Ve Birleşik Kırallık'ta, inmeyi tedavi etmek için, birinci aşama çalışmasında, sinir kök hücreleri inceleniyor. | TED | وفي المملكة المتحدة، الخلايا الجذعية العصبية لعلاج السكتة الدماغية يتم بحثها في مرحلة الإختبار الأولية. |
Bu hastalıkları tedavi etmek için ne bir duaya ve ne de raslantısal bir şansa sahibiz bunların mekanizmalarını öğrenmek dışında. | TED | ليس لديك دعاء لعلاج هذه الامراض بشكل فعال ولا عن طريق الصدفة اذا لم تدري طريقة عملها. |
Sarılığı tedavi etmek için bir yol var, onun adı da kan nakli | TED | هناك طريقة واحدة لعلاج اليرقان، وهو ما يسمى بتبادل نقل الدم |
Peter bu araştırmaya katılanlara frengilerini tedavi etmek için penisilin verilmediğini fark etti. | TED | وما لاحظه بيتر أن المشاركين في الدراسة لم يُعطوا البنسلين لمعالجة مرض الزهري |
Hanoi'de bir arkadaşım kırık bacağını kendi tedavi etmek zorunda kalmıştı. | Open Subtitles | كان لي صديق في هانوي قام بعلاج ساقه المكسورة بنفسه |
Bunu söylediğim zaman, insanlar kanseri tedavi etmek için çalıştığımızı zannediyor. | TED | عندما أقول ذلك الآن، يسمعُ أغلب الناس أنني أقول أننا نعمل على علاج السرطان. |
Ebola'yı başarıyla tedavi etmek için toplumun normal kurallarından bazılarını göz ardı etmemiz gerektiğini öğrendik. | TED | تعلمنا أن من أجل معالجة إيبولا بنجاح كان يجب أن نعلق بعض قواعد المجتمع العادية. |
7315 m. yükseklikte durumu kritik olan pek çok hastayı tedavi etmek zorunda kaldım ki bu bir mucizeydi. | TED | وكنت أُواجه الكثير من المرضى الذي كانوا في وضع حرج على إرتفاع 24000 قدم والذي كان من الإستحالة معالجتهم |
Sadece 2010 yılında kronik yaraları tedavi etmek için dünyada 50 milyon dolar harcanmış. | TED | في عام 2010 وحده، تم إنفاق 50 مليار دولار في جميع أنحاء العالم لعلاج الجروح المزمنة. |
Doktor yüksek kolesterolünüzün olduğunu ve bunu tedavi etmek için ilaçlardan yararlanabileceğinizi söyledi. | TED | فيخبرك الطبيب أنك تشكو من ارتفاع في الكولسترول وسيعطيك دواءً لعلاج ذلك. |
Ağrı kesici iyi hissettirecektir, fakat hastalığı tedavi etmek için hiçbir şey yapmayacaktır. | TED | المسّكن سيشعرك بتحسن، ولكن لن يفعل شيء لعلاج المرض الأساسي. |
Coley'nin şanslı keşfi, kanseri başarıyla tedavi etmek için tasarlanmış bakteri enjeksiyonuna öncülük etmesini sağladı. | TED | هذا الاكتشاف الذي شهده كولي قاده لريادة طريقة علاجية وهي الحقن المتعمد للبكتيريا لعلاج السرطان بنجاح. |
O günden sonra, insanlar akrep ısırıklarını tedavi etmek için lapa yapmayı öğrendiler, bunu yaparken tıpkı tanrıçanın yaptığı gibi sihirli sözler söylediler. | TED | ومنذ ذلك اليوم، تعلّم البشر الكِمَادة لعلاج لسعات العقرب، بلفظ تعاويذ سحريّة تمامًا كتعاويذ الإلهة. |
Bunları bulaşıcı hastalıkları tedavi etmek ve ameliyattan kemoterapiye organ nakillerine kadar her şeyi güvenli bir şekilde kolaylaştırmak için kullanıyoruz. | TED | نستخدمها لعلاج الكثير من الأمراض المعدية، ولتسهيل كل شيء بشكل آمن من الجراحة إلى العلاج الكيميائي لزراعة الأعضاء. |
En büyük antibiyotik tüketicisi, sadece enfeksiyonları tedavi etmek için değil aynı zamanda gıda hayvanlarının büyümesini teşvik etmek için antibiyotik kullanan tarımdır. | TED | الزراعة هي أكبر مستهلك للمضادات الحيوية، والتي تستخدمها ليس فقط لعلاج الالتهابات ولكن لتعزيز نمو الحيوانات الغذائية. |
Benim rahatsızlığımı tedavi etmek için dışarıda yeterince iyi ganimet var. | Open Subtitles | أوه يا صاح، هناك غنيمة كافية جدا ً لمعالجة ما يمرضني |
Mantık olarak, insülin direncini tedavi etmek istiyorsanız, hastaların kilo vermesini sağlamalısınız, değil mi? | TED | في هذه الحالة فإنه من المنطق أن تدفع الناس لخسارة أوزانهم لمعالجة مقاومة الإنسولين ، أليس كذلك؟ |
Bunu tedavi etmek için bir şansımız vardı. Onun yerine hepatit-E ihtimaliyle oyalandık ve şimdi geç kaldık. | Open Subtitles | كانت لدينا الفرصة لمعالجة هذا و بدلاً من هذا درنا حول التهاب الكبد و الآن فات الأوان |
Sigorta kapsamlarına bakmaksızın, hastaneler acil durumdaki hastaları kanunen tedavi etmek zorundadır. | Open Subtitles | هذه المستشفى عليها بموجب القانون أن تقوم بعلاج المرضى في حالات الطوارئ بغض النظر عن التغطية التأمينية |
Eğer doktorun tavsiyesi ise Bangalore'de tedavi etmek... | Open Subtitles | اذا أوصى الطبيب بعلاج جدي في بنغالور |
Bu hastalığı tedavi etmek isteyen bir bilim insanı iseniz hangi aşamada müdahale etmeniz ideal olur? | TED | إذاً لو كنت عالمًا يحاول علاج هذا المرض، فعند أي مرحلة ستريد التدخل بالوقت المناسب؟ |
Zehirlendiği için neredeyse ölen bir hastayı daha fazla zehir vererek mi tedavi etmek istiyorsun? | Open Subtitles | أتريد معالجة مريضة كادت تموت متسمّمة، بأن تعطيها المزيدَ من السمّ؟ |
Ama tek yapmak istediğimiz birilerini tedavi etmek. | Open Subtitles | لكن جُل ما نحاول فعله هو معالجتهم |