"yüz binlerce" - Traduction Turc en Arabe

    • مئات الآلاف من
        
    • مائة ألف
        
    • لمئات الألاف
        
    • مئات الألاف
        
    • مئات آلاف من
        
    • أن مئات الآلاف
        
    • مئات الألوف من
        
    • مئات الالاف
        
    • لمئات الآلاف من
        
    • الالاف من
        
    Yani on binlerce, yüz binlerce molekül daha önce var olmayan bir yapı oluşturmak üzere bir araya geliyorlar. TED إذن ففي تنظيمٍ من عشرات الآلاف، ستقوم مئات الآلاف من الجزيئات بالتجمع لتكوين بنية أكبر لم تكن توجد سابقاً.
    On bin ila yüz binlerce yıllık sürelerde meydana gelen Dünya'nın yörüngesindeki küçük değişimler güneş ışığının Dünya'daki dağılımını değiştiriyor. TED تغيرات بسيطة في مدار الأرض تحدث على مدى العشرات إلى مئات الآلاف من السنين تغير توزيع ضوء الشمس على الأرض.
    yüz binlerce mülteci kuraklık ve kıtlıktan kaçıp, Avrupa'ya doğru ilerliyor. Open Subtitles مئات الآلاف من النازحين يتدفقون نحو أوروبا فراراً من الجفاف والمجاعة
    yüz binlerce anonim sıradışıyı, bunun gerçekleşmesi için çok sıkı çalıştıran şeydi. TED هي ما جعل مائة ألف من المميزين المجهولين يعملون بجهد لتحقيق ذلك.
    Ve şu anda, her tweet'lerinden biri yüz binlerce hayranları tarafından takip ediliyor. Open Subtitles وحاليا كل تغريده من تغريداتهم يتم متابعاتها من قبل مئات الآلاف من المعجبين
    İnfaz edilmesinden kısa bir süre sonra erişimi bile olmaması gereken yüz binlerce bilgisayar dosyasını çalıp bir yere sakladığını öğrendik. Open Subtitles وبعد وقت قصير من إعدامه، اكتشفنا أنّ الرجل سرق مئات الآلاف من ملفات الكمبيوتر والتي لم يكن من المفترض اطلاعه عليها،
    Ondan sonra kasabalara gönderiliyor, orada yüz binlerce topluluk gönüllüsü ilaçları insanlara ulaştırıyor. TED ومن هناك يتم أخذها إلى القرى، حيث يقوم مئات الآلاف من المتطوعين من المجتمع بتوزيع هذه الأدوية على الناس.
    Okyanus açığında fabrika gemileri kril diye adlandırılan yüz binlerce ton küçük, karides benzeri hayvanı kendine çekiyor. TED فالباخرات الصناعية في عرض المحيط تقوم بسحب مئات الآلاف من الأطنان من حيوانات صغيرة بحجم الروبيان، تُدعى الكريل.
    Bunu biliyorum. Ben erkeklerle çalışıyorum, ve yıllar boyunca on binlerce, hatta yüz binlerce erkekle çalıştım, TED أنا أعرف ذلك. أنا أعمل مع رجال، ولقد كنت اعمل مع عشرات الآلاف، مئات الآلاف من الرجال لعقود عديدة، عديدة حتى الآن.
    Hâlihazırda yüz binlerce çiftçiye ulaşılmış durumda ve işletmemizde şu anda yüzde 60 oranında daha iyi pamuk var. TED إنهم يحبون ذلك. إلى حد الآن مئات الآلاف من المزارعين تم الوصول إليهم، والآن لدينا قطن أفضل بنسبة 60٪ في شركتنا.
    Kaza olduğu yıllarda yüz binlerce insan buradan nakil edildi, ama hepsi bu kaderi kabullenmedi. TED وتم إجلاء مئات الآلاف من الناس في وقت وقوع الحادث، ولكن ليس الجميع يتقبل ذلك المصير.
    Bu videonun her bir karesi mesela, yüz binlerce pikselden oluşur. TED كل لقطة من هذا الفيديو، على سبيل المثال، تتكون من مئات الآلاف من وحدات البكسل.
    Bu zorluk, yaşayan yüz binlerce insanın beyinlerinden bilgi edinmek istememiz. TED وذلك التحدي هو ما نرغب أن نتعلمه من أدمغة مئات الآلاف من الأشخاص الأحياء.
    Bu çabalar İskenderiye'ye yüz binlerce kitabın gelmesine neden oldu. TED جلبت هذه الجهود مئات الآلاف من الكتب إلى الإسكندرية.
    Geniş bir salgın yüz binlerce çalışana sahip olmamızı gerektirebilir. TED قد يتطلب وباء كبير أن يكون لدينا مئات الآلاف من العمال.
    yüz binlerce insan ağır hastalanır, şehrin bazı kısımlarında yıllarca, belki onlarca yıl yaşanamaz. TED مئات الآلاف من الآخرين سوف يمرضون على نحوٍ مُخيف، و أجزاء من المدينة سوف تكون غير قابله للسكن لسنوات، إن لم يكن لعقود.
    Şimdi durursak, yüz binlerce..." samanlık olacak. Open Subtitles لكن لو توقفنا الآن ستصبح مائة ألف كومة قش..
    Bu kuyrukluyıldız, Güneş'e doğru bir dalış yaparak yüz binlerce yıl süren kesintisiz bir serbest düşüşle hız kazanıyor. Open Subtitles تهبط هذه الأخيرة بإتجاه الشمس وتكتسب سرعة في سقوط حر غير منقطع ويستمر هذا السقوط لمئات الألاف من السنين
    Gerçek ise; ilerleyen haftalar ve aylarda yüz binlerce kişi sergiyi görmeye geldi. TED لكن حقيقةً، في الأسابيع والأشهر التي تلتها مئات الألاف من الزوار، جاؤوا ليحضروا العرض
    yüz binlerce insan bu seddin inşası sırasında hayatını kaybetmiş. Open Subtitles مئات آلاف من الناس فقد حياته اثناء بناءه.
    Barry, simülatör yüz binlerce kişinin öleceğini gösteriyor. Open Subtitles باري، والمحاكاة هي إسقاط من شأنها أن مئات الآلاف يموتون.
    Ancak nükleer patlamanın olduğu alan ve çevresinde yüz binlerce hayatı kurtarabilecek bilimsel olarak desteklenmiş bir plan var. TED لكن هناك خطة عمل مدعومة علمياً يمكن أن تُنقذ مئات الألوف من الأرواح في المنطقة المحيطة للإنفجار نووي.
    Endüstri ve akademik çevreye yönelik önemli problemleri çözmek için yüz binlerce uzmanı bir araya getiriyoruz. TED جمعنا مئات الالاف من الخبراء لحل المشاكل الهامة فى مجال الصناعة والأوساط الأكاديمية
    Bu gezegenin yüz binlerce yıldır gördüğü CO2 konsantrasyonu sınırlarının dışında faaliyet gösteriyoruz. TED نحن نتصرف خارج حدود تركيز غاز ثاني أكسيد الكربون الذي شهده الكوكب لمئات الآلاف من السنين.
    Farkına bile varamadan bize yüz binlerce dolarlık telif ücreti borçlandı. Open Subtitles وقبل ان نعلم ذلك, هو يدين لنا بمئات الالاف من الدولارات.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus