"ve başka bir" - Traduction Turc en Arabe

    • آخر
        
    • لقد نسينا بهذا
        
    ve başka bir zamanda, başka bir yerde, daha fazlası da olabilir. Open Subtitles وفي زمان آخر ومكان آخر، لكان من الممكن أن يصبح شيء أكبر
    Özel askeri eğitimleri olduğunu düşünüyoruz, ve şimdi bir vurgun daha yaptılar ve başka bir masum insanı daha öldürdüler, Charlie. Open Subtitles نحن نعتقد بأنه قد تلقوا تدريب عسركي خاص وها هم قد بدؤوا يضربون ثانيةً وقد قتلوا شخصا بريئا آخر يا شرالي
    Kaynağımla irtibata geçerim ve başka bir şeyler biliyorlar mı öğreniriz. Open Subtitles سأطلب المساعدة من مصدري وأرى إن كانوا يعرفون أي شئ آخر
    Karanlıkta yaşamak ve başka bir dünyada saklanmak neye benzer bilmiyorsun. Open Subtitles لا تعرفي ماذا يعني العيش في الظلام والإختباء في عالم آخر
    ve başka bir seferinde koroda bir şarkı çalmamız gerekiyordu ve şarkıyı bilmiyorduk bile. Open Subtitles لقد نسينا بهذا الوقت آلاتنا الموسيقية وكان من المفروض علينا عزف بعض المقطوعات الموسيقية، لكننا لم نعرف كيف نفعلها
    Ya da ceset hortumun içine çekildi ve başka bir yerden buraya geldi. Open Subtitles إما هذا أو الجثة سُحِبت لداخل سحابة القمع وألقيت هنا من مكان آخر
    ve başka bir hap aldığını düşünürsek, merdivenleri kullanman daha iyi olur. Open Subtitles وبالأخذ في الإعتبار أنك أخذت قرص آخر عليك غالباً أن ترتقي السلالم
    Bendeki sonuncuyu verdim ve başka bir tane almayı unuttum. Open Subtitles لقد أعطيت آخر نسخة لدي ونسيت أن أجلب نسخة أخرى
    Club müzik'le Japon anime indiriyor ve başka bir şey yok. Open Subtitles إنها تقوم بتحميل الموسيقي و الإنيمي الياباني و لا شئ آخر
    Baban ve başka bir yaşlı Hintliyle takılmamı mı istiyorsun? Open Subtitles تريديني أن أتسكّع مع والدكَ و رجل هنديّ آخر ؟
    Ve hükümet bunu yapmayı ve başka bir şey yapmamamızı ve enerjimizi bunun üzerine yoğunlaştırmamızı kararlaştırdı. TED وافقت الحكومة على ذلك وليس أي شيء آخر ، وركزنا طاقتنا على ذلك.
    Yani, tavukta bir tümör elde ediyorsunuz, embriyoda etmiyorsunuz, ayrıştırıp bir kaba koyuyorsunuz ve başka bir tümör elde ediyorsunuz. TED لذا، في الدجاج حصلنا على ورم، وفي الريش لا، تقوم بالفصل، تضعه في صحن، تحصل على ورم آخر
    ve başka bir parçadan bir tane daha örnek, ve sonrasında farkına varma. TED وهنا مثالٌ آخر من مقطوعة آخرى، ثم هنا تحويلها إلى الواقع.
    derler. Çocuk ilgisini çoktan yitirmiştir ve başka bir şeyle uğraşıyordur, ama baba kaleler yapar sadece. TED الطفل فقد الإثارة و بدأ يلعب بشيء آخر. لكن الأب وحده يصنع القصور.
    Chris, objeyi roboton elinden alıyor, ve Baxter, elinden alınan objeyi yerine koymaya çalışmıyor. Geri dönüyor ve başka bir tane alması gerektiğini fark ediyor. TED وهنا أخذ كريس الغرض من يده ولم يحاول باكستر أن ينزله بل فهم أنه يجب عليه أن يجلب غرضاً آخر
    Çok heyecanlandık ve başka bir Hoag Cismi daha bulduğumuzu sandık. TED تفائلنا كثيرًا، واعتقدنا أننا وجدنا جسم هوغ آخر.
    Form tutmak için hedeflerine çoktan ulaştıklarını ve başka bir şey yapmak istemediklerini anlattılar. TED شعروا وكأنهم حصلوا على طموحهم في اللياقة البدنية. ولن يفعلوا أي شيء آخر.
    Dördüncü gün bir kadın geldi ve yaklaştı ve başka bir çocuğu daha almasını istedi. küçük bir erkek çocuğu,daha 4 yaşında. TED في اليوم الرابع اقتربت منها امراة وطلبت منها أن تأخذ طفلاً آخر ولد صغير، عمره أربع سنوات فقط
    Sunset'te, ofisimdeydim ve başka bir yazarın menajerinden bir telefon geldi. TED كنت في مكتبي، عند الغروب وحصلت على مكالمة هاتفية من وكيل كاتب آخر
    ve başka bir seferinde koroda bir şarkı çalmamız gerekiyordu ve şarkıyı bilmiyorduk bile. Open Subtitles لقد نسينا بهذا الوقت آلاتنا الموسيقية وكان من المفروض علينا عزف بعض المقطوعات الموسيقية، لكننا لم نعرف كيف نفعلها لذا قمنا بإختلاقها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus