"yapman gerektiğini" - Traduction Turc en Arabe

    • عليك فعله
        
    • عليكِ فعله
        
    • عليك القيام به
        
    • عليكَ فعله
        
    • يجب أن تفعله
        
    • يجب القيام به
        
    • يجب فعله
        
    • يجب أن تفعل
        
    • عليك أن تفعل
        
    • عليك عمله
        
    • من المفترض أن تفعل
        
    • يجب ان تفعل
        
    • يجب أن تفعليه
        
    • عليك ان تفعل
        
    • عليكِ القيام
        
    Şimdi neden acı duyduğumu ve ne yapman gerektiğini söyleyeceğim. Open Subtitles الآن سأخبرك عن سبب حزنى و ما يجب عليك فعله
    İçindeki o şeyden kurtulmak için ne yapman gerektiğini anlıyor musun? Open Subtitles تفهم ما يجب عليك فعله للتخلص من ذلك الشيء الذي بداخلك؟
    Neyi farklı yapabileceğini, yapacağını ya da yapman gerektiğini düşünme. Open Subtitles ماذا كان أو وَجَب أو افترض عليك فعله بطريقة أخرى
    Tanrı'nın dostu olmak istediğini biliyorum. Bunun için ne yapman gerektiğini biliyorsun. Open Subtitles أعلم أنكِ تريدين أن تكوني صديقة لله تعلمين مالذي عليكِ فعله بالمقابل
    Tüm hayatın boyunca sana ne yapman gerektiğini söyleyen ben değil miydim? Open Subtitles ألم أخبرك بما يجب عليك القيام به طوال حياتك؟
    Ne yapman gerektiğini bana sorduğun bir zaman vardı. Open Subtitles كان هنالكَ وقتُ تأتي فيه لتسألني عمّا عليكَ فعله
    Kimsenin sana ne yapman gerektiğini söylemesini istemiyorsun. Open Subtitles أنت لاتريد أي شخص أن يقول لك ما يجب أن تفعله
    Bir gitaristin çalmasını kesmek için ne yapman gerektiğini biliyor musun? Open Subtitles هل تعلم ما الذي عليك فعله لتوقف عازف الجيتار عن العزف؟
    Teknik olarak, benim yetki alanımdasın ve ne yapman gerektiğini biliyorsun. Open Subtitles بشكلٍ فنّي، إنّك داخل نطاق سُلطتي، وإنّك تعرف ما عليك فعله.
    Bazı insanlar, iyi niyet kisvesi altında aşağılayarak sana ne yapman gerektiğini söylerler. Open Subtitles يظن بعض الناس أن من حقهم أن يملوا عليك مايجب عليك فعله إزدراء مع حسن نية
    Ne yapman gerektiğini kendin bulacaksın. Open Subtitles أن رأيي لا يشكل فرقًا. سوف تفعل ما الذي تظن عليك فعله.
    Eğer yüzlerini gösterirlerse, ne yapman gerektiğini biliyorsun. Open Subtitles إن أظهروا وجوههم, تعلم ما الذى يتوجب عليك فعله
    Eğer borcunu ödemek istiyorsan, ne yapman gerektiğini söyleyeyim. Open Subtitles و في حال أردت تسديد جزء من هذا الدّين أتعلم ما يتوجّب عليك فعله ؟
    İkinizi de huzura erdirmek için ne yapman gerektiğini biliyorsun. Open Subtitles أنت تعلم ما يجب عليك فعله لتحصلا أنتما الإثنان على بعض الطمأنينة
    Aşkımızın önündeki asıl engeli biliyorsun, ne yapman gerektiğini de. Open Subtitles أنت تعلمين من يشكل خطرا حقيقيا على حبنا. و تعلمين ما يجب عليك فعله.
    Bence sen sadece büyüklerin, sana ne yapman gerektiğini söylemesinden bıktın. Open Subtitles أعتقد أنّكِ سئمتِ فحسب من إخبار والدكِ لكِ بما عليكِ فعله
    Kendi güvenliğin için ne yapman gerektiğini biliyorsun. Open Subtitles أنتِ تعلمين ما عليكِ فعله من أجل حمايتكِ الشخصية
    Takada-san, şu andan itibaren ne yapman gerektiğini biliyorsun, değil mi? Open Subtitles تاكادا-سان ، أنت تعلمين ما عليك القيام به من الآن ، أليس كذلك؟
    Bunu yapman gerektiğini, böyle biri olduğunu düşündüğünü biliyorum ama-- Open Subtitles أعي بأنّ هذا أمر تشعر بأنّ عليكَ فعله وأنّ هذه طبيعتكَ، ولكن...
    Herhangi birinin çıkıp da ne yapman gerektiğini söylemesini istemiyorsun. Open Subtitles أنت لاتريد أي شخص أن يقول لك ما يجب أن تفعله
    - Burada duracaksın, sana ne yapman gerektiğini söyleyecekler. Open Subtitles البقاء هنا. انا اقول لكم ما يجب القيام به.
    Sen benim paranın rengini sevdiğimi biliyorsun ne yapman gerektiğini söylemem mi gerekiyor? Open Subtitles تعرف انني أحب لون المال .. اتريدني ان اخبرك مالذي يجب فعله ؟
    Harry, yapman gereken şeyi yapman gerektiğini biliyorum. Open Subtitles هاري ، أعرف أنك يجب أن تفعل ما يجب عليك فعله
    Fakat sonunda, kim olduğunu ve ne yapman gerektiğini açıkça göreceksin. Open Subtitles ولكن في النهاية , سيتضح لك لمن ولماذا وماذا ينبغي عليك أن تفعل
    Evlat, sana hiç ilişkinde ne yapman gerektiğini söyledim mi? Open Subtitles ابني، أسبق وأن أخبرتك ما الذي عليك عمله بشأن علاقتك؟
    Böyle bir durumda ne yapman gerektiğini bilirsin. Open Subtitles حسنا، في هذه الحالة كنت أعرف ما كنت من المفترض أن تفعل.
    Şimdi ne yapman gerektiğini biliyorsun, değil mi? Open Subtitles انت تعلم ماذا يجب ان تفعل الان اليس كذالك؟
    Bir daha ne yapman gerektiğini söylediğimde korkmana engel olur. Teğmen, düğmeni ilikle. Open Subtitles سيمنعكِ أن تصبحى خائفة فى المرة القادمة , وسيخبرك بما يجب أن تفعليه
    Şahsen ben ne istersen onu yapman gerektiğini düşünüyorum. Open Subtitles أنا شخصيا.. اعتقد بانه يجب عليك ان تفعل ما يطيب لك.
    Kendini kurtarabilmek için neler yapman gerektiğini biliyorsun. Open Subtitles أنت تعرفين ما عليكِ القيام به لاستعادتها تأتين هنا في الوقت المحدد،

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus