uzun yıllar önce öldü. | Open Subtitles | أعرفه جيدا في الواقع ولكنه توفي منذ سنوات |
| Çünkü o ceketin sahibini tanıyordum. | Open Subtitles | لأن السترة التي لم تكن لي هي سترة أعرفها |
| Onu tanıyordum, ama pek de yakından tanımıyordum. | Open Subtitles | كنت أعرفها ولكني لم أعرفها كفاية لو فهمت ما أعنيه |
| Ben onu meşhur olmadan tanıyordum o zamanlar da hıyarın tekiydi. | Open Subtitles | عرفته قبل أن يصبح مشهوراً وقد كان أضحوكه رغم ذلك |
| - Annesini tanıyordum... uzun zaman önce yolcu gemilerinde çalışıyorduk. | Open Subtitles | - كنت أعرف أمه - عندما عملنا على سفينة الرحلات |
| Hayır, New York bürosunda birlikteyken onu tanıyordum. | Open Subtitles | لقد عرفتها جيدا عندما كنت فى مكتب نيويورك |
| geçen yılda size söylediğim gibi, Caroline'i iş icabi tanıyordum. | Open Subtitles | كما أخبرتُك السَنَة الماضية، عَرفتُ كارولين بشكل محترف. |
| Ben onu Jamal Sinclair olarak tanıyordum. Orta sıklet. Seni bir çekiç gibi ezmişti. | Open Subtitles | انا اعرفه باسم جمال سنكلير الوزن الخفيف ، وهو يضرب كالمطرقة |
| "Hepsini tanıyordum ve her geçen gün biraz daha eksiliyorlardı." | Open Subtitles | كنت أعرفهم جميعاً وكلّ يوم كان يتناقصون ويتناقصون |
| Onu daha önceden tanıyordum. Hayır. | Open Subtitles | لقد تعرفت عليه ورأيته يدخل لتوّى، لا لقد أخطأتِ الرؤية |
| Onu hastanedeyken tanıyordum, artık orada değiliz, o kadar. | Open Subtitles | انظر ، انا اعرفها بالمستشفى نحن لم نعد بالمستشفى هذا هو الموضوع |
| Seni daha bacak kadarken tanıyordum, ve kötü hiçbir şey yapmadın. | Open Subtitles | عرفتك منذ أن كنتَ صغيرا جدا، ولم تفعل خطأ في حياتك. |
| Evet.Bir zamanlar tanıyordum, bize sırtını dönmeden önce. | Open Subtitles | أجل، أنا عرفتُه ذات مرّة، قبل أن يبتعد عنّا. |
| Hareket hızımı biliyorsum, içinde bulunduğum suyu da tanıyordum Bu nedenle her bir metreküpte yaklaşık kaç tane ışık yayan canlı olduğunu hesaplayabilirdim. | TED | كنت اعرف سرعتي، كنت اعرف المساحة. لذا أستطيع معرفة كم من مئات المصادر هناك في المتر المكعب. |