"teyzenizin" - Traduction Turc en Arabe

• عمتكم
• عمتك
• عمتكِ
• خالتكم
• به العمة

Bence teyzenizin ölüm sebebi fosfor zehirlenmesiydi.
انا مؤمن بان وفاة عمتكم كانت بسبب التسمم بالفسفور

Ama teyzenizin ölüm sebebi bu değildi.
ولكن هذا لم يكن سبب وفاة عمتكم , لا

Yemekten sonra gelip teyzenizin kaza geçirdiğini ve hastanede olduğunu söylerim.
بعد وجبة العشاء سأُقدم برسالة من المستشفى حيث ترقد عمتك بعد تعرضها لحادث

Meslekdaşlarım bu güzel yüzük yüzünden zavallı teyzenizin sadece elini kurtardılar.
لقدتمانقاذكفقط لإن رفاقي. وجدوكِ جميلة كمجوهرات عمتك

teyzenizin bilgi vermeme konusunda kesin talimatı vardı.
أخشى من عمتكِ كانت صريحة جداً بشأن عدم الافصاح عن هذه المعلومة

Bunlar Gülbeyaz teyzenizin ilk okul günü hediyesi.
هذه هدية من خالتكم جولباييز بمناسبة اليوم الابتدائي بالمدرسة

teyzenizin dediği gibi yapacaksınız.
! ستفعلا ما تأمر به العمة

Josephine teyzenizin evine giden taksiyi beklemek üzere bırakıyorum.
لتنتظروا سيارة أجرة ستقلكم إلى منزل عمتكم "جوزفين".

Josephine teyzenizin el yazısıyla karşılaştırsak yeter.
يجب أن نقارنها مع خط كتابة عمتكم "جوزفين".

Geri kalan kısmı teyzenizin vasiyetinde belirtildiği üzere Ann Landers'a veriliyor.
أما الباقي يذهب إلى (آن لندرز) كما نصت وصية عمتكم على ذلك

Mac amca, Edie teyzenizin en sevdiği kardeşiydi.
العم ماك هو المفضل لدى عمتكم إيدي .

Aralık 2010 Bu dostluğumuz, Robin teyzenizin bizlere yemek pişirmeye karar verdiği geceye kadar gitti.
وهكذا نصل إلى الليلة التي قررت بها عمتكم (روبن) طبخ عشاء

-Çünkü o adamla karşılaştığınız gibi fotoğrafını da teyzenizin evinde görmüştünüz.
ليس فقط انك قابلت هذا الرجل من قبل ولكنك رايت صورته فى منزل عمتك.

teyzenizin öldürüldüğüne inanmıyorsunuz ya?
ولكن لا تظني أن عمتك قد قُتِلت ؟

Pekâlâ, sonra da gidip teyzenizin eşyalarıyla ilgilendiniz.
حسناً ،ثم ذهبت لتجردى أشياء عمتك

Müfettiş Merton, teyzenizin öldürüldüğü günün sabahı Lychett St Mary'de ne yaptığınızı ve polise niçin söylemediğinizi sorgulamak için gelmişti buraya.
المفتش (مورتون) هنا ليسألك (عن سبب وجودك فى (ليتشيت سينت ميرى فى صباح يوم مقتل عمتك وسبب عدم أخبارك الشرطه بذلك

teyzenizin dükkanı çok güzelmiş, Matmazel.
إن محل عمتكِ رائع يا آنستي

Bu sefer de teyzenizin parasıyla aynısını yapıyordunuz.
لكن في هذه الحال بأموال عمتكِ

Hüsrev sizi Ermenistan'da, teyzenizin sarayında bekliyor.
(خسرو) ينتظرُكِ في أرمينيا في قصر عمتكِ.

Ginny teyzenizin nerede olduğundan haberi olmadığı halde, Edie Teyzeniz onu her gün ocağa getiriyor.
خالتكم ايدي تدفع خالتكم جيني كل يوم الى المحجرة حتى انها لاتعرف مكانها