| Eğer şanslıysam sabah biraz yağmur yağar da duş almış olurum. | Open Subtitles | اذا كنت محظوظا , ستمطر في الصباح و هذا سيكون حماما لي |
| Nisan ayında yağmur yağar diye korkuyorum. | Open Subtitles | أنا قلق من أنها ستمطر في شهر أبريل |
| Seattle'da yağmur yağar, bu yüzden şemsiyemi orada bıraktım. | Open Subtitles | إنها تمطر في سياتل حيث تركت مظلتي هناك |
| L.A. de yağmur yağar. | Open Subtitles | إنها تمطر في لوس انجلوس |
| Neredeyse her gün yağmur yağar, ...bu sayede altı yaşındaki bu yavrunun antrenman yapacak çok fırsatı oldu. | Open Subtitles | تُمطر كل يومٍ تقريباً، فهذه البالغة 6 أعوام قد تلقىت سلفاً تمارين كثيرة. |
| Hintliler yağmur dansı yaptığında her zaman yağmur yağar. | Open Subtitles | هل تعلم لماذا تُمطر السماء دائمًا حين يقوم الهنود برقصة المطر؟ |
| Belki uyku tulumuna yağmur yağar ve şanslı olursun. | Open Subtitles | ربما إذا أمطرت حقائب نوم, فسيحالفك الحظ. |
| Umarım sadece yağmur yağar ve havalar soğumaz. | Open Subtitles | أمل أن يهطل المطر ويخفف من الحرارة |
| Ve yağmur yağar. | Open Subtitles | ويحل موسم المطر. |
| Sadece altı aylığına. O zamana dek yağmur yağar. | Open Subtitles | لستة أشهر فقط وبعد ذلك ستمطر |
| Sence yağmur yağar mı? | Open Subtitles | هل تظنين انها ستمطر ؟ |
| Bugün yağmur yağar mı? | Open Subtitles | هل ستمطر اليوم؟ |
| Sence bir daha yağmur yağar mı? | Open Subtitles | أتعتقد أنها ستمطر مجدداً؟ |
| Pete-Zen olayı gibi algılama dediklerimi, fakat her yerde yağmur yağar. | Open Subtitles | إنها تمطر في كل مكان |
| Neredeyse her öğle yağmur yağar. | Open Subtitles | إنها تمطر تقريبًا كل ظهيرة |
| İngiltere çok soğuktur. Çok yağmur yağar. | Open Subtitles | إنجلترا) باردة جدًا، في الحقيقة) إنها تمطر كثيرًا، و... |
| Sadece kongre seçimleri var seçim günü yağmur yağar da insanlar evden çıkmazsa kazanmam yalan olur. | Open Subtitles | قد تُمطر يوم الإنتخاب، ويفضل الناس البقاء في منازلهم عوضً عن التصويت. |
| Çöle de bazen yağmur yağar. | Open Subtitles | إنَّها تُمطر فعلاً في بعض الأحيان في الصحراء |
| Güneşin ardından yağmur yağar ama bu sorun değildir | Open Subtitles | كانت مُشرقة ثم أمطرت ولكن لا عليك |
| Güneşin ardından yağmur yağar ama bu sorun değildir | Open Subtitles | كانت مُشرقة ثم أمطرت ولكن لا عليك |
| Umarım yağmur yağar. | Open Subtitles | آمل أن يهطل المطر |
| Ve yağmur yağar. | Open Subtitles | ويحل موسم المطر. |