Saat 01.00. Bu saatte neden Mountain caddesinde yürüyordun? | Open Subtitles | إنه الواحدة مساء يا عزيزتي فلماذا كنتي تمشين على شارع ماونتين في هذه الساعة ؟ |
Benle yürüyordun ve içeri girdiğimden emin olmak için binanın dışına bekliyordun ve bir saat sonra da benimle eve yürümek için bekliyordun, hiçbir soru sormadan. | Open Subtitles | لذا كنتِ تمشين معي وتنتظرينني خارج المبنى لتتأكدي أني ذهبت إلى هناك وبعد ساعة كنتِ تنتظرين لإيصالي إلى المنزل |
Ama üzerinde yürüyordun! Aah. Arterdeki kan sızıyor. | Open Subtitles | لكنك تمشين عليها دم الشريان يتسرب ويبني ضغط |
- Daireler çizerek yürüyordun. - Yapmadım! | Open Subtitles | -كنتى تسيرين فى دوائر مفرغة -لم أكن هكذا. |
Dışarıdaki beyaz koridorda, büyük beyaz bir atla, geri gelip beni eve götüreceğini söyleyerek, yürüyordun. | Open Subtitles | كنت تسيرين في الرواق و بحوزتكِ ذلكالحصانالأبيضالكبير... و كنتِ تقولين بأنّكِ قادمة ... لتأخذيني إلى البيت |
O ilk atışını yaptığında sen ona doğru yürüyordun. | Open Subtitles | كنت تمشي تجاهه عندما أطلق تسديدته الأولى. |
Biraz önce sokakta yürüyordun. | Open Subtitles | لقد رأيتكِ للتّو تمشين عبر الشّارع، حسناً |
Oriental'in önünde, bir oğlanla yürüyordun. | Open Subtitles | كنت تمشين أمام مقهى الشرق برفقة غلام |
- Uykunda mı yürüyordun, nedir? | Open Subtitles | هل تمشين و أنتِ نائمة أو ماذا ؟ |
Geri geri mi yürüyordun? | Open Subtitles | كنتِ تسيرين إلى الوراء؟ |
Yine uykunda yürüyordun. | Open Subtitles | لقدْ كنتِ تسيرين في نومكِ |
Seni en son gördüğümde bir grup kafası kıyak hippiyle "biraz uzakta"ki konseri dinlemek için yolda yürüyordun. | Open Subtitles | آخر مرّة رأيتك فيها، كنتِ تسيرين على طريق... مع مجموعة من الهيبيين المنتشين... للاستماع إلى مقطوعة موسيقية بعنوان "لبعض الوقت". |
Bu sabah parkta yürüyordun. | Open Subtitles | كنت تمشي في الحديقة هذا الصباح |
Uykunda yürüyordun. | Open Subtitles | أنت كنت , تمشي إثناء النوم |