"tehlikedeyken" - Traduction Turc en Arabe

    • المحك
        
    • بخطر
        
    • فى خطر
        
    • مهددة
        
    • معرضاً للخطر
        
    • المحكّ
        
    Tüm dünya tehlikedeyken, hiç de fena bir fikir değil. Open Subtitles عندما يكون العالم كله على المحك هذه ليست فكرة سيئة
    Şu anda pek çoğu tehlikedeyken, hatırlamamız gereken bir şeyi.. Open Subtitles شئ نحن بحاجة ماسة لنتذكره فى تلك اللحظة حيث هناك الكثير على المحك
    Hayatlarımız tehlikedeyken sözünü tutmak için dönmen çok önemli. Open Subtitles ولكن لمّا تكون حياتنا على المحك فمن الممكن أن تتراجع عن كلمتكَ
    Meg o kodu hayatı tehlikedeyken kullanması gerektiğini bilir. Open Subtitles ميغ لن تفعل ذلك تعلم ان عليها استخدام الرمز ان كنت حياتها بخطر
    Çünkü ailen tehlikedeyken, ona gitmişsin gibi geldi bana. Open Subtitles لأنه عندما كانت هذه الأسرة بخطر ذهبتي إليه
    kendi yaşamın tehlikedeyken, bir de en iyi arkadaşınla kavga mı ediyorsun? Open Subtitles لماذا تحارب وتجادل مع صديقك العزيز بينما حياتك فى خطر ؟
    Jack, her zaman birinin hayatı tehlikedeyken dünya dışı müttefiklerimize koşmayalım. Open Subtitles نحن لن نركض وراء حلفائنا خارج العالم كلما كانت حياة أحدنا مهددة
    Ben Marseilles'de iki hafta hastayken ve sen tehlikedeyken, neden bırakmadın beni? Open Subtitles وحين مرضت في مرسيليا بقيت اسبوعين معرضاً للخطر. لماذا لم تتركني؟
    Bir çocuğun hayatı tehlikedeyken boş boş oturmayacağım. Open Subtitles لن أقف مكتوف الأيدي بينما حياةُ طفلةٍ على المحك
    Eminim kocanın hayatı tehlikedeyken bu geçerli olmamıştır. Open Subtitles بالتأكيد لم تتبعيها عندما كانت حياة زوجك على المحك
    İnsan hayatı tehlikedeyken emir vermesi gereken son kişisin sen. Open Subtitles أنت آخر شخص الذي يجب أن يقرر عندما تكون الحياة على المحك.
    Hayatlar tehlikedeyken insanların benim hakkımda ne düşündüğü kimin umurunda? Open Subtitles من يهتم لما يظنوه عني عندما تكون الحياة على المحك ساعدوني فقط لايجاد ايروين
    - Hayır, değil özellikle bütün bu para tehlikedeyken. Open Subtitles - لا , ليس جيدا - خاصة و كل تلك النقود علي المحك
    Maç tehlikedeyken dağılıveriyor. Open Subtitles انه ينهار عندما تصبح المباراة على المحك
    "Maç tehlikedeyken dağılıyor." O'Neil öyle mi dedi? Open Subtitles "يخفق عندما تكون المباراة على المحك" هذا ما قاله اونيل, اليس كذلك؟
    Hayatı tehlikedeyken ölüme bir adım uzaktayken bana yalvardı. Open Subtitles عندما كانت الملازم أول يون مهددة بخطر الفيروس القاتل جعلت حياتها ضمانا مقابل وعد مني بتركك تحتفظ بوظيفتك
    O tehlikedeyken onla akıl oyunları oynuyorsunuz. Open Subtitles أقصد, اللعب بعقلها, بينما هي بخطر جيم" , هذا لا يساعد"
    Wally tehlikedeyken nasıl deliye döndüğünü hepimiz gördük. Open Subtitles رأيناه جميعًا كيف كان كالمجنون حينما كان (والي) بخطر
    Dostlarımız tehlikedeyken burada gizlenmemiz doğru mu? Open Subtitles لابد أن نختبىء هنا بشكل هادىء بينما رفاقنا فى خطر
    Özellikle de 11 Eylülden sonra ve başkanın hayatı tehlikedeyken. Open Subtitles ليس بعد الحادي عشر من سبتمبر وخاصة بما أن حياة الرئيس مهددة
    Ben Marseilles'de iki hafta hastayken ve sen tehlikedeyken, neden bırakmadın beni? Open Subtitles وحين مرضت في مرسيليا بقيت اسبوعين معرضاً للخطر. لماذا لم تتركني؟
    İnsan hayatı tehlikedeyken, zaman harcamak doğru olmaz. Open Subtitles لا وقت لنضيّعه عندما تكون الأرواح على المحكّ

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus