Çocukken şu tarlanın tam ortasından dışarı doğru at sürerdim. | Open Subtitles | ،عندما كنت صغير كنت أمتطي الحصان في منتصف هذا الحقل |
Tarlalar o kadar olağan dışı bir şekilde ekilmişlerdir ki, tarlanın bir kenarı bu şekilde kadın tarafından ekilmiştir. | TED | حقول تتم زراعتها بطريقة مبهرة لدرجة أن أحد أطراف الحقل تتم زراعته بهذه الطريقة من قبل النساء |
Tassa geleneksek bir sulama metodu 20-30 cm genişliğinde ve 20-30cm derinliğinde delikler tarım yapılacak tarlanın üzerine kazılır. | TED | تاسا هي وسيلة ري تقليدية حيث يتم حفر فجوات بعرض 20 إلى 30 سنتيمتر، وبعمق 20 إلى 30 سنتيمتر وتحفرٌ عبر الحقل لزراعتها. |
Bir yaz gecesi bir tarlanın üzerinde erkek bir ateş böceği bir dizi çekici parıltı yayar. | TED | يتوهّج ذكر اليَراع فوق حقل في ليلةِ صيفٍ، مصدراً وميضاً جذاباً. |
Açık pencereler arasında ılık bir esinti... yakınlardaki yeni biçilmiş bir tarlanın saman kokusunu getirdi... ve kuşların şarkısı işitiliyordu sessizliğin içinde... | Open Subtitles | نسمة دافئة عبر الشبابيك المفتوحة حملت رائحة قش تبن جديد من حقل قريب وشدو الطيور مسموع في لحظة الصمت |
Babam da aynı şeyi yapıyor. tarlanın hâlâ ona ait olduğunu sanıyor. | Open Subtitles | لقد فعل أبى نفس الشئ لا زال يعتقد أن الحقل ملكه |
O tarlanın diğer tarafında bir otoyol var. | Open Subtitles | هناك طريق سريع على الجانب الآخر من الحقل |
Evet, bu kadar düzenli ekilen bir tarlanın, hiç olmazsa bir tanecik tohum vermesi beklenir değil mi? | Open Subtitles | نعم، يتمنى المرء لو أن الحقل حرث بشكل جيد لربما قد يسفر عن محصول جيد. |
Ben tam arkandan geliyorum. tarlanın etrafında dönüşler yap. | Open Subtitles | سأطير خلفك مباشرةً وسنقوم بجولة حول الحقل فقط |
tarlanın sonuna ulaşınca tüm sağlam noktaları alt etmelisin. | Open Subtitles | عندما نصل إلى نهاية ذلك الحقل أزل كلّ مجالات التفوق على تلك الحافات. |
tarlanın kenarında bir kütüğün arkasında içinde yolculuğunda ihtiyaç duyacağın.. | Open Subtitles | ..وراء الجذع في حافة الحقل ستجد حقيبة ملأة بالمواد.. |
Pas yok. Bütün hafta tarlanın ortasında durmuş olamaz. | Open Subtitles | كانت ربما ملقية بهذا الحقل المفتوح كل الأسبوع |
tarlanın büyük olma nedenini sonunda anlayabildim. | Open Subtitles | و أخيراً فهمت لماذا على الحقل أن يكون اكبر. |
tarlanın çevresinde turlamış, sonra güneybatı yönüne gitmiş. | Open Subtitles | قامت بالطيران فى دائره حول الحقل ثم توجهت فى اتجاه الجنوب الغربى |
Beni bir yıl sonra o tarlanın yanında buldular. | Open Subtitles | وجدوني بالقرب من ذلك الحقل نفسه بعد عام تقريبا. |
Bir tarlanın ortasında dramatik bir buluşma yaşadık diye bundan sonra birlikte takılıp bovlinge gidecek değiliz. | Open Subtitles | فقط لأننا حظينا بلقاء لطيف في الليل في منتصف الحقل هذا لا يعني بأننا سنبدأ بالتسكع و الذهاب للعب البولينغ سويّة |
Tamam, hadi hadi. tarlanın kenarındaki ahıra git, orada bekle. | Open Subtitles | حسنًا، اذهبي إلى الحظيرة التي في نهاية الحقل |
Bizi tarlanın ortasındaki bir mukavva kutuya yönlendirdiğine inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق أنّه قادنا إلى صندوق في منتصف حقل |
Eğitim alanında imkansız bir vuruş yapabilmesinin ve tarlanın ortasına duvar dikmesinin sebebi bu. | Open Subtitles | هكذا حقق الطلقة المستحيلة في مدمار التمرين و لماذا بنى جداراً في وسط حقل |
Yani şimdi senin tarlanın tekinde, beyaz bir çarşafın içerisinde papatyaların arasında yuvarlanıyor olman gerekmiyor mu? | Open Subtitles | أعني ، ألـا يجب أن تكون في حقل ما الأن، ترتدي كتان أبيض، بين أزهار الربيع. |