Ama ne biz bunu yapmalarını isteriz, ne de bu, onların çıkarına olur. | TED | و لكننا بالتأكيد لن نريدهم أن يفعلوا هذا، و ليست ايضًا من مصالحهم الكبرى. |
İnsanlara pahalı olanı yapmalarını söylemek mümkün değil, evlerine gittiklerinde yapmaları gerekeni gerçekleştiremezler. | TED | ليس من الممكن أن تقول لهم أن يفعلوا ما هو غال و يذهبوا للبيت ولا يستطيعون القيام به |
Siz çalışanlarınızın ne istiyorsanız onu yapmalarını dilersiniz, ve eğer ki bunu bitirmişlerse, daha fazlasını da yapabilirler. | TED | موظفيك تريد أن تفعل ما كنت أطلب منهم أن يفعلوا ، و ان أكملوه تطلبون منهم عمل المزيد |
Bir istisna yapmalarını iste. Birinci sınıfları oynatmamıza izin versinler. | Open Subtitles | اطلب منهم أن يقوموا باستثناء يتيح لنا اشراك طلاب مستجدين |
Ödüllendirilmeleri gerekiyor, Yüzbaşı. Yoksa, neden yapmalarını istediğimiz şeyleri yapsınlar ki? | Open Subtitles | يجب أن يكافئوا كابتن و كيف سيفعلون مانريدهم أن يفعلوه ؟ |
Kimse bunu yapmalarını söylemiyor. Kendileri istiyor. Sizi seviyorlar. | Open Subtitles | لا أحد يقول يجب عليهم أن يفعلوا ذلك فهم يفعلون ذلك لأنهم يحبونكم و يرغبون فى هذا الفعل |
Başka şey yapmalarını istemiyorlar. | Open Subtitles | و معظم الأوربيون لا يريدونهم أن يفعلوا شيئا اّخر |
Eğer onlara birşey yapmalarını söylersem yaparlar. Kimse seni dışarı atmayacak. | Open Subtitles | عندما أخبرهم أن يفعلوا شيئاً , فهم ينفّذون لا أحد سيقبض عليك |
Düşüp ölmek dışında başka hiçbir şey yapmalarını istemiyorum! | Open Subtitles | لا أريدهم أن يفعلوا أي شيء سوى أن يبتعدوا |
İstediğim her şeyi yapmalarını yada söylemelerini sağlayabilirdim. | Open Subtitles | يمكنني أن أجعلهم أن يفعلوا أيّ شيء أو أطلب أيّا كان أريده. |
Ne yapmalarını istiyorsun,sokakta mı yapsınlar? | Open Subtitles | وماذا تريدهم أن يفعلوا ؟ أن يقيموا الحفلة في الشارع ؟ |
Gelecek kuşaklar için ben de mektup yazdım, ve ailem ile çalışanlara da aynısını yapmalarını istedim. | Open Subtitles | لقد كتبت رسالة الى الأجيال القادمة واطلب من عائلتي والعاملين على ان يفعلوا نفس الشيء |
İnsanlara işleri yapmalarını söylersin ve yapmak zorundadırlar. | Open Subtitles | أنت تطلب من العاملين أن يفعلوا الأشياء وهم يجب أن ينفذوا ما طلبت, |
Bütün asillerin ve şövalyelerinde aynısını yapmalarını emretti. | Open Subtitles | يأمر كل النبلاء و الفرسان أن يفعلوا مثله |
Belki aynısını bize yapmalarını istemeliyiz. | Open Subtitles | ربما يجدر بنا أن نطلب منهم أن يفعلوا المثل لنا |
Onlardan böyle yapmalarını istiyorum diye yapacakları anlamına gelmez. | Open Subtitles | لن يفعلوا هذا لمجرد أنّى طلبت منهم ذلك سيحتاجون للشرح |
Araştırmacılar onlardan hasattan önce ve sonra bir IQ testi yapmalarını istedi. | TED | طلب منهم الباحثون أن يقوموا باختبار ذكاء قبل وبعد الحصاد. |
Onlardan birlikte bir proje yapmalarını istedim, ülkelerinde karikatürlerin karşılaştığı sorunları ele almalarını istedim. | TED | و طلبت منهم أن يقوموا معاً بمشروع، يتعرض للقضايا التي تؤثر على بلادهم في شكل كاريكاتير نعم، كاريكاتير. |
Onların bunu yapmalarını sağlamak için, davadaki bütün görüşleri yok etmeliyiz. | Open Subtitles | لكي نجعلهم يقوموا بذلك، يجب علينا أن نُزيل كل سمة متعلقة بالقضية من خلال الطعن بالحالة الطبية و بِشهودهم |
Her ne yapmalarını istiyorsam onu yapacaklar mesela... | Open Subtitles | وأجعلهم يفعلون أي شيء أصفهُ لهم بأن يفعلوه على سبيل المثال... |
Burada ve internetten bizi dinleyen insanların bu konuda ne yapmalarını istersin? | TED | وماذا يمكن ان يفعل المستمعين هنا وعلي الانترنت -- وماذا تريدي منهم ان يفعلو ؟ |
Çünkü, onları deneyleri için seçmeye geldiğinde onunla iş birliği yapmalarını istiyordu. | Open Subtitles | لأنه أرادهم أن يتعاونوا عندما جاء لإختيارهم لتجاربه |
Ortaokulda eğitmenlik yaptığım zamanlarda öğrencilerimizden standart malzemelerden bir robot yapmalarını istedik. | TED | عندما كنت أعلمُ في المدرسة المتوسطة، طلبنا من الطلاب بناء إنسان آلي من مجموعة تقنية عادية. |