"uzattı" - Traduction Turc en Arabe

• مد
• بتمديد

Yaşlı adam yumru ellerini kadının ellerine doğru uzattı ve onları tuttu, beni yalnız bıraktı.
مد المسن يده يده التي على شكل مخلب ليد المرأة أمسكها وذهبا ليدعانني وحيدا

Malezya Başbakanına zeytin dalı uzattı ve şovuna onur konuğu yaptı.
الذى مد الطريق لرئيس-الوزراء الماليزى حسان بجعله ضيف الشرف فى-عرض الليلة

- Elbette. - Karar verdim. Ed, dostum, Amerika'ya geldiğimde insanlar bana elini uzattı.
- لقد قررت اد , ياصديقي , عندما جئت إلى امريكا مد الناس ايديهم لي

Birileri elini uzattı ve hayatımı kurtardı.
أحدهم مد إلي يده وأنقذوا حياتي

İşler epey iyiydi, o yüzden Elsa kampı sonbahara kadar uzattı.
وكل شيء كان على ما يرام فقامت إلسا بتمديد المخيم للخريف

Bu nedenle diplomasiye tanınan süreyi, 25 kasıma kadar uzattı.
لقد قام بتمديد مدة العمل الدبلوماسى لشهر أخر، حتى الخامس و العشرون من نوفمبر

Birileri elini uzattı ve hayatımı kurtardı.
أحدهم مد يده إليّ وأنقذ حياتي.

"Ve ellerini yukarıya uzattı...
ولقد مد يده ناحية السماء

Bana elini uzattı ve dedi ki:
مد يده إليَّ و قال

Elini bana uzattı ve dedi ki,
مد يده إليَّ و قال

- Kapıdan girer girmez o yaratık kolunu uzattı ve pençesini polis copuyla vurur gibi savurdu.
ذلك الشيء مد ذراعه الغريبة أطلق مخلبه مثل واحد من هراوات (بيلي) المضغوطة التي اعتدت حملها كشرطي

Bir itfaiyeci ellerini bana doğru uzattı.
...ورجل اطفاء مد يده لي

Orada kalan genç çift kalışlarını uzattı.
الشابان هُناك قاما بتمديد فترة إقامتهم