"yetiştirmeye" - Traduction Turc en Arabe

    • تربية
        
    • بتربية
        
    • لتربية
        
    • زراعة
        
    • بزراعة
        
    • نربي
        
    • لتربيتك
        
    • تدربون
        
    • أربى
        
    Mutlu şekilde yaşayıp, çocuk yetiştirmeye devam ederler ve sonunda da ölürler. Open Subtitles انهم استمروا في العيش بسعادة و تربية الاطفال ,و بالنهاية الموت
    Demek istediğim bir çocuk olmaktan, bir çocuk yetiştirmeye geçtim. Open Subtitles أعني أنني انتقلت من كوني طفلة الى تربية طفل
    Daha güvenli, daha sağlıklı ve çocuklarımızı içerisinde yetiştirmeye değecek bir toplumumuz olurdu. TED سوف نحصل على مجتمع أكثر أماناً، أكثر صحة وجدير بتربية أبناءنا فيه.
    Bunlar gibi ikisini yanına alıp soygun yapmayı öğretmeye çalışmak, tıpkı çocuk yetiştirmeye benziyor. Open Subtitles سحقاً، الأمر أشبه بتربية طفلين حينما تقبل بزوجين مثلهما وتحاول تعليمهم السرقة ..
    Onlar tüm yaşamlarını bir bebek yetiştirmeye harcıyorlar ha, niye? Open Subtitles انهم يقضون كل وقتهم في محاولة لتربية أطفالهم, و مادا
    Ayrıca daha kısa zamanda daha fazla yiyecek yetiştirmeye ihtiyacımız var. TED سنحتاج أيضًا إلى زراعة المزيد من الغذاء في وقت أقل.
    O alanda daha önce gösterdiğim akasya ağaçlarından yetiştirmeye başladık. TED وفي تلك المنطقة بدأنا بزراعة بعض أشجار السنط التي رأيتم من قبل.
    Bu savaşta çocuk yetiştirmeye yer yok özellikle de bizim yaptığımızı, tamam mı? Open Subtitles هذه الحرب لا تتسع بأن نربي طفلاً خاصة مننا، مفهوم؟
    Benim gibi bir kadının hayatını birlikte geçireceği, çocuğunu yetiştirmeye yardım edecek, bu kez doğru kişi olacak birini istemesi çok mu tuhaf? Open Subtitles تريد شخصا لتقضي معه بقية حياتها شخص ليساعدها في تربية طفلها
    Kocam yahudiydi, çocukları da öyle yetiştirmeye karar verdik. Open Subtitles زوجي كان يهوديا , وهكذا اتفقنا على تربية أبائنا
    Tanrım, ben sadece seni doğru dürüst yetiştirmeye çalışıyordum. Sanki-- Open Subtitles يا آلهي , كنت أحاول تربيتكم تربية صحيحة أشعر كأنني...
    Bu kadın iki tane çocuk yetiştirmeye çalışıyor kocasıysa, huysuz tavırlarıyla kadını canından bezdirip mobilyalarını yontuyor. Open Subtitles تلك المرأة تحاول تربية طفلين و زوجها يضايقها باستمرار و يُشوِّه أثاث المنزل
    Anladığım kadarıyla siz sıkı birer Katolik değilsiniz ve çocuklarınızı da bu şekilde yetiştirmeye niyetiniz yok? Open Subtitles ما فهمته منكم انكم لستم على الكاثوليكية وليست لديكم نية على تربية اطفالكم بتلك الطريقة؟
    Hengdaohezi'deki bu çiftlik, Çin ecza pazarına kemik ve diğer vücut organlarını satmak amacıyla 1986'da kaplan yetiştirmeye başlamış. Open Subtitles في هينقداهازي بدأ بتربية النمور في 1986 لتجهيز العظام وأعضاء الجسم للطبّ الصيني.
    Şu an, gerçekten karımın benden daha zeki olduğunu düşünüyorum, özellikle iş çocuk yetiştirmeye geldiğinde. Open Subtitles زوجتى اذكى منى فيما يتعلق بتربية الاطفال
    Güvercin yetiştirmeye meraklı bir Alexa arıyoruz. Open Subtitles نبحث عن اليكسا التي تهتم فعلا بتربية الحمام
    İstemiyorsan, geleceği parlak bir çocuğu yetiştirmeye tahsilin uygun değil demektir. Open Subtitles لو لم تتمتعى بها, اذن فلت تكونى ملائمة لتربية طفل تشير خلفيته ونوعيته الى انه
    Muhtemelen, bir görüşmeyi tamamlamaya vaktim yoksa, çocuk yetiştirmeye nasıl olacak diye düşünüyorlardır. Open Subtitles هم ربّما يعتقدون، إذا ليس لديّ وقت كافي لإنهاء المقابلة، كيف سيكون لديّ وقت لتربية طفلين؟
    Bu çiftçi, örneğin, ıspanak yetiştirmeye 16.000£ yatırım yaptı, ama bir tek yaprağını bile toplayamadı çünkü ıspanaklarının içinde birazcık ot büyümüştü. TED هذا المُزارع، على سبيل المثال، استثمر 16.000 باوند في زراعة السبانخ، لم يحصد ورقة منها بسبب وجود القليل من العشب النابت بينها.
    10.000 yıl önce biz insanlar, besin değeri yüksek tohumlarını toplamak için pirinç yetiştirmeye başladık. Open Subtitles قبل 10 آلاف عام ، بدأنا نحن البشر بزراعة الأرز وذلك حتى نحصد بذوره ذات الغذاء الغنيّ
    Hepimiz farelerimizi elimizden geldiğince yetiştirmeye çalışıyoruz. Open Subtitles فجميعنا نربي فئراننا بأفضل ما يمكننا
    Seni en iyi şekilde yetiştirmeye çalıştık. Sen kötü bir insansın. Open Subtitles بذلنا قصاري جهدنا لتربيتك لكنك سيئ
    Hayır, çünkü terörist ve bombacı yetiştirmeye devam ediyorsunuz. Open Subtitles لا السبب الحقيقي هو أنكم تدربون الإرهابيين والإنتحاريين
    - ...ama en azından oğlumu yetiştirmeye çalışıyorum. - Ne demek istiyorsun? Open Subtitles - لكنى,على الأقل,أحاول أن أربى ابنى ماذا تعنين؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus