Yakaladığımız mahkum, bir karışıklık olduğuna dair yalan söylememiş değil mi? | Open Subtitles | ان السجين الذى أمسكنا به لم يكذب بشأن هذه الفوضى |
Lucifer yalan söylememiş, fakat nasıl olur da burada olamazsın, Baba? | Open Subtitles | لوسيفير لم يكذب ، ولكن مرة أخرى كيف يمكن أن لا تكون هنا ، يا أبي؟ |
Lucifer yalan söylememiş yoksa burada olmaman düşünülemezdi, baba? | Open Subtitles | لوسيفير لم يكذب ، ولكن مرة أخرى كيف يمكن أن لا تكون هنا ، يا أبي؟ |
Anlaşılan iç savaş hakkında yalan söylememiş. | Open Subtitles | يبدو أنه لم يكن يكذب عن الحرب الأهلية |
- Güzel! Demek ki yalan söylememiş! | Open Subtitles | جيد إذاً لم يكن يكذب |
Sadece yalan söylememiş Finch. | Open Subtitles | كان يكذب لم يكن يكذب فحسب يا (فينش) |
Teknik olarak boşanma sonlanmadığı için tam anlamıyla yalan söylememiş oluyor ama şu anda onunla sadece kariyeri için birlikteyim. | Open Subtitles | لم يكن الطلاق نهائياً لذا لم يكذب تحديداً ولكن انا عدت فقط من أجل مهنته |
Hiç olmazsa pencereler hakkında yalan söylememiş. | Open Subtitles | على الأقل لم يكذب بشأن النوافذ |
Yine de, asla yalan söylememiş kimse yoktur. | Open Subtitles | لكن لا يوجد من البشر من لم يكذب أبداً |
Yine de, asla yalan söylememiş kimse yoktur. | Open Subtitles | لكن لا يوجد من البشر من لم يكذب أبداً |
Lance ona yalan söylememiş olsaydı Vanch benimle olan bağlantısını öğrenemezdi. | Open Subtitles | (فينش) ما كان ليعلم صلتي بها، ما لم يكذب عليها (لانس). |
Onlardan uzak kalmak için yalan söylememiş. | Open Subtitles | لم يكذب ليبتعد عنهم |
Onlardan uzak kalmak için yalan söylememiş. | Open Subtitles | لم يكذب ليبتعد عنهم |
Belki de kimse yalan söylememiş olsa... | Open Subtitles | ربما لو لم يكذب الجميع |
Jimmy yalan söylememiş. | Open Subtitles | إذن جيمي لم يكذب |
Barney yalan söylememiş. | Open Subtitles | بارني) لم يكن يكذب) |
yalan söylememiş. | Open Subtitles | لم يكن يكذب |