Dürüst olmak gerekirse, şu an tutunmaya çalıştığım tek şey ilk göğsüm. | Open Subtitles | بصدق، الشيء الوحيد الذي أحاول التمسك به الآن هو قوام امرأة ما |
Sana uzanmak yerine... babanın bir imajına... tutunmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | كنت أحاول التمسك بصورة لديّ لوالدكِ بدلاً من أن أحاول الوصول إليكِ |
Sabahları uyandığımda bu kayışa tutunmaya çalışırım. | Open Subtitles | و عندما أستيقظ في الصباح أحاول التمسك بحزامه |
Seni acınası hayatına tutunmaya çalışırken bulmuş olmalı ve son değerli kanını seni kurtarmak için harcamış olmalı. | Open Subtitles | لابد أنها وجدتكَ تحاول التشبّث بحياتك البائسة وأهدرت آخر قطرات من دمها الثمين لإنقاذك. |
O dibe battıkça ben de tek elle tutunmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | حسنًا، بقيت متمسك بيد واحدة أعلى القارورة بينما غرق هو بقاعها |
Yine sığınağına tutunmaya çalışan o radar kız olarak seninle görüşmek istemedim. | Open Subtitles | أنا لم أُرِد أن أقابلك مرة أخرى كــ فتاة لديها رادار، و تتمسك بك من أجل الملاذ الآمن |
Ben de onların fotoğraflarını asmaya başladım. Onlara tutunmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | لذا بدأت بتعليق صورهم، أحاول التشبث بهم. |
Öğretmen veya düşman arayışım sadece ona biraz daha tutunmaya çalışmamdı. | Open Subtitles | بحثيعنمعلمأوعنعدو.. كان من أجل التمسك به لمدة أطول فحسب. |
Öğretmen veya düşman arayışım sadece ona biraz daha tutunmaya çalışmamdı. | Open Subtitles | بحثيعنمعلمأوعنعدو.. كان من أجل التمسك به لمدة أطول فحسب. |
Kendimi iyi ve güzel seyler düsünmeye zorladim, mesela gün batiminda genis çayirlar-- buna tutunmaya çalistim. | Open Subtitles | أجبرتُ نفسي على التفكير بشيءٍ جميل مثل المراعي تحت ضوء الشمس ...و التمسك بها |
Devam et geçmiş zaferlerine tutunmaya. | Open Subtitles | والمضي قدما في التمسك أمجاد الماضي. |
Düşerken hatırladım ki, tutunmaya çalıştım, eline uzandım. | Open Subtitles | ،أتذكر أثناء سقوطي أحاول التمسك بيدك |
Başta değildim ama arada az da olsa kendim olabilirdim o anlara tutunmaya çalışırdım ama yeterince güçlü değildim. | Open Subtitles | ليس في البداية، ولكن بدأت برؤية لمحات عن نفسي وحاولت التمسك بهم... لكني لم أكن قوية كفاية |
Buraya tutunmaya çalışmanızı istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريدكم أن تحاولوا التشبّث به |
O duyguya tutunmaya çalıştım. | Open Subtitles | وحاولتُ التشبّث بها |
Çatlamış durumda, parçalanmış anılara tutunmaya çalışıyor. | Open Subtitles | إنه ممزق، وهو متمسك بذكريات مقُسمة |
Hala ona mi tutunmaya çalisiyorsun? | Open Subtitles | هل انت متمسك بذلك? |
Hâlâ ümitsizce yarattığın kimliğe tutunmaya çalışıyorsun, değil mi? | Open Subtitles | لا تزال تُكافح بشدة لكيّ تتمسك بهذه الهوية التي صنعتها ؟ |
Bir anıya tutunmaya çalışmanın nasıl olduğunu bilirim. | Open Subtitles | أعرف كيف يبدو أن تتمسك بالذاكرة. |
Ama bu hayata tutunmaya çalışmak olabileceğini sandığın insana tutunmaya çalışmak, cehennem budur. | Open Subtitles | ولكن محاولتك التشبث بهذه الحياة والتشبث بالشخص الذي ظننت نفسك إياه، ذلك هو الجحيم بعينه |
Mantığıma tutunmaya çalışıyorum, işimden bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | إنني أحاول التشبث برجاحة عقلي ! ناهيك عن التشبث بوظيفتي |