Anne, suçlu gibi arka kapıdan çıkmaktan bıktım usandım artık. | Open Subtitles | أمي، لقد تعبت من المغادرة من خلال الأبواب الخلفية كالمجرمون الشائعون |
Burada bütün işi tek başıma yapmaktan usandım artık. | Open Subtitles | أتعلمون، لقد تعبت من إنجاز كل الأعمال هنا |
Bunu sürekli konuşmaktan bıktım usandım artık. | Open Subtitles | لقد تعبت .من خوض هذا الحديث مراراً و تكراراً |
Yapma, şu saçmalıklarından bıktım usandım artık. | Open Subtitles | ..توقف عن ذلك لقد تعبت ومللت من الإزعاج الذي تحدثه |
Sizi bilemem ama ben kendi adıma insanları ötekileştiren nefret söylemlerinden bıktım usandım artık. | Open Subtitles | لا أعرف بشأنكم، ولكنني شخصيا قد سئمت ومللت من خطابات الكراهية التي تهمش الآخرين |
Bak ne diyeceğim, senin bu psikopat konuşmalarında bıktım usandım artık. | Open Subtitles | لقد سئمتُ من حديثكِ المختل عقليّاً، لقد سئمتُ من ذلك |
Bir sonuç alamamaktan bıktım usandım artık. | Open Subtitles | لقد سئمتُ من العبثِ. |
Georgia'daki fidanlığından... ve papatya gibi beyaz dostlarından bıktım usandım artık! | Open Subtitles | و أنا سئمت السماع عن مزرعتك فى جورجيا و أصدقائك العفيفين |
Fazla zorlama masallarından usandım artık. | Open Subtitles | أنا سئمت بحكاياتك الغير حقيقية |
Hank, etrafta koşturup doğruyu aramaktan usandım artık. | Open Subtitles | "هانك " ، لقد تعبت من المطاردات لمحاولة الوصول إلى الحقيقة |
- Yalanlarından bıktım, usandım artık. - Sana neden yalan söyleyeyim ki? | Open Subtitles | لقد تعبت من تصديق اكاذيبك اللعينة- لماذا اكذب عليك؟ |
İnsanların bana güvenmemesinden bıktım usandım artık. | Open Subtitles | لقد تعبت من هذا ، إن الناس لا يثقون بي |
Bıktım usandım artık. | Open Subtitles | لقد تعبت من كل هذا |
Mantıklı davranmaktan bıktım usandım artık. | Open Subtitles | لقد تعبت من كوني مُتزن |
- Moira... - Bıktım usandım artık. | Open Subtitles | -كلا، تعبت ومللت من هذا |
Tehditlerinden usandım artık. | Open Subtitles | لقد سئمتُ من تهديداتكَ. |
Gerçek şu ki, bariz olarak grubun en yeteneklisi benim ve bu yüzden, "Bebek Cenazeci" skecini yapmama izin vermemenizden bıktım usandım artık! | Open Subtitles | أنني الشخص الأكثر موهبة في هذه المجموعة ومن هذا أنا سئمت من رفضكم للسماح لي بالقيام ب "الحانوتي الصغير" |
Barlara gitmekten usandım artık. | Open Subtitles | فقط أنا سئمت مكان الحانةَ |