Kızgınken her zaman yaptığım şeyi yaptım. Tweet attım. | TED | لذا فعلت ما أفعله عادةً عندما أكون غاضبة: نشرت تغريدة على تويتر. |
Belkide hayatımın bu noktasında genelde yaptığım şeyi yapıyorumdur. | Open Subtitles | ربما أنا أفعل ما أفعله عادة فيهذاالوقتمنحياتي. |
yaptığım şeyi unutmak ve yeniden uyuyabilmek için biraz zamana ihtiyacım var. | Open Subtitles | لذا سيلزمني بضعة من الوقت لنسيان ما فعلته عندها يمكنني النوم ثانيةً |
Ama senin için yaptığım şeyi başka biri için yapmazdım. | Open Subtitles | ولكن ما فعلته لأجلك ما كنتُ لأفعله لأي أحدٍ آخر |
Açıklayıcı olması açısından, Morland İnterpol'de hiç kimse yaptığım şeyi bilmiyor. | Open Subtitles | فقط لأكون واضحاً لا أحد هنا في الإنتربول يعرف ما فعلت |
Bu gibi durumlarda her zaman yaptığım şeyi yapmaya- | Open Subtitles | لأفعل ما أفعله دائماً في مثل هذه المواقف |
yaptığım şeyi seyretmelerini istemem, ama seni görmeleri gerek. | Open Subtitles | إنني لم أرغب بأن يشاهدوا ما أفعله ولكنهم يجب أن يشاهدونكِ |
Bundan emin olmak için biri bu can sıkıcı kitabın bir kopyasını aradığında, her zaman yaptığım şeyi yapacağım. | Open Subtitles | لأتأكد من ذلك , فانني سأفعل ما أفعله دائماً ـ ـ ـ عندما يجد شخص ما نسخة من هذا الكتاب الممل |
Umarım yaptığım şeyi iyi bir nedenden dolayı yaptığıma inanırsın. | Open Subtitles | أتمنى لو وثقتي بأن لدي سبب وجيه، لفعل ما فعلته |
Yazdım, çünkü yaptığım şeyi neden yaptığımı, onun yaptığı şeyi neden yaptığını, etrafımızdakilerin yaptıkları şeyleri neden yaptıklarını bilmek istedim. | TED | كتبته لأنني اردت ان اعرف لماذا فعلت ما فعلته ولماذا هو فعل ما فعله ولماذا كل من حولنا فعلوا ما فعلوه |
Bu gece, gece yarısı olduğunda, Şampiyon Şehre de en büyük süper kahramana yaptığım şeyi yapacağım. | Open Subtitles | منتصف الليلة سأفعل بمدينة البطولة ما فعلته بأعظم أبطالها |
Eğer yaptığım şeyi düşünecek olsaydım, derinden düşünseydim, geceler boyu uyumasaydım, onun canını alırken, yüzündeki ifadeyi gözümde canlandırmaya çalışsaydım.. | Open Subtitles | .. إنت كنت سأفكّر بشأن ما فعلت .. أفكّر بذلك حقيقة .. وأستيقظ طوال ليالي |
Hayatın Aaron olmadan daha güvenli ancak çok uzun beklersen yaptığım şeyi geri çeviremem ve Elena asla kurtulamaz. | Open Subtitles | حياتك هو أكثر أمنا بدون هارون ولكن إذا كنت تنتظر طويلا، أنا لا تحصل على عكس ما فعلت |
yaptığım şeyi, doğru olduğu için yaptığımı anlamalısın. | Open Subtitles | انظر، أحتاجك لتفهم أني فعلت ما فعلت لأنه كان صحيحًا |
"yaptığım şeyi sevmiyorum, ama henüz bırakamam. | Open Subtitles | أنا لا أحب ما أفعل ولكن لا أستطيع الرحيل بعد |
En iyi yaptığım şeyi yapmak için ikinci bir şans yakaladım. | Open Subtitles | اذا هاقد اتيحت لي فرصة ثانية لأقوم بما أنا ماهر به |
Muhtemelen daha kalkmamışsın, yani yaptığım şeyi daha görmedin. | Open Subtitles | أنتَ مازلت نائما على الأرجح لذا لم ترى ما فعلتُه |
Evet, genelde yaptığım şeyi yaptım. | Open Subtitles | نعم, حسنا ً,أنا أقوم بما أقوم به عادة ً. |
İçeri girmeyeceğim. Bana onları buraya getirmek için yaptığım şeyi hatırlatacak. | Open Subtitles | لن أدخل لأن هذا سيذكرني بما فعلت لأحضرهم هنا |
yaptığım şeyi kabul etmenin yolu, bunu tek başına yapman. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لتصدق ما أقوم به هو أن تقوم به بنفسك |
Doğru. Benim yaptığım şeyi yapma. Bu benim hayatım, senin değil. | Open Subtitles | لا تفعل ما افعله انها حياتي و ليست حياتك |
İnsanlar yaptığım şeyi hiçbir zaman öğrenmeyebilir ama ben biliyorum. | Open Subtitles | قد لا يدرك الناس ابدا ما قمت به ولكني اعرف |
yaptığım şeyi yaparken bundan hastalık derecesinde keyif alırdım. | Open Subtitles | عندما كنت أفعل ما كنت أفعله سابقاً استمتعت به في نوع من المرض |
Bugünlerde ise yaptığım şeyi sırf bir iş olarak görüyorum. | Open Subtitles | حالياً، ما أقوم بهِ* *هو أنني أفكر في الأمر كعمل |
yaptığım şeyi düşününce bunu hayal etmek zor, farkındayım. | Open Subtitles | أعي صعوبة تصوّر ذلك اعتبارًا بما فعلتُه. |