| Meteor yağmurundan sonra, seni farklı görmeyen tek kişi bendim. | Open Subtitles | بعد سقوط النيزك كنت الوحيدة التي لم تتغير نظرتها إليك |
| Her seferinde dahiyi tutturabilen tek kişi bendim. | Open Subtitles | لقد كنت الوحيدة التي يمكنها أن تصبح عبقرية كل مرة |
| Ama kostümün içini dolduracak kadar şişman olan tek kişi bendim. | Open Subtitles | ..لكني كنت الوحيد الذي سمين بما فيه الكفاية ليليق عليه الزيّ |
| Çocukluğumda saklambaç oynarken "1 hipopotam, 2 hipopotam" diye sayma gereği duymayan tek kişi bendim. | Open Subtitles | في طفولتي كنا نلعب الأستغماية كنت الوحيد الذي لا يقول : |
| Katrina kasırgasından sonra Bush'u bulan tek kişi bendim. | Open Subtitles | أنا الوحيد الذي وجدت بوش بعد إعصار كاترينا |
| 1D'de oturuyordum. Hosteslerle konuşabilen tek kişi bendim. | TED | كنت جالساً في 1ـ د. لقد كنت الشخص الوحيد الذي يمكن التحدث إلى المضيفين. |
| Son 18 yıldır, her gece bu masadaki tek kişi bendim. | Open Subtitles | كلّليلة،طوالالـ18عامالماضية.. كنت الوحيدة التي تجلس على هذه الطاولة |
| Sanki acı çekiyordu ve bunu düzeltecek tek kişi bendim. | Open Subtitles | يقاسي عذاباً شديداً وإنّني كنت الوحيدة التي يُمكنها إصلاحه |
| Bilen tek kişi bendim! Beni bitiriyordu! | Open Subtitles | كنت الوحيدة التي تعرف كان الكتمان يقتلني |
| -Bak bana karşı gelme adamım. -Seni savunan tek kişi bendim. | Open Subtitles | لا تجعلني أنظر إليك بسوء يا رجل الصفيح كنت الوحيد الذي يدافع عنك |
| Bu film yüzünden para kaybetmeyen tek kişi bendim. | Open Subtitles | كنت الوحيد الذي لم يخسر المال في المشروع |
| Dürüst olmak gerekirse; başarıyı, klasıyla harmanlayan tek kişi bendim. | Open Subtitles | أنا كنت الوحيد الذي تعامل مع النجاح برقي لأكون صريح معك |
| Ama yolculuğu fiziksel bakımdan kaldırabilecek tek kişi bendim. | Open Subtitles | ولكن كنت أنا الوحيد الذي بوسعه جسدياً القيام بالرحلة |
| Tanrı'nın bu gezegeni pislettiği en terli ve en moron yirmi kızın dans edebilecekleri tek kişi bendim! | Open Subtitles | أكثر عشرين فتاة متعرقة و مهووسة قد خلقهم الله على هذا الكوكب و أنا الوحيد الذي رقص معهم جميعاً |
| Onunla önceden açılmış tek kişi bendim. | Open Subtitles | فقد كنتُ أنا الوحيد الذي أبحر معه من قبلٍ. |
| 1953'te buradan canlı ve akıl sağlığı yerinde olarak çıkmayı başaran tek kişi bendim. | Open Subtitles | انا كنت الشخص الوحيد الذى خرج من هنا حيا وعاقلا عام 1953 |
| Kendimi savunmam gerekirse, yumruk atmayı bırakın diyen tek kişi bendim. | Open Subtitles | في دفاعي لقد كنت الشخص الوحيد انه يجب ان نتوقف عن الضرب |
| Olayın tamamını ve nasıl içi içe geçtiğini gören tek kişi bendim. | Open Subtitles | كنت الوحيد الذى يرى كل شىء : كيف تلك الأشياء كلها تلاءم بعضها |
| Uzun konuşmadım. Tanıdığı tek kişi bendim. | Open Subtitles | لم أتحدّثُ معها كثيراً, لقد كنتُ الشخص الوحيد الذي تعرفُه |
| Tablodan haberi olan tek kişi bendim. | Open Subtitles | كنتُ الوحيد الذي عرف عن اللوحة |
| Hayatta kalan tek kişi bendim. | Open Subtitles | كنتُ الوحيدة التي تمكنت من النجاة |