Profesörlerimden biri dün gece iki köpeğin saldırısına uğradığını söyledi. | Open Subtitles | أحد أساتذتى قالت أنها تعرضت لهجوم من كلبين بريين ليلة أمس |
Onun bir park yerinde vahşice saldırıya uğradığını ve öldürüldüğünü var sayalım. | Open Subtitles | لنفرض أنها تعرضت لهجوم شرس و قتلت فى موقف السيارات |
Hayatımda hiç bir adayın bu kadar medya saldırısına uğradığını görmemiştim | Open Subtitles | لم أرى في حياتي مرشح تعرض لهجوم أكبر من ذلك من الإعلام الليبرالي |
Bir çocuğun da onun saldırısına uğradığını düşünüyoruz. | Open Subtitles | ونحن نعتقد أن هناك صبياً ثالثاً تعرض للهجوم على يديه. |
Hastamızın tecavüze uğradığını öğreniyoruz ve senin tepkin bu mu? | Open Subtitles | لقد اكتشفنا أنّ مريضتنا تعرّضت للاغتصاب وهذا ما تردّ به؟ |
Kent saldırıya uğradığını sanıp kapıya yüklendi. | Open Subtitles | ظن كينت غالباً بانه يتعرض للهجوم, لذا اندفع من خلال الباب |
Nerede saldırıya uğradığını ve nasıI kurtulduğunu öğrenecek miyim? | Open Subtitles | وهل ستطلعني على المكان الذي تعرّض فيه للهجوم وكيفيّة نجاته؟ |
uğradığını söylerim ona. | Open Subtitles | سأخبره أنك مررتي لإلقاء التحية |
Hayır, aslında ona, önceden arabada tecavüze uğradığını ve yüzden sınavın sana bu kadar zor geldiğini söyledim. | Open Subtitles | لا ، في الواقع قلت لها أنك تعرضت للتحرش في سيارة ولهذا السبب يكون الاختبار صعب للغاية بالنسبة لك |
Polis tecavüze uğradığını ve ölümüne dövüldüğünü doğruladı. | Open Subtitles | الشرطة أكدت بأنها تعرضت للإغتصاب والضرب الوحشي حتى الوفاة |
Sonunda konuşmaya başladığında kardeşi Bethy'nin tecavüze uğradığını ve öldürüldüğünü söyledi. | Open Subtitles | وعندما تكلمت أخيرا قالت ان شقيقتها بيثي تعرضت للاغتصاب والقتل |
Bir kadın tarafından tecavüze uğradığını söyleyen bir adamın davası. | Open Subtitles | بل هو حالة عن رجل الذي يقول انه تعرضت للاغتصاب من قبل امرأة. |
Babam neye uğradığını şaşırdı ve geriye doğru adım attı. Merdivenlerden aşağı yuvarlandı. | Open Subtitles | الذي تعرض إلى صدمة كبيرة وتراجع إلى الوراء وسقط 3 درجات للأسفل. |
Dün 50 yaşında bir adam arayıp yarış pistinde saldırıya uğradığını söyledi. | Open Subtitles | اتصل رجل 50 سنة من العمر أمس و وقال انه تعرض لهجوم في مسار السباق |
Bir kadın tarafından tecavüze uğradığını söyleyen bir adamın davası. | Open Subtitles | إنها قضية بشأن رجل يقول انه تعرض للإغتصاب من قبل إمرأة |
Onu buraya getirdiklerinde kurt ya da benzer bir şey tarafından saldırıya uğradığını düşünmüştük. | Open Subtitles | حين جلبوها إليّ خلناها تعرّضت لهجوم من قِبل ذئب أو ما شابه |
Soyguna uğradığını duydum. Neden ofisine bakıyorsunuz? | Open Subtitles | سمعتُ أنّها تعرّضت للسرقة، فما سبب تحققكم من مكتبها؟ |
Kont bana telefon açtı saldırıya uğradığını ve öldüğünü söyledi. | Open Subtitles | , يقول أنه يتعرض للهجوم وأنه يموت |
Ve 4'lüyle ilişkisi olan herkesin.., ...nasıl ihanete uğradığını, yanlış yaptığını.., ...baştan çıkarıldığını ve kötülendiğini.., ...hepiniz göreceksiniz. | Open Subtitles | وسترون كيف أن كل من تعامل مع هؤلاء الأربعة قد تعرّض للانتهاك وسوء المعاملة والخداع والخيانة. |
Ve ona uğradığını söylerim. | Open Subtitles | و سأخبره أنك مررتي عليه |
uğradığını söylerim. | Open Subtitles | سأخبره أنك زرته |
Ona uğradığını söylerim. | Open Subtitles | سأخبره بمروركِ. |
Görürsem uğradığını söylerim. | Open Subtitles | ،لو سمعت عنها شيئاً سأخبرها بأنك مررت بنا |
uğradığını duydum Kahveler için teşekkür ederim. | Open Subtitles | سمعت أنكِ مررتِ بي باكراً. شكراً على القهوة. |
Kocama uğradığını söylerim. | Open Subtitles | تفضل، سوف اقول لزوجي انك مررت من هنا |
- Bekle, Catherine Vincent saldırıya uğradığını duyarsa hiç düşünmeden, neyle karşı karşıya.. | Open Subtitles | لو عرف (فيننست) أنكِ قد هوجمت لن يفكر لحظه، سيخرج بسرعه |
Bu cinsel tacize uğradığını gösterir. | Open Subtitles | الأمر الذي يطرح فكرة أنه أُعتدي عليه جنسياً |