| Yardıma ihtiyacın var. Aşk hayatın dibe vurmuş durumda. | Open Subtitles | تحتاج إلى مساعدة حياة حبّك في خطر، يا رفيق |
| Sen, senin de Yardıma ihtiyacın var. Biliyorsun bunu değil mi? | Open Subtitles | و أنت ، أنت تحتاج لمساعدة خاصة أنت تعرف ذلك ، أليس كذلك؟ |
| Ama sana karşı çok acımasızca davranacağım baba. Bence daha genç nüfusa ulaşman için Yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | أظن أنك تحتاج مساعدة في الوصول إلى جمهور شاب |
| Yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | أنت بحاجة للمساعدة أريد أن أكون إلى جانبك، حسناً |
| - Yok, hoş bir şey yapmışsın ama barda Yardıma ihtiyacın var mı da? | Open Subtitles | أنه شيء جميل لفعله. أعني، هل تريد مساعدة في الحانة؟ |
| Yardıma ihtiyacın var, henüz çok ilerlemeden yardım almalısın. | Open Subtitles | تحتاج إلى المساعدة قبل أن تسوء حالتك، تحتاج إلى المساعدة |
| Amuda kalkarken biraz Yardıma ihtiyacın var, ama köprü kurarken çok iyisin. | Open Subtitles | تحتاجين مساعدة في الوقوف على يديكِ لكن الأنحناء لا باس به |
| Görünüşe göre, Yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | يبدوا إنك تحتاج بعض المساعدة. |
| Ve Yardıma ihtiyacın var, Biliyorsun | Open Subtitles | وأنت تحتاج إلى مساعدة وأنت تعرف أين تجدها |
| Kumkuatı paketlemek için Yardıma ihtiyacın var mı? | Open Subtitles | هل تحتاج إلى مساعدة في تغليف هذه البرحية ؟ |
| Yardıma ihtiyacın var, buradaki pilici elinde tutmak için biraz para kazanmaya ihtiyacın olacak. | Open Subtitles | تحتاج إلى مساعدة جيدة، وستحتاج إلى بعض المال لتبقى مع النساء الجميلات هنا |
| * Beraber hareket edelim mi? Yardıma ihtiyacın var mı? * | Open Subtitles | ** أستطيع التحرك معك ** ** هل تحتاج لمساعدة ** |
| Hastasın sen, dostum. Yardıma ihtiyacın var. Biliyor musun? | Open Subtitles | أنت رجل مريض تحتاج لمساعدة , أتعرف ذلك؟ |
| Yardıma ihtiyacın var! Kanıyorsun! | Open Subtitles | انت تحتاج مساعدة , انت تفقد دماء |
| Durumun iyi değil Yılan. Yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | انت لست بخير يا سنيك تحتاج مساعدة |
| - Yardıma ihtiyacın var mı? | Open Subtitles | هل أنت بحاجة للمساعدة ؟ أنت على مايرام ؟ |
| - Yardıma ihtiyacın var mı, Baba? | Open Subtitles | ـ هل تريد مساعدة يا أبي؟ ـ لا أنا بخير |
| Senin Yardıma ihtiyacın var, ahbap. Senin ciddi psikiyatrik Yardıma ihtiyacın var. John? | Open Subtitles | تحتاج إلى المساعدة أخي ، تحتاج إلى مساعدة نفسية جديه |
| Ben kendi şeytanlarımla savaştım ve senin Yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | لقد انتصرت علي العفاريت التي تخصني, أنت تحتاجين مساعدة. |
| Yardıma ihtiyacın var mı? | Open Subtitles | تحتاج بعض المساعدة ؟ |
| Yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | تحتاجين إلى مساعدة |
| Riley, Yardıma ihtiyacın var. Bunu seni tuzağa düşürmek için söylemiyorum. | Open Subtitles | رايلي , أنا أخبرك , أنت تحتاج للمساعدة أنا لا أقول ذلك لخداعك |
| Yardıma ihtiyacın var. Birilerini aramamız gerek. | Open Subtitles | أنتِ بحاجة للمساعدة نحتاج للإتصال بشخصًا ما |
| Seni tanıyorum. Bunu kabul etmeyeceğini biliyorum ama Yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | أعرفك , وأعلم أنكِ لن تقرين تحتاجين إلى المساعدة |
| - Evet. Hastasın. Yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | هل هناك شيء خاطئ هنا سوزان نعم أنت مريض و تَحتاجُ إلى مساعدةً |
| - O gerçek. - Senin Yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | ــ إنه حقيقي ــ أنت ِ بحاجه للمساعده ، فعلاً |
| - Yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | كنت بحاجة إلى مساعدة. |