Kimin gitmesi lazımsa gidecek. Her şeyi beraber yapacağız, tamam mı? | Open Subtitles | كل من يريد الذهاب سيذهب سنفعل كل شىء سويا ، حسنا؟ |
Ne yapacağız? Cesetler bizi yakalayana kadar burada durup çırpınacak mıyız? | Open Subtitles | ماذا سنفعل هل سننتظر لحين تحطم تلك الجثث هذا المكان ؟ |
Bay Vogelsang değerli bir casustu. Onun katilini bulmak için elimizden geleni yapacağız. | Open Subtitles | السيد فوجلسانج كان عنصراً فعالاً وثميناً لدينا سنفعل أي شيئ نستطيعه لإيجاد قاتلته |
Bu gece tarih yazdık, peki bundan sonra ne yapacağız? | Open Subtitles | الليلة كانت التاريخ، ماذا علينا أن نفعل حيال هذا الأمر؟ |
Önce ormandan başka bir örnek alıp tam bir karşılaştırma yapacağız. | Open Subtitles | سناخذ عينة اخرى من الغابة ونقارنها قبل ان نفعل اي شيء |
Tamam, iyi ki bu sorun çözüldü. Şimdi bu karmaşa ile ne yapacağız? | Open Subtitles | حسناً ، هذا حل هذه المشكلة لكن ماذا سنفعل بخصوص هذه الفوضي ؟ |
Bazı şeylere alışkın olduğunu biliyorum ama biz farklı birşey yapacağız. | Open Subtitles | أنا أعلم أنك متعودة على أمور كثيرة لكننا سنفعل شيئاً مختلفاً |
Eve dönemeyebiliriz, ama bu zaferi elde etmek için elimizden geleni yapacağız. | Open Subtitles | قد لا نعود إلى موطننا لكننا سنفعل ما بوسنعا لتحقيق ذلك النصر |
- onların da zevksiz hallerine alışacağız. - Bununla ne yapacağız? | Open Subtitles | نحصل نحن على إثنان بدون طَعم ماذا سنفعل حيال ذلك ؟ |
Eğer bu işi yapacaksak ki bu iş her neyse benim şartlarımla yapacağız. | Open Subtitles | إذا كنا سنفعل ذلك مهما يكن ذلك الامر نفعلها فقط بناء على شروطي |
Bu gerçek ama. Hey. Gerçekten ortaya çıkarsa ne yapacağız? | Open Subtitles | . لكن هذا صحيح ماذا سنفعل إذا ظهرت حقاً ؟ |
Henüz bilmiyoruz ama onları adalete teslim etmek için elimizden geleni yapacağız. | Open Subtitles | لا نعرف حتى الآن، ولكن سنفعل كلّ ما بوسعنا لتقديمهم إلى العدالة |
"Onları durdurmak için elimizden geleni yapacağız." "Dediğimi duydun mu?" | Open Subtitles | ننا سنفعل كل ما نستطيع فعله من أجل أن نوقفه |
Eğer yardım edebileceğimiz birşey olursa, Elimizden gelenin en iyisini yapacağız | Open Subtitles | إذا كان لديك أي شيء لمساعدتنا قلنا ماذا يجب أن نفعل |
Hastanız ısırılmışsa başka tabii. O zaman bilginin faydalı olabilir. Ne yapacağız? | Open Subtitles | إلا إن عض أحدهم مريضاً لك قد يساعدك وقتها، ماذا نفعل الآن؟ |
Ya dediğimi yapacağız, ya da oturup birinin buradan geçmesini bekleyeceğiz. | Open Subtitles | إما أن نفعل ذلك أو ننتظر شخص ما كى يمر بسيارته |
Bunu dalgıç elbiseleriyle yapacağız ki vücudunuzun doğal kaldırma kuvvetini alalım. | Open Subtitles | حسنا، نفعل هذا بواسطة الترس الدوار ذلك يعطي افضلية للطفو المحايدِ. |
Elimizden geleni yapacağız ama eve döneceğine dair söz veremeyiz. | Open Subtitles | سوف نفعل ما نستطيع لذلك لا يمكننا أن نعدك بشيء |
Bu kadar genel bir profille ne yapacağız? Henüz bitirmedik. | Open Subtitles | ما المفروض ان نفعله مع وصف بهذه الدرجة من العمومية؟ |
Şöyle yapacağız: Size Çarşamba günlerinizi, maaşınızın yüzde 10'u karşılığında geri satacağız. | TED | و سنفعلها هكذا، سنقوم ببيعك أيام الأربعاء مقابل 10 بالمئة من راتبك. |
Birkaç gün sonra, her ergene seçme fırsatı verilmesi gereken 2 şeyi yapacağız. | Open Subtitles | يومان ، وسوف نقوم بالشيئين كل مراهق يجب أن يكون له الفرصة ليفعل |
Fakat, bunu mu yapacağız, yoksa doğanın kendi doğal akışını sürdürmesine izin mi vereceğiz? | TED | لكن هل ستفعل ذلك، أم أننا سنترك الطبيعة تأخذ مجراها؟ |
Yeniden birlikte çalışacağız. En iyi filmimizi yapacağız. | Open Subtitles | سنعمل معا مرة أخرى، سنصور أعظم أفلامنا .. |
Yani içecek mi vereceğiz yoksa kağıt işi mi yapacağız? | Open Subtitles | اعني اننا سوف نخدم الاشرفه .. او نعمل في الورق |
Amidou'nun Köln'de olmadığının farkına varınca ne yapacağız? | Open Subtitles | ماذا علينا فعله عندما تعرف أنه غير موجود بكولونيا؟ |
Evet, manzaramızı kendimiz yapmaya karar verdik. Yarın da bir göl yapacağız. | Open Subtitles | أجل لقد قررنا بناء إطلالة خاصة بنا و غداًَ سنصنع بحيرة |
Gerçekten en iyi şey olurdu. Tamam, bunu yapacağız. Güle güle. | Open Subtitles | هذا سيكون حقاً شيئاً جيداً حسناً ، سأفعل ذالك ، وداعاً |
Kısa bir süre sonra, beraber kaçırdığımız her şeyi yapacağız... | Open Subtitles | فقط لمدة أطول قليلآ, وكل الأشياء التى لم نفعلها معآ |
Kadın öğretmen: Çok fazla ölçme yapacağız çünkü bazı sıvıları ölçmemiz gerekecek, ki bunu geçen dönem yapmıştık. | TED | المُدرسة: سنجري العديد من عمليات القياس، لأننا سنعاير بعض السوائل كما فعلنا في الفصل الدراسي السابق. |
Bakalım ikisiyle neler yapacağız. Oynamaya devam et. | Open Subtitles | لنرى ما الذى ستفعله اثنتان منها استمر فى اللعب |
5. sınıf seçimlerinde Matthew Greenberg'e yaptığımızın aynısını Brick'e yapacağız. | Open Subtitles | ؟ ستفعلين لبيرك ما فعلته لماثيو غرينبرغ في الصف الخامس |