"yüksek konsey" - Traduction Turc en Arabe

• المجلس الأعلى
• المجلس الأعلي

Yüksek Konsey Apophis'in ayaklanmasının bir fırsat yarattığına inanıyor.
المجلس الأعلى لديه قناعة أن الثورة ضد أبوفيس تمثل فرصة نادرة

Yüksek Konsey bunun tek çare olduğuna inanıyor olmalı...
المجلس الأعلى يعتقد أن هذه هى فرصتهم الوحيدة

- Yüksek Konsey üyesi Per'sus size selamlarını gönderdi. - Bizim için bir zevk.
عضو المجلس الأعلى بريسيس يرسل تحياتة من دواعي سرورنا

Yüksek Konsey'in Şansölyesine suikast düzenlemek suçundan tutuklusunuz. Onu kurtarmaya çalıştı.
أنتما متهمان بتصفية مستشار المجلس الأعلي لدينا.

Yüksek Konsey'in adalet anlayışı sıradan değildir.
عدالة المجلس الأعلي ليست كعدالة النظام القضائي العادي

Elbette ona hayır dedim. çünkü bu tip bir kararı sadece Yüksek Konsey verebilir ve ben de Yüksek Konsey'de olduğuma göre, bunu bilirdim, değil mi?
لأن المجلس الأعلى فقط من يستطيع اتخاذ قرار كهذا.. وبما أنني في المجلس الأعلى، فلكنت سأدري بشأن هذا. صحيح؟

Yüksek Konsey Şansölye'si öldü!
يبقى في داخل اختصاص الدبلوماسية. مستشار المجلس الأعلى فارق الحياة!

Biz ne olduğunu anlayana kadar Yüksek Konsey'dekilerin çoğu rehin alındı.
معظم المجلس الأعلى أخذوا رهائن

Loki, Yüksek Konsey'in haberi olmadan yıllarca burada kaldı.
كان " لوكي " هنا منذ سنوات يجري التجارب بدون أن يعلم المجلس الأعلى عنه

Bu, Yüksek Konsey'le görüşmem gereken birşey.
هذا شيء يجب مناقشته .مع المجلس الأعلى

Yüksek Konsey'in yarısının beyni yıkanmış olabilir.
ربّما تعرض المجلس الأعلى لغسل دماغ

Ortaya attığın fikir, Ba'al'ın Yüksek Konsey'in kontrolünü Eskiler'in aletinin kullanımını ele geçirmek için ele almak istediği.
أنت تعتقدين أن "باال" حاول السيطرة على المجلس الأعلى بقصد الوصول مجدداً لأداة القدماء

Beta alanındaki durum ile ilgili olarak Yüksek Konsey ile görüştüm.
لقد تحدثت إلى المجلس الأعلى معتبراً الحالة في الموقع (بيتا)

Yüksek Konsey'e mesajında da böyle dedin, Teal'c.
هذا ما قلته برسالتك إلى المجلس الأعلى يا (تيلك)

Eğer bizden Yüksek Konsey'in isteğine karşı cihazı yok etmemizi öneriyorsanız şunu vurgulamalıyım ki bu Tauri ile yeni oluşmuş Jaffa ulusları arasındaki ilişkiler açısından pek iyi bir başlangıç olmayacaktır.
إذا كنت تقترح تحطيم الجهاز ضد رغبه المجلس الأعلى يجب أن أُشير أن هذه لن تكون خطوه جيده في العلاقاتِ بين الأرض و أمة الـ * جافا *الأحرار المُشَكَّلة حديثاً

Jaffa Yüksek Konsey tarafından yönetilecek.
سيحكم المجلس الأعلى جنس الـ((جافا))

Demek istediğim, az önce çok güzel bir yerdeydim, sonra bir anda Yüksek Konsey'in patronu ve onun muhafız grubu benim yerime girip, altını üstüne getiriyorlar.
أعني أني كنت في مكان جيد وفجأة رئيسة المجلس الأعلي ومجموعة مراقبيها

Yüksek Konsey önünde seni savunabilirim.
أستطيع أن أدافع عن قضيتك أمام المجلس الأعلي

Yüksek Konsey'in muhafızına saldırdın ve hapsettin.
تهاجم أحد أعضاء المجلس الأعلي تحتجزني

Ona Yüksek Konsey deniyor ve herkes oraya kabul edilmez.
إنها ليست جمعية إنه يدعي المجلس الأعلي

Yüksek Konsey'le tanışmaya hazır mısın?
هل أنت مستعد لمقابلة المجلس الأعلي ؟