Teorisine inanırlık veren katiplerden birini kovmasıyla önemli görüşlerini aslında onun yazdığını destekliyor. | Open Subtitles | للنظريه القائله أن أحد الموظفين اللذين فصلهم هو الذي كتب معظم آراءه المهمه |
Çatıya çıktığımız zaman söz veriyorsun Kyle'a mesajları senin yazdığını söyleyeceksin. | Open Subtitles | عندما نصل للسطح كوني صادقة وإخبري كايل أنك من كتب الرسائل |
Senin ona oldukça tehdit edici bir mektup yazdığını söyledi. | Open Subtitles | وقالت على ما يبدو أنكِ كتبت لها رسالة تهديد جادة |
Bıraktığın mesajda babamla ilgili bir hikaye yazdığını söylemişsin. David McNeil. | Open Subtitles | فى بريدى الصوتى قلت بأنك كنت تكتب قصة حول والدى,ديفيد مكنيل؟ |
İmzanın altında ne yazdığını okur musunuz? | Open Subtitles | هـلّ تسمح بقراءة ما هوَ مكتوب تحت التوقيع؟ |
Neden kitaba bakmıyorsun? ne yazdığını hala hatırlıyorum. | Open Subtitles | لست بحاجة للنظر في الكتاب لا أزال أذكر ما كتبته |
Birkaç saat içinde Rambaldi'nin ne yazdığını kesin olarak öğreneceğiz. | Open Subtitles | سوف نعرف قريبا ما كتبه رمبالدى بالفعل,الحقيقه |
Ancak... bu durum sizin bunu kimin yazdığını bilmemenizi... haklı göstermez, değil mi? | Open Subtitles | ولكن هذا ليس بعذر أنك لا تعرف من كتبها , صحيح ؟ |
Kulübesinin üstüne o sloganları kimin yazdığını neden hiç sormadınız? | Open Subtitles | لماذا لم تطلب من كتب تلك العبارات على كوخه ؟ |
Ken Clawson bana Canuck mektubunu kendisinin yazdığını söyledi. | Open Subtitles | كين كلوسون أخبرني أنه هو من كتب خطاب كانوك |
O zaman, bu notu kimin yazdığını merak ediyorum. | Open Subtitles | حسناً، الآن أنا أتساءل: من كتب هذه الملاحظة. |
Katilin notu kendi kanıyla yazdığını tahmin ediyoruz. | Open Subtitles | لذا نخمّن أن القاتل قد كتب الملحوظة بدمه. |
Şüpheli Evraklar bölümü fidye mektubunu anne ya da babanın yazdığını düşünüyor. | Open Subtitles | قسم فحص المستندات المشكوك فيها, يعتقد أن أحد الوالدين كتب رسالة الفدية لأنه لا يوجد مقدار معين من المال |
- Eline yazmışsın. 10 yaşımdan beri bir kızın eline yazı yazdığını görmedim. | Open Subtitles | ما كنت قد كتبت في اليد لم أره منذ أن كان 10 عاما. |
Kendi postunu kurtarmak için barışın ardına gizleyip kanunları nasıl yazdığını anlıyormusun? | Open Subtitles | كيف كتبت القوانين كي ترسخ السلام في سبيل ان تضمن اختبائك ؟ |
Peki bu günlüğe oda arkadaşının neler yazdığını biliyor musun? | Open Subtitles | وهل تعرفين ماذا كتبت شريكتك بالسكن في هذه لمفكرة ؟ |
Sanırım, daima düzen ve kendine hakimiyetle ilgili yazdığını anlarsınız. | Open Subtitles | أعتقد أنك سترى أنها دائماً تكتب عن النظام وضبط النفس |
Spider, şiir yazdığını söyledi. Doğru mu? | Open Subtitles | إن العنكبوت قد أخبرنى أنك تكتب الشعر ، هل هذا صحيح ؟ |
Şeridin bu kesimine dikkatle bakarsanız, şunları yazdığını görürsünüz, | Open Subtitles | لو نظرت عن قرب لهذا القسم من الشريط سترى أنه مكتوب |
O duvara neler yazdığını Allah bilir! | Open Subtitles | والله وحده يعلم ماهو الذى كتبته على الحائط |
O da "Bunu kimin yazdığını bulmalıyım." diyecek. | Open Subtitles | سوف تكون متفافجئة و مذهولة وتريد ان تعرف من هو الشخص اللطيف الذي كتبه |
Mektubu bırakan her kim ise, size yüz yüze söyleyecek kadar cesareti olmadığı için bunu yazdığını belirtmiş. | Open Subtitles | كائنا من ترك الرسالة يقول انه كتبها فقط لأنه قلبه لم يطاوعه ليقول لك بفمه انها مزورة |
Eee Phoebe senin cingıl yazdığını söyledi. | Open Subtitles | . لذا فيبى تقول بأنك تكتبين اغانى الأعلانات |
Üzerlerinde ne yazdığını bile bilmiyorum. Umurumda değil. | Open Subtitles | لا أعلم ما المكتوب فيها انا حقاً لا اكترث لذلك |
Hayır, o benim sınıfım için yazdığını sanıyor çünkü çocuklar böyle düşünür. | Open Subtitles | لا, هي تظن انها كتبتها لصفي لأن هذه هي طريقة تفكير الاطفال |
Üzgünüm, slibe ne yazdığını okuyamıyorum. | Open Subtitles | آسف, لا استطيع ان أقرأ ما كتبتيه |
İpucu için misafir odasını ararken telefonun yanındaki deftere bir şeyler yazdığını fark ettim. | Open Subtitles | كنا نفتش منزل الضيوف عن أدلة؟ ورأيتُ أنك كتبتِ على حاسوب بجانب الهاتف |
Sen ya da çalışanlardan biri günlüğüne ne yazdığını gördü mü? | Open Subtitles | هل رأيت أنت أو أي من العمال الآخرين ما كان مكتوباً بيومياته |
Alman kod kitabında ne yazdığını söyledi. | Open Subtitles | وأخبرته عما كانت تكتبه في الكتاب الألماني |
Seyirciler filmleri birinin oturup yazdığını bilmiyor. | Open Subtitles | المشاهدون لا يعلمون أن هناك شخص يجلس لكتابة نص الفلم |