"yerime" - Traduction Turc en Arabe

• مكاني
• بدلاً
• بدلا
• نيابة
• مكانى
• عوضاً
• لأجلي
• بديل
• بدلًا
• نيابةً
• عوضا
• عوضًا
• استبدالي
• إستبدالي
• محلي

Eğer başıma kötü bir şey gelirse, sen, oğlum, yerime hükmedeceksin.
اذا حدث لى مكروه أنت يا ولدى ، سوف تكون مكاني

Kendini benim yerime koymaya çalışma ben de kendimi senin yerine koymaya çalışmayayım.
إذاً لا تحاول أن تضع نفسك مكاني ولن أحاول أن أضع نفسي مكانك

Evet ama bu sadece, benim yerime onun üstündeyken uyuyakalıyordu demek.
نعم , لكن ذلك يعني فقط أنه نام معها بدلاً مني

Benim yerime iki milyonu almasına izin veremezdim. Onu vurdum.
لم أسمح لها بأخذ المليوني دولار بدلاً مني فقمت بقتلها

Ne sizin korkularınızla yüzleşebilir, ne de hayallerinizin peşinden koşabilirim. Siz de aynını benim yerime yapamazsınız. Fakat birbirimizi destekleyebiliriz.
لا أستطيع مواجهة مخاوفك أو مطاردة أحلامك، وأنت لا تستطيع فعل هذا بدلا مني، لكن نستطيع أن ندعم بعضنا البعض.

Sizin itibarınızda birinin ödülü benim yerime kabul etmesi benim için şereftir.
سيشرفني بأن يقبل شخص بمكانتكِ الجائزة نيابة عني

Keşke altında olduğum baskıyı görebilmen için kendini benim yerime koyabilsen.
أتمنى لو تضعين نفسك في مكاني لتري الضغط الذي أعاني منه

Ben gittikten sonra yerime senin gibi birinin gececegini dusunmek isterim.
أود أن أفكر أن رجلا مثلك يأخد مكاني بعد أن أذهب.

Hazır kıyafetler iyidir hoştur ama gerçek bir terzi için benim yerime gelmelisin.
محلات البيع كلها حسنة وجيدة, لكن للأزياء الحقيقية, عليكِ أن تأتي إلى مكاني.

Kendini benim yerime koysana bir. Karımla her gece yattığımız yatakta o kadın, kimbilir kaç tuhaf adamla yattı?
دع نفسك مكاني كم عدد الرجال الذين نامو مع تلك الإمرأه بذلك الفراش الذي ننام فيه كل ليله ؟

En fazla iki gün içinde de, yerime başkası geçer.
لن يمر سوى يومين ليرسلوا رجل آخر ليحل مكاني

Ama, benim yerime oraya sen gidersen işe falan yaramayacak, tamam mı?
و لكن اذا ذهبت إلى هناك بدلاً مني لن ينجح الأمر، حسناً؟

Aslında seni seçmesini istemedin "benim yerime" seni seçmesini istedin.
لمْ تريدينه أن يختاركِ بل أردتِه أن يختاركِ بدلاً مني.

Kendi kavgalarımda benim yerime savaştığın mesajını verdiğin için de özür dileyecek misin?
وهل ستعتذرين ايضاً بإرسالك أنني احتاج لك لتساعديني في خوض منازلاتي بدلاً مني؟

Bu hafta sonu benim yerime SAT sınavına girme şansın var mı acaba?
هل هناك مجال أن تقدم إختبارات قبول الجامعة بدلاً عني نهاية هذا الأسبوع؟

Yani, beni öldürmek istediler ama benim yerime onu öldürdüler.
النقطه. . أنهم قصدوا قتلى أنا لكنهم نالوها بدلا منى

Eğer benim yerime siz giderseniz, bir budalalık yapmayacağını düşünmüştüm.
ظننت حقا أنكما لو ذهبتما بدلا عني فلن يكون سافلا

İşimi yapmak zorunda değilim, çünkü başka birisi benim yerime yapar.
لست بحاجة للقيام بعملي لأن غيري سيقوم به نيابة عني.

Henry onu benim yerime koydu, anlarsın ya, bu benim için çok zor oldu.
لقد وضعها فى مكانى , كما ترين وذلك كان صعباً علىّ جداً

Benim yerime sen gideceksin!
‏ لمَ لا تذهبي أنت إلى القصر عوضاً عنّي؟

- Benim yerime alışveriş yapacak bir adam için neler verirdim biliyor musunuz?
.. أتعرفين ما الذي قد أفعله .. حتى يكون لديّ رجل يتسوّق لأجلي

Siz, benim yerime uygun birini bulana dek görevlerimi yerine getirebilirim.
يمكنني القيام بواجباتي حتى يمكنك أن تعثر على بديل مناسب لي

Benim yerime gidip o köpeği seçmesine inanabiliyor musunuz? Bence bunu ben cevaplamayayım.
هل تصدقون أنها قامت باختياره بدلًا مني ? لا تدعني أجيب على هذا.

Affedersin, benim yerime şu adamla ilgilenebilir misin?
معذرةً، أيمكنكِ أن تعتني بهذا الشخص نيابةً عنّي ؟

Neden benim yerime onun ölmesi gerekiyordu?
لماذا كان يجب ان تموت فى المقام الاول عوضا عنى

Keşke benim sınavlarımda da birileri benim yerime girip geçse.
أتمنّى لو كان لديّ من يقوم بحضور امتحاناتي عوضًا عنّي. نعم.

Sanırım kadın, Eynollah'a beni kovmasını söyledi ve yerime iyi bir işçi önerdi.
اعتقدت أنها طلبت من عين الله أن يطردني وعرضت عليه استبدالي بعامل أفضل

yerime başkasını tutup uzun süre birçok kişiye yardım edebilirsin.
‫بهذا يمكنك إستبدالي ‫و مساعدة الكثير من الناس لفترة طويلة.

Ayrıca, Riley benim yerime diğerleriyle çıkıyor. Her şeyin kontrol altında olduğuna eminim.
رايلي يحل محلي الآن مع الآخرين أنا متأكدة من أنهم يسيطروا علي الوضع