Eğer yastığının altında bir bıçak saklarsan şeytanlar ve hayaletlerle ilgili kabuslar görmezsin. | Open Subtitles | إن احتفظتِ بسكين تحت وسادتك لن تري أى كوابيس عن الأشباح والأراوح الشريرة |
O kutuyu gece yastığının altına koy. | Open Subtitles | أتعتقد بأنك لو وضعت تلك العلبة الصغيرة تحت وسادتك في الليل ستأتي |
Belki yastığının altında birkaç tane el bombası olur. | Open Subtitles | ربما سوف تكون هناك قنبلتين يدويتين في وسادتك |
İIk dişini kaybettiği zaman yastığının altında parasını bulur ve alır. | Open Subtitles | خسرت أول الأسنان ، الحصول على باك ، وضعها تحت وسادة. |
Aşağıdaki bodrumda uyuyormuş yastığının altında bir tabancayla. | Open Subtitles | اذا لقد نام في الطابق السفلي في السرداب. مع مسدس اسفل وسادته. |
Görüyorsunuz, karımın huyu her sabah kalktığında geceliğini katlayıp, yastığının altına yerleştirmekti. | Open Subtitles | كانت من عادتها أن تطوي ثيابها في غرفة النوم كل صباح حين تستيقظ وتضعها تحت الوسادة |
Ben de onun yastığının altına silah bıraktım ve karşı koridorda kendime oda tuttum. | Open Subtitles | لذا دسست مسدسًا أسفل وسادتها وحصلت على غرفة في الطرف الآخر من الرواق |
Tatlım, o broşürleri yastığının altına bırakan devlet üniversitesi perisi değildi. | Open Subtitles | حبيبي , لم تكن جنية جامعة المجتمع التي تركت منشوراتها تحت وسادتك |
Dişini yastığının altına koyduğunda yanına bir de not yaz.. | Open Subtitles | اكتبِ رسالة وضعيها بجانب سنك عندما تضعيه اسفل وسادتك |
Ayrıca yastığının altına ufak bir şey koyuyorum. | Open Subtitles | والبحث، أنا ستعمل ترك حافة صغيرة تحت وسادتك. |
yastığının altına biraz lavanta koymayı deneyebilirsin. | Open Subtitles | ربّما تحاول وضع زهور الخزام أسفل وسادتك. |
Ve sabah uyandığında.. ...yastığının altında bir çanta nakit olacak. | Open Subtitles | وأنت تستيقظ في صباح غداً مع كيس ممتلئ بالمال تحت وسادتك. |
Tamam, bu gece onu yastığının altına koy. | Open Subtitles | حسنا .. ضعيه تحت وسادتك الليلة |
yastığının yanında ki havlu dedin. Arabamda neden bir havlu olsun ki? | Open Subtitles | لقد قلتِ المنشفة بجانب الوسادة لماذا سيوجد وسادة فى السيارة؟ |
Belki de haftasonuna kadar periler tarafından, bir çocuğun yastığının altına bırakılacak. | Open Subtitles | تعرف , بنهاية الاسبوع قد تنتهي تحت وسادة احد الاطفال من جنية الاسنان |
Hava kutusu ise hava yastığının onu boğacak kadar uzun süre şişik kalmasını sağladı. | Open Subtitles | ثم خزان الهواء يترك وسادة الهواء متضخمة بما يكفي لخنقه |
Bu arada hangi zavallı kadın yastığının atında silah olmadan uyuyamaz? | Open Subtitles | على أي حال , أي نوع من الجبناء ينام من دون وضع سلاح تحت وسادته ؟ |
Bugün o adam, yastığının altına sıkıştırılmış bu mektup gibi, tanımadığı insanların bunu öğrendiğinde yazdığı bir mektup yığınının üstünde güvenle uyuyor. | TED | حسنا، هو الآن بخير ينام مع كومة من الرسائل كتلك التي تم تخبئتها تحت وسادته والتي خُطت من قبل غرباء كانوا هنالك إلى جانبه |
yastığının altındaki tabancayı mı kastediyorsunuz? | Open Subtitles | هل تعنى المسدس الذى يحتفظ به تحت الوسادة ؟ |
Onu yastığının altına koyup da mı uyuyacaksın? | Open Subtitles | أنتِ لن تنامي والصورة تحت الوسادة , أليس كذلك؟ |
Tırnaklarımı yastığının üstünde bırakmış olabilirim. | Open Subtitles | قصاصات الأظافر على وسادتها للرمي .. ونسيتإنزال.. |
Matmazel Samoushenka burada meşgulken, odasına gidin ve yastığının altında ne bulursanız alın. | Open Subtitles | بينما الأنسة ساموشينكا موجودة هنا اذهب الى غرفتها, واحضر اى شئ ستجده تحت وسادتها |
Geceleri çadırına geldiğimde yastığının altına nane şekeri koyduğumu sanıyorlar. | Open Subtitles | يعتقدون أنني عندما أتسلل لخيمتكِ ليلاً لأضع نعناعاً على وسادتكِ |
Yani yastığının altında bir telefonla mı uyuyorsun? | Open Subtitles | اذا انت تنام واسفل مخدتك التليفون ؟ |