Şimdi, hangi havayolu babamı aldı ve nereye götürdü bunu anlamam lazım. | Open Subtitles | الآن أنا فقط بحاجة لمعرفة خط الطيران الذى أخذه والدي وأين ذهب. |
Bak, gidip alıp gelmemi istiyorsan, bana içinde ne olduğunu ve nereye gideceğini söyleyeceksin. | Open Subtitles | اسمع تريدني ان احضر ستخبرني مافي الصندوق والى اين يتوجه |
Tek farkımız, ben kim olduğumu ve nereye ait olduğumu biliyorum. | Open Subtitles | الفرق الوحيد هو انني اعرف من انا ولاين انتمي |
Sparks, son bulunduğu konumu ve nereye doğru gittiğini hesaplamaya yetecek kadar bilgi verdi. | Open Subtitles | سباركس" أعطانا ما يكفي كي نحسب" الموقع الأخير والوجهة |
Odanın nereden başladığı, kaç hareket yaptığı ve nereye gideceğini gösteren bir harita gibi. | Open Subtitles | مثل خريطة تخبرك من أين بدأت الغرفة كم مرة تتحرك ، وإلي أين ستذهب |
Öyle olduğunu biliyorum. Kameranı indir ve nereye gittiğini bak Clark. | Open Subtitles | أعلم أنّه هو، عليكَ أن تنزل الكاميرا وتنتبه لخطاك يا (كلارك). |
Gerçekte kim olduğumuzu ve nereye gittiğimizi anlamamamız için hiçbir neden yok. | Open Subtitles | لا يوجد سبب يمنعنا من فَهْم حقيقة من نحن و أين نحن ذاهبون |
Bu cesetleri kimin dondurucuya koyduğunu ve nereye gittiklerini söyleyeceklerini sanmıyorum. | Open Subtitles | لن تٌخبرنا من وضع هذه الأجساد في الثلاجة وإلى أين ذهبوا |
Yıldızlara olan yolculuğumuz, bizi kim olduğumuz ve nereye gittiğimiz sorusuna getiren imtihanlarla dolu olacak. | TED | طريقنا إلى النجوم سيكون محفوف بالتجارب ستدفعنا ليس فقط إلى التساءل عمن نحن بل عن أين نحن ذاهبون. |
Bütün yolların nerede, kuralların ne olduğunu ve nereye gittiğinizi bilmek zorundasınız. | TED | يجب أن تعرف أين تقع جميع الطرق ما هي القواعد وأين أنت ذاهب |
O uçakta ne varmış ve nereye gidiyormuş, öğren. | Open Subtitles | أريد أن أعرف ما يوجد في تلك الطائرة وأين ذاهبة |
Kim olduklarını bulun ve nereye gittiğini. | Open Subtitles | اكتشفوا من هم وأين كانوا ؟ وأين ذهبت تلك القائمة ؟ |
Kaç tane melezin sağ kaldığını ve nereye gittiklerini bilmem gerekiyor. | Open Subtitles | اريد معرفة كم عدد الناجين والى اين ذهبوا |
Yalnızca ne olduğunu ve nereye ait olduğunu hatırla. | Open Subtitles | فقد تذكري من أنتِ والى اين تنتمين |
ve nereye gidelim? Nereye? | Open Subtitles | والى اين نذهب؟ |
Tek farkımız, ben kim olduğumu ve nereye ait olduğumu biliyorum. | Open Subtitles | الفرق الوحيد هو انني اعرف من انا ولاين انتمي |
Sparks, son bulunduğu konumu ve nereye doğru gittiğini hesaplamaya yetecek kadar bilgi verdi. | Open Subtitles | سباركس" أعطانا ما يكفي كي نحسب" الموقع الأخير والوجهة |
- ve nereye gideceksin? | Open Subtitles | ـ وإلي أين ستذهبين؟ |
Öyle olduğunu biliyorum. Kameranı indir ve nereye gittiğini bak Clark. | Open Subtitles | أعلم أنّه هو، عليكَ أن تنزل الكاميرا وتنتبه لخطاك يا (كلارك). |
Eğer bu bize ulaşırsa, Amallah hükümeti bize bu füzede ne olduğunu ve nereye gittiğini söyleyene kadar durdurulmasını istiyorum. | Open Subtitles | إن كان بإمكانه أن يصلَ إلينا أريدُ إغلاقه الآن حتّى تخبرنا حكومةُ "آمالا" ماذا على ذلكِ الصاروخ و أين يتّجه |
Tek bir yağmur damlasını alıp nereden geldiği ve nereye düşeceğini söyleyemeyeceğiniz doğrudur. | TED | صحيح أنه لا يمكنك تتبُّع قطرة مطر وتحديد من أين أتت وإلى أين ستتجه. |
Ne yöne gittiğimizi ve nereye neden gittiğimizi bilemezdik. | TED | ولن نعرف أي طريق كنّا سالكيه، ولماذا نحن ذاهبون الى أين نحن ذاهبون. |