Gençken, herhangi bir genç gibi kaygılıydım. Ama, 17 yıldır bir Yo-yo gibi hayatımın bir içinde bir dışında olan bir anneye ve yüzü olmayan bir babaya sahip olmaktan dolayı kızgındım. | TED | الآن عندما كنت مراهقاً، كنت مرتاع مثل ماكان أي مراهق لكن بعد 17 سنة من وجود أم التي كانت تدخل وتخرج من حياتي مثل اليويو و أب كان بدون وجه، كنت غاضباً |
Bana bir tane Yo-yo numarası yaparak.... ...zengin olmuş birini göstersene! | Open Subtitles | ماذا؟ اذكر لي شخصاً واحداً، اغتنى من ممارسة ألعاب اليويو. |
Tanrı bilir ki yaşamının geri kalanını bir Yo-yo gibi bir ileri bir geri yolculuk yaparak geçiremezsin. | Open Subtitles | اللَّهُ يعلَمُ انك لا تَستطيعُ ان تقضي بقية حياتكَ رايح جاي مثل اليويو |
Bügün TED sahnesinde Yo-yo ile sizin karşınızdayım. | TED | و ها انا اليوم أقف على مسرح مؤتمر تيد و بيدي يويو |
Genç Yo-yo Ma'yı belki tanıyabilirsiniz ve çello veya hiperçello çalarken vücudunun izlenmesi. | TED | قد تتعرفون على يويو ما الشاب وهو يحرك جسده خلال العزف التشيللو أو الكمان الجهير. |
Dünyanın en iyi Yo-yo'sunu yapsan da diğer çocukların sahip olduğu pahalı hediyelerle yarışamaz. | Open Subtitles | حتى لو صنعت افضل لعبة يويو لا يمكن ان تقارن بكل الالعاب الغالية التي يملكها باقي الفتية |
Bunları yapmaya başladığımızda, niçin sadece muhteşem Yo-yo Ma ve ya Princes gibi sanatçılarla sınırlı kalmak yerine tüm insanlar için bu harika enstrümanları üretmeyelim ki diye düşündük. | TED | عندما بدأنا عمل ذلك ، بدأت أفكر لماذا لا يمكننا صنع أدوات رائعة لأي شخص أشخاص ليسوا يو يو ماس أو برينسس؟ |
Duygularımla bir Yo-yo gibi oynayamazsın. | Open Subtitles | ولا أستطيع أن أتركك تلعبى اليويو في قلبي؟ |
Aslında Yo-yo ile oynadığın zaman hiç kimseye karışmazsın | Open Subtitles | انها حقيقة لن تتصرف بغضب مع اي شخص عندما تكون معك لعبة اليويو |
Aslında, Yo-yo adama attığım zaman kırıldı. | Open Subtitles | في الحقيقة ، اليويو انكسر عندما رميته على الرجل |
Yo-yo'yu ya da tokat bileziğini almalıydım şimdi elimde sadece aptal şapka var. | Open Subtitles | كان يجب أن آخذ اليويو أو سوار الصفعة والآن كل ما أملك هو تلك القبعة الغبية |
Teddy de Yo-yo ile oynuyordu, ama ben üstünden geçtim. | Open Subtitles | تيدى كان يلعب لعبة اليويو ومع ذلك تخطيت ذلك |
Bence orada iki maymun Yo-yo oynuyor. | Open Subtitles | أعتقد حَصلتَ على قردين وa اليويو يَعْبثُ هناك. |
Yo-yo Ma'nın kuzeni, ufak "nepotis". | Open Subtitles | إبن عم ماس اليويو نيبوتيس صغير |
Yo-yo'nun ayağı regülatöre takıldı üç XT havaya uçtu. | Open Subtitles | يويو تعذر بتوصيلة كهربائية كان معه ثلاثة حواسيب |
Ajan Navarro ve Flynn ile beraber gidip Yo-yo'yu getirin. | Open Subtitles | اصطحب العملاء نافارو، وفلاين واذهب لاحضار يويو |
4 yıl sonra, 18 yaşımdayken, Dünya Yo-yo Yarışmasında sahnedeydim. | TED | ومن ثم و بعد أربع سنوات و تحديداً عندما بلغت 18 سنة وقفت على على خشبة مسرح "مسابقة يويو العالمية". |
Artistik performans kulvarında Dünya Yo-yo yarışmasını bir kez daha kazandım. | TED | و قد فزت كرة أخرى في "مسابقة يويو العالمية" في شعبة الأداء الفني. |
- Led Zeppelin dinlemiyorum. - Ben de Yo-yo Ma dinlemiyorum. | Open Subtitles | " لن أسمع أغاني " ليد زيبلا - " لن أسمع " يويو ما - |
Onun hediyesi ev yapımı bir Yo-yo ve kıymık dolu ellerdi. | Open Subtitles | كل ما حصل عليه كان يويو مصنوع يدويا |
Avam Kamarası Yo-yo takımı... | Open Subtitles | - دوره مجلس لوردات فريق يويو.. |
Minik Yo-yo. Onu alacak parayı nerden buldum sence ? | Open Subtitles | ماين يو يو هل تعلم من اين حصلت النقود كي احصل عليها ؟ |