Çoğu antik yazı, Rebus İlkesi'ni baz alır. Yani, sözcükleri temsil etmek için resim kullanmak. | TED | كمعظم الكتابات القديمة والتي استخدمت الرموز المحيطة أي استخدام الصور لتمثيل الكلمات |
Hindistan'ı çim hokeyinde temsil etmek için hazırlanıyor. | TED | تحضر نفسها لتمثيل الهند في مجال لعبة الهوكي. |
Kızları ergenliğin farklı dönemlerinde temsil etmek için üç karakterimiz var. | TED | و لتمثيل الفتيات في مختلف مراحل سن البلوغ، أصبحت لدينا ثلاثة شخصيات. |
Roma'yı Olimpiyatlarda temsil etmek için Jüpiter tarafından seçilen de benim! | Open Subtitles | لقد أخترت لأمثل روما في الألعاب الأولمبية, بواسطه جوبيتر |
Halkı temsil etmek için aday oldum. | Open Subtitles | لقد سعيت أن أُمثل بإسم المواطن العادي |
Politikacılar kendi halkının çıkarlarını temsil etmek için seçiliyorlar. | TED | بالطبع هم منتخبون لتمثيل اهتمامات شعبهم. |
Kutsal kiliseyi temsil etmek için güvenilir sekreterim Horton... | Open Subtitles | لتمثيل المحكمة المقدّسة سكرتيري المؤتمن، هورتن |
Ve siz sevgili dostlarımızı bu Cuma akşamı ve her Cuma akşamı temsil etmek için tamamıyla hazırız. | Open Subtitles | و نشعر على أتمّ الإستعداد لتمثيل هذه البلدة المحبوبة ليلة الجمعة هذه و كل ليلة جمعة |
Ve siz sevgili dostlarımızı bu Cuma akşamı ve her Cuma akşamı temsil etmek için tamamıyla hazırız. | Open Subtitles | نحس أننا على أتم الإستعداد لتمثيل هذه البلدة المحبوبة ليلية الجمعة هذه و كل ليلة حمعة |
Nebraska halkının çıkarlarını temsil etmek için çalışacağım. | Open Subtitles | سأحاول لتمثيل المصالح الفضلى من الناس من ولاية نبراسكا. |
Dinsel törenlerde kakao bitkileri insan kalbini temsil etmek için kullanılırdı, içindeki tohumlar da kanı temsil ederdi. | Open Subtitles | أستخدموا قرون الكاكاو بطقوس لتمثيل قلب الإنسان بينما البذور بداخلها تمثل الدم |
Oradan sonra su derinleştikçe derinleşti çünkü 40 farklı ülkeye karşı Yılın Dünya Girişimcisi'nde Avustralya'yı temsil etmek için Monte Carlo'ya gittik. | TED | ومن هناك، أصبحت المياه أكثر عمقاً، لأننا انطلقنا إلى مونتي كارلو لتمثيل أستراليا في رائد الأعمال العالمي للعام بمواجهة 40 دولة. |
Harikulâde mürettebatım adına seçildim Mars misyonunu temsil etmek için ve aklıma gelen bir hayali... | Open Subtitles | ...إخترت للتحدث نيابة عن طاقمي الرائع لتمثيل المهمة إلى المريخ ...وتصور لما جاء في خاطرى |
Her birimiz Tanrı tarafından Kutsal Kilisesini temsil etmek için seçildik. | Open Subtitles | جميعنااختَارناالرب... لتمثيل كنيسته المقدسة |
Ben okulu Kanada Sheraton Otel'de düzenlenen Ulusal Dilbilgisi Rodeo'sunda temsil etmek için seçildim. | Open Subtitles | "تم إختياري لتمثيل المدرسة في مسابقة ..قواعداللغة" "في فندق (شيراتون) في (كندا)" |
Temel olanları temsil etmek için yöntemleriniz mi var? | Open Subtitles | لديك طريقة لتمثيل القواعد؟ |
Ben ülkeyi temsil etmek için seçildim. | Open Subtitles | لقد تم اختياري لتمثيل البلاد . |
Will Gardner ve Damian Boyle Scabbit çıkarlarını temsil etmek için... - ...geldiler. | Open Subtitles | (ويل غاردنر) و (ديمان بويل) هم هنا لتمثيل |
İnsanların güvenine ve saygısına layık olmak onların çıkarlarını temsil etmek için çok çalışacağım ve görevimi eski saygınlığına kavuşturmak için her şeyi yapacağım. | Open Subtitles | إن هذا المنصب ينتمي لكل من انتخبني وأنا أعمل جاهدآً لأمثل مصالحهم بطريقة تضمن احترامهم لي وثقتهم بي |
Listemdeki tüm müşterileri bir atıcıyı temsil etmek için beklemeye aldım ve daha önce hiç beyzbol maçında bile bulunmadım. | Open Subtitles | لأمثل رامية كُرة بايسبول وحتى أن البايسبول لا تروقني |
Dedektif Komiser Becker. Bir kez daha Bay Litvack'ı temsil etmek için buradayım. | Open Subtitles | أيُّها التحري (بيكر) ها أنا مُجدداً أُمثل سيّد (ليتفاك) |