Bundan sonra o kaymak gibi ellerinle yabani otları temizleyeceksin. | Open Subtitles | تلك أيديك الناعمه بموجب هذا ستجذب الأعشاب الضارة التي في البرية و ستزرع مكانها عنب الثعلب. |
Öyle olsa bile, yabani otları zehirlerseniz, aynı toprakta büyüyen çiçekler de solup gidecektir. | Open Subtitles | و لكن لو تخلصنا من الأعشاب الضارة, فإن الأزهار التي تعيش في نفس التربة, سينتهي بها الأمر جافة. |
Hafta sonlarını çitleri kırparak ve yabani otları temizleyerek geçirmek mi? | Open Subtitles | وتقضي عطلة نهاية الأسبوع تقلم النباتات وتزيل الأعشاب الضارة عن شتلات الزهور |
yabani otları ayırabilirsin. | Open Subtitles | أنت يُمْكِنُ أَنْ تُنقذَ الأعشاب الضارةَ. |
yabani otları yiyebilirler. | Open Subtitles | هم يُمْكِنُ أَنْ يَأْكلوا الأعشاب الضارةَ. |
- yabani otları çekiyorum... buradaki meyveler zehirli. | Open Subtitles | أوه، وسحب الأعشاب الضارة. هذه التوت تكون سامة. |
Çiçeklere yer açmak için... yabani otları temizlemelisin. | Open Subtitles | ...يجب أن تنزع الأعشاب الضارة لإعطاء مجال للزهور... |
Peki, Webster sözlüğünde evlilik şöyle tanımlanmış: "yabani otları onun bahçesinden temizlemektir." | Open Subtitles | قاموس "وبستر" يعرّفه "إزالة الأعشاب الضارة من حديقة شخص ما" |
Budama, yabani otları sökme. | Open Subtitles | بعض التقليم و ازالة الأعشاب الضارة |
Buradaki yabani otları temizliyor musun? | Open Subtitles | هل تقوم بإزالة الأعشاب الضارة هنا؟ |