Ve Dove, güzelliğe karşı tavırlar konulu küresel raporu için gerçekten 10 farklı ülkeden binlerce kadınla anket yaptı. | TED | والتقرير العالمي لدوف حول السلوك المرتبط بالجمال قام في الواقع بإجراء مسحٍ مع آلاف النساء في 10 دولٍ مختلفة. |
Bak, kızların yemek alışkanlığının bozulmasına böyle tavırlar neden oluyor. | Open Subtitles | أترى, هذا هو السلوك الذي يجعل الفتيات يُصَبن باضطرابات الأكل. |
İnsanları dünyada açlıktan öldüren, işte bu tavırlar. | Open Subtitles | هذا السلوك هو السبب ان نصف شعوب العالم يتضورون جوعا |
Anlayabildiğim kadarıyla, olay olmadan önceki dakikalarda, bay McRandle'e saldırgan tavırlar göstermiştin. | Open Subtitles | اذاً, مما فهمته أنكِ أظهرتِ بعض السلوك العدائي ..تجاه السيد ماكراندل وهذا ما أدى لهذه الحادثة |
Onları iyi tavırlar için kazanılan zalim puanlar olarak düşünmeyi tercih ediyorum. | Open Subtitles | أفضل اعتبارها بمثابة نقاط متشددة يتم اكتسابها عن السلوك الحسن |
ona daha iyi tavırlar öğretin. | Open Subtitles | من الأفضل أن تعلمه السلوك الحسن |
Saldırgan tavırlar, otoriteye karşı çıkma... | Open Subtitles | السلوك العدواني عدم الإلتزام بالسُلطات... |
Anlaşılan, "agresif tavırlar sergilemeye devam ediyor"muşum. | Open Subtitles | من الواضح أنني " مستمر في عرض نمط السلوك العدواني " |
Aynı sevimli surat, aynı kinayeli tavırlar. | Open Subtitles | نفس الوجه الجميل، ونفس السلوك الساخر |
Kamyon'daki bu tavırlar ne böyle? | Open Subtitles | ما هذا السلوك الصادر من عناصر الشاحنة ؟ |
Bu tavırlar burada işlemez. | Open Subtitles | هذا السلوك لا يسري هنا. |
Yine de aynı kötü tavırlar. | Open Subtitles | السلوك السيء نفسه رغم ذلك. |