| Baba sen olamazsın. O bölgeye hiç yaklaşmadık. | Open Subtitles | مستحيل أن تكون الأب، لم نقترب لهذا الحدّ |
| İki aydır buradayız ama ailelerimizin intikamını almaya yaklaşmadık bile. | Open Subtitles | لقد بقينا هنا لما يقارب شهرين، ولم نقترب من الإنتقام لعائلاتنا. |
| Yaban Arısı'nın yanına bile yaklaşmadık. | Open Subtitles | فنحن لم نقترب حتى من يلو جاكيت |
| Daha kayalıklara yaklaşmadık bile. | Open Subtitles | لمْ نقترب مِن الحيد البحريّ بعد |
| Eliot'un konukları var ve şifreye ulaşmaya yaklaşmadık bile bu yüzden kızıştırmamız gerek. | Open Subtitles | (إليوت) في الشركة ، ونحن لم نقترب في الحصول على كلمة السر -لذا ، أعتقد أننا بحاجة لتصعيد الأمر |
| Henüz o aşamaya yaklaşmadık bile. | Open Subtitles | لم نقترب من هذا بعد |
| Daha en tepeye yaklaşmadık bile. | Open Subtitles | نحن لم نقترب من القمة |
| Daha buna yaklaşmadık bile. | Open Subtitles | ونحن لم نقترب من الانتهاء حتى |
| Sona yaklaşmadık bile. | Open Subtitles | "و لم نقترب من نهاية الأمر." |
| yaklaşmadık. | Open Subtitles | لم نقترب |