"yaşadıklarını" - Traduction Turc en Arabe

    • يعيشون
        
    • عاشوا
        
    • مررتِ
        
    • يعيشان
        
    • يمرون
        
    • يسكنون
        
    • ما تقاسيه
        
    • تخوضه
        
    • يمر به
        
    • مرّوا
        
    • ما مرت
        
    • بما تمرين
        
    • تمرين به
        
    • تعانيه
        
    İnsanlar sokaklarında pedofililerin yaşadıklarını öğrendiklerinde ne yaparlar biliyor musun? Open Subtitles تعرف مايفعله الناس عندما يعرفون أنهم يعيشون في حيهم، صح؟
    Amerikalıların yarısının gelecekteki eşleriyle 30'lu yaşlarında evlendiklerini, beraber yaşadıklarını ya da sevgili olduklarını biliyoruz. TED نحن نعلم أن أكثر من نصف الأمريكيين. قد تزوجوا أو يعيشون مع أو يواعدون شريكهم العاطفي المستقبلي بحلول سن ال30.
    Sahiden de bu insanların ölü akrabalarıyla yaşadıklarını mı söylüyor? TED هل هي حقا تقول إن هؤلاء الناس يعيشون مع جثث أقاربهم الأموات؟
    Dün yaşadıklarını ve yarın da yaşayacaklarını biliyorlar. TED يدركون انهم عاشوا البارحة و انهم سوف يعيشون غدا.
    yaşadıklarını hafife almaya çalışmıyordum. Open Subtitles لم أكن أحاول أن أجعل ما مررتِ شيئا هيّنا.
    - Aynı çatı altında yaşadıklarını biliyordu sonuçta. Open Subtitles اعتقد أنه كان سيعلم هما يعيشان تحت سقف واحد
    Neler yaşadıklarını görmek istiyorum, onlar bunu istemeseler bile. Open Subtitles أود أن أرى ماذا يمرون خلاله من أجلنا حتى إذا كانوا لا يريدون
    Nerede yaşadıklarını bilmiyorsan, kayıp olduklarını nereden biliyorsun? Open Subtitles إذا كنتم لا تعرفون أين يسكنون ، كيف تعلمون أنهم في عداد المفقودين؟
    Irak'la ilgili haberleri; orada yaşayan insanları ve savaşın ağırlığında yaşadıklarını kaçırıyorduk. TED كنا نفتقر إلى قصص عن العراق، عن الناس الذين يعيشون هناك، وما كان يحدث لهم تحت وطأة الحرب.
    Yüzbaşı, arazide saklanmadıklarını orada yaşadıklarını söylüyor. Open Subtitles ايها القائد ، انه يقول انهم لم يكونوا مختفون فى الغابه انهم يعيشون هناك
    O zaman, ne kadar süredir orada yaşadıklarını sor. Open Subtitles حسناً ، اسألهم منذ متى و هم يعيشون فى الغابه
    Dünyada o insanlara nerede yaşadıklarını unutturacak kadar uyuşturucu yoktur, bu yüzden... iyi iş yapabileceğimi farkettim. Open Subtitles لا يوجد في العالم حشيش يكفي لتخدير هؤلاء الناس كفاية لينسوا أين يعيشون لذا أظن أن لدي فرصة جيدة
    Evraklarının arasında tapuyu bulana kadar Pennsylvania'da yaşadıklarını bile bilmiyordum. Open Subtitles لَمْ أَعْرفْ حتى أنهم كانوا يعيشون في بينسلفانيا حتى وَجدتُ صك الملكية لهذا البيتِ فى هذه الورقة
    Tabi ki bakir topraklarda insanların penguenler ile müthiş bir uyum içinde yaşadıklarını düşünmüyordum. Open Subtitles بالطبع، لم أكن أتوقع هذه المناظر الطبيعية البكر والرجال الذين يعيشون في وئام هناء مع تلك البطاريق الرقيقة،
    Namuslu ve itaatkar olduklarını; gönüllü olarak yoksulluk içinde yaşadıklarını iddia ediyorlar. Open Subtitles يدعون أنهم يعيشون في فقر ، العفة والطاعة.
    ..insanlar yasadışı bir şekilde orada yaşadıklarını nasıl bilecek? Open Subtitles كيف سيعلم الناس بأنهم يعيشون بشكل قانوني في أرضهم؟
    Buradan önce nerede yaşadıklarını, ne yiyip ne içtiklerini biliyor musun? Open Subtitles أتعلم أين وكيف عاشوا من قبل؟ ماذا يأكلون؟
    yaşadıklarını da düşününce, eminim anlayışla karşılayacaktır. Open Subtitles ،حسناً، أنا واثق أنها ستتفهم الأمر نظراً لما مررتِ به
    Oğlu ve kız arkadaşı beraber yaşadıklarını benden gizleme gereği duyuyorlar. Open Subtitles ابني وخليلته يحتاجون للحفاظ على سر أنهما يعيشان معاً
    Nasıl olduysa, Donnor Grubunun korkunç çileleri sıradan bir kavanoza geçti, ve ona grubun yaşadıklarını başkalarına yaşatma gücü verdi. Open Subtitles بطريقة ما، من المحن الرهيبة لِبعثة دونر مُخلفةً جرة عادية مع القدرة على جعل الآخرين يمرون بما كانوا يُعانوننه
    Senden tüm adamlarını alıp bu heriflerin nerede yaşadıklarını, nerede içtiklerini hatta siktiğimin İngiltere'sinin kraliçesi için çalışıp çalışmadıklarını. Open Subtitles أريدك أن تتولى أمر جميع الصبية اريدك أن تجد أين يسكنون أين يشربون
    Zach, yaşadıklarını anlıyorum. Open Subtitles (زاك)، أتفهّم ما تقاسيه
    Senin yaşadıklarını ben yaşamıyorum. Open Subtitles من الواضح أنني لستُ أخوض الذي تخوضه
    Şok oldu, ve yaşadıklarını görmek beni öldürüyor, video oyunlarını oynamasına izin vererek... onu biraz neşelendirebilirsem, yapacağım şey bu olur. Open Subtitles انه مصدوم و يعذبني بشدة ما يمر به لذا ان كان يمكنني ان امنحه بعض البهجة
    Annem orada senin yaşadıklarını yaşayan insanlar olduğunu söylüyor. Open Subtitles أمي تقولُ بأن هُنالِكَ أناسٌ قد مرّوا بمثلِ ماقد مررتَ به.
    yaşadıklarını birine anlatması lazım. Open Subtitles إنها بحاجةً للتحدث مع شخص جراء ما مرت به
    Ama benim tecrübelerime göre, senin yaşadıklarını yaşayan ve çok iyi hisseden insanlar bazen beklenmedik bir şeyle karşılaşabiliyor. Open Subtitles ،من خبرتي وحسب الأشخاص الذين يمرّون بما تمرين به والذين يشعرون بخير، يمكن أحياناً
    - Tanrım, bir yıl oldu zavallı ailenin yaşadıklarını düşünsene. Open Subtitles يا إلهي. لقد مرت سنة. تخيلي ما الذي تعانيه تلك الأسرة المسكينة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus