Sonra yapmanız gereken şey bunun ekran resmini çekmek. Sonra tabi ki, CAPTCHA dolduruyorsunuz | TED | إذن ما عليك القيام به هو أن تأخذ لقطة لشاشتك ثم بالطبع تقوم بملأ الكابتشا |
Tek yapmanız gereken şey günde üç defa bir tepsi hazırlayıp onun odasındaki masanın üzerine bırakıvermek. | Open Subtitles | و كل ما عليك القيام به هو إعداد صينية عشاء ثلاث مرات فى اليوم وتركهاعلىالمنضدةفىغرفةالجلوس لديها. |
Tek yapmanız gereken şey kapıyı açıp içeri girmesine izin vermek. | Open Subtitles | وكل ما عليكم فعله هو السماح له بالدخول إلى قلوبكم. |
- Kesinlikle. - Sizin yapmanız gereken şey ise- | Open Subtitles | هذا صحيح - ستجدون أن ما عليكم فعله هو - |
eğer bilmek istiyorsanız, ki böylece kavrayış döngüsünü tamamlayabiliriz, tüm yapmanız gereken şey bu paragrafları okumak. | TED | و اذا ما اردت المعلومات حتى ننهي دورة الفهم هذه كل ما عليك فعله هو قراءة هذه الفقرات. |
yapmanız gereken şey kadını cenaze eviyle ilişkilendirmek. | Open Subtitles | لذا كل ما عليك فعله هو الربط بين الأرملة و منزل الجنازة |
Pekâlâ. yapmanız gereken şey, gidebildiğiniz kadar uzağa gitmek. | Open Subtitles | حسناً ما عليك القيام به هو الوصول الى نهاية بعيدة |
Vücut dili ile, yapmanız gereken şey şu. | TED | بلغة الجسد، هنا ما عليك القيام به. |
yapmanız gereken şey onun hakkında konuşmak. | Open Subtitles | كل ما عليك القيام به هو الحديث عنها. |
(Islıklar) Kaydedilmiş ses: İşte yapmanız gereken şey: | TED | (صفير) مسجل صوت : وإليك ما عليك القيام به. |
yapmanız gereken şey, kasetleri çok dikkatli bir şekilde incelemek. | Open Subtitles | كل ما عليك فعله هو النظر بتمعن على الشرائط |
yapmanız gereken şey acil servis girişini kullanıp Bailey Ward'u sormak. | Open Subtitles | ما عليك فعله هو استعمال مدخل المستعجلات |
- Belki yapmanız gereken şey tükenmektir. | Open Subtitles | ربما ما عليك فعله هو فقط الركض خارجاً |
Halk içeri giriyor ve ilk yapmanız gereken şey laboratuvar önlükleri giymek. | TED | يأتي الجمهور، وأول شيء عليك القيام به هو لبس معطف المختبر. |