| Benim yaşlarımda olan oğlunuz lütfen ona yazın bu akşam benim için. | Open Subtitles | ذلك الولد الذي لديك حوالي في مثل عمري أكتب له أرجوك الليلة |
| Bu projeyi ben 12 yada 13 yaşlarımda inşa etmeye başlamıştım. | TED | لقد بدأت ببناء هذا المشروع عندما كان عمري 12 أو 13 سنة. |
| National Geographic dergisinde bir resim.. Doğu Afrika'da benim yaşlarımda bir çocuk, şiş bir karın ve yüzünde sinekler. | TED | كانت صورة في المجلة الوطنية الجغرافية لطفل كان في عمري في شرق إفريقيا، وكان هناك ذباب على وجهه وبطن منتفخ. |
| Geçmişte Seung Jin malikânesinde benim yaşlarımda başka bir çocuk var mıydı? | Open Subtitles | في الماضي، في سونغ جين أ كان هنالك طفلاً بعمري تقريباً؟ |
| Benim yaşlarımda birini arayıp durdun. | Open Subtitles | لقد اخذت الوقت الكافى للتحقق من سنى |
| Beni bulmasının nedeni de iki olaydı: Çok yakın bir arkadaşım, genç, benim yaşlarımda, beklenmedik bir şekilde pankreas kanserinden ölmüştü ve sonra evlenmeyi düşündüğüm kız arkadaşım beni terk etti. | TED | وجدتني هذه الأداة بسبب أمرين: صديق مقرب جدًا، وهو رجل شاب، في مثل عمري توفي بسب سرطان البنكرياس بشكل غير متوقع، ومن ثم صديقتي، التي اعتقدت أنيّ سوف أتزوجها قد هجرتني. |
| Yirmili yaşlarımda İstanbul'a taşındım, aşık olduğum şehir. | TED | في منتصف العشرينات من عمري, انتقلت الى إسطنبول, المدينة التي أعشقها. |
| Çocukça bir hayal belki de on yaşlarımda okuduğum bir şeyden esinlenen bir hayal. | Open Subtitles | حلم يقظة صبياني, لعلّ الإلهام جاء من ثمة شيء قرأته وأنا في العاشرة من عمري. |
| Neticede, tatmin olmuştum. Kasabın benim yaşlarımda bir kızı vardı. | Open Subtitles | في النهاية كنت راضيا , فالجزار رئيسي كان لديه ابنة في مثل عمري |
| Vampire dönüştüğünde benim yaşlarımda mıydın? | Open Subtitles | إذن أنت كنت في مثل عمري عندما تم تحويلك ؟ |
| 40 yaşlarımda boşandım. Ve o zamandan beri bekar bir anneyim. | Open Subtitles | و طلقت في الأربعينيات من عمري و أصبحت أماً مطلقة |
| Burada, benim yaşlarımda sarışın, aptal suratlı bir çocuk ile iri yapılı, beyaz saçlı bir adam kalıyor mu? | Open Subtitles | انه اشقر الشعر وذو وجه غبي وبنفس عمري ومعه رجل كبير ذو شعر ابيض هل هم ساكنون في هذا الفندق؟ |
| Burada, benim yaşlarımda sarışın, aptal suratlı bir çocuk ile iri yapılı, beyaz saçlı bir adam kalıyor mu? | Open Subtitles | انه غبي و اشقر الشعر وبنفس عمري انه غبي و اشقر الشعر وبنفس عمري انه غبي و اشقر الشعر وبنفس عمري |
| Burada, benim yaşlarımda sarışın, aptal suratlı bir çocuk ile iri yapılı, beyaz saçlı bir adam kalıyor mu? | Open Subtitles | انه اشقر الشعر وذو وجه غبي وبنفس عمري هل سكنوا هنا؟ |
| Kemoterapide bir kız vardı benim yaşlarımda... | Open Subtitles | كانت هنالك فتاة في العلاج الكيميائي معي كانت في نفس عمري |
| Bak, ben 20'li yaşlarımda evlendim ve belli ki o yanlış adamdı ama ben çok gençtim. | Open Subtitles | لقد تزوجت في العشرين من عمري, وأَعترف أنه الرجل الخطأ. لكن، لقد كنت صغيرة جداً. |
| Chicago'da doğdum... Brooklyn'e 6-7 yaşlarımda geldik. | Open Subtitles | حسنا، ولدت في شيكاغو، انتقلت الى بروكلين عندما كان عمري حوالي ستة. |
| Siyah labrador, benim yaşlarımda, harika dişler. Tanıyor musun onu? | Open Subtitles | لابرادود أسود , في مثل عمري و لديه أسنان جميلة هل تعرفه ؟ |
| Sadece, benim yaşlarımda olup burada çalışan sıradan bir kadınla... | Open Subtitles | أردتُ فقط أن أقول بأنني سعيدة جداً ... لوجود شخص آخر هنا بعمري |
| "Benim yaşlarımda, oyun oynayabileceğim daha çok çocuk olacakmış." | Open Subtitles | وسيكون هنالك اطفال بعمري لالعب معهم |
| Her zaman yaklaşık benim yaşlarımda ya da daha genç olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | 27 لطالما أعتقدت بأنكِ بعمري أو أصغر |
| Kendi yaşlarımda, sarı saçlı, mavi gözlü, yaratıcı, zeki... | Open Subtitles | يعنى, يكون فى سنى ...أشقر, عينيه زرقة, مبدع, ذكى |