"yumruklarını" - Traduction Turc en Arabe

• اللكمات
• الضربات
• قبضته
• لكماتك
• قبضاتهم
• قبضتك
• قبضتيك
• قبضتيه
• بقبضاتهم
• بقبضته
• إسحقه
• قبضات أيديهم

Ve Foreman idman arkadaşına atar gibi o müthiş yumruklarını atıyordu ve Ali gemi armasında sallanan adam gibi sallanıyordu.
'وكان فورمان رمي هذه اللكمات معجز تتأرجح 'وعلي وكأنه رجل في التزوير. '

Bir boksörün yumruklarını yiyormuş gibi kurşun yiyor.
يستطيع ان يتلقى الرصاص كما يتلقى الملاكم الضربات

Belli ki yumruklarını kullanmayı da seviyormuş.
صحيح, وكما يظهر يبدو أنه كان يحب استخدام قبضته.

yumruklarını biraz daha çekebilirdin ortak.
كان عليك أن تخفّف من لكماتك قليلا يا شريكي.

İnsanlar da canlandı; bağıranlar, çığlık atanlar, yumruklarını kaldıranlar, telefon ve kameralarıyla o anları kaydedenler.
الشعب، أيضا كان يصرخ، يصيح، يرفعون قبضاتهم وبلتقطون الصور لتلك الحظة على هواتفهم وكاميراتهم.

Harika yumruklarını sonsuza kadar saklayacak mısın?
هل ستترك قبضتك هكذا بدون ملاكمة مدي الحياة؟

Şimdi yumruklarını kaldır, göster kendini.
حسنا الان ارفع قبضتيك الى اعلى دعنى ارئ ما تستطيع فعله

Çocuk yumruklarını havaya, gördüğüm en çılgınca şekilde kaldırdı
ليرفع قبضتيه عاليًا في إشارة مذهلة للنصر، لم أرها من قبل.

Bazıları yumruklarını kana bulayıp Kitchen'ı güvende tutmaya çalışır.
بعض دموية بقبضاتهم يسعى للحفاظ على المطبخ آمنة.

Sokaklarda büyümüş, evleri soymuş, yumruklarını konuşturmuş.
نشأ في الشوارع، يسرق البيوت، يتحدث بقبضته.

Ardından indir yumruklarını. Vur ona! Hiç hoşuna gitmeyecektir.
وأطلق وابلاً من اللكمات إضربه، لن يروقه الأمر

Unutma, yumruklarını yüzüne bir saldırı olduğunda,..
تذكري , لتجنب الضربات اجلبي يدك هكذا

Ve George yumruklarını sallarken duyacağım şey şudur:
،و عندما أرى "جورج" يلقى الضربات :هذا ما الذى سأسمعه

Tatlı patates çocuk yumruklarını ağzına tıktı ta ki söyleyecek bir şeyi kalmayana kadar.
وأَقحم الصبي "حبة البطاطا" قبضته في فمه حتى لم يعد لديه ما يقوله.

Hiç bir erkek Octavia için hırslı yumruklarını dizginleyemezdi.
-و اى رجل لايمكن ان يوقف قبضته الطامعة من اجل اوكتافيا

Zayıf yumruklarını güçlendirme ya da başkalarının karısına ilanı aşk etme pratikleri mi yapıyorsun?
تتدرب على لكماتك الضعيفة تعلن عن حبك لزوجات الآخرين؟

yumruklarını ağızlarına sokup gürültülü sesler çıkartıyorlar korkunç sırıtışlarla gürültü yapıyorlardı.
كانوا يطلقون أصواتاً كأنهم يلتهمون بأفواههم يقومون بحشو قبضاتهم فى أفواههم و يطلقون أصواتاً تلتهم و كانت وجوههم عابسة بصورة مخيفة

Tabii bir bilim adamı olmak yerine senin ve senin gibilerin olduğunu kanıtladığımız bir hayvan gibi yumruklarını kaldırmana şaşmamalı.
بالطبع ، بدلاً من أن تكون رجل علم ترفع قبضتك كالحيوان الحيوان الذي نُثبت أن كل شعبكم منه

Biliyorum. yumruklarını kullanacak cesaretin yok ki.
أعلم ذلك، فأنت لا تمتلك الشجاعة لإستخدام قبضتيك.

Bir insan tehlike altındaysa yumruklarını sıkar.
عندما شخص يتوقّع خطرًا يُطبق قبضتيه.

Claude Allen ve Barry Lawrence yumruklarını kullanmış.
كلود ألين وتستخدم باري لورانس بقبضاتهم ...

Severide'ın yumruklarını kaldırıp üzerime gelmek yerine Rice'ı doğru düzgün izlemesi lazım.
ـ(سيفيرايد) عليه أن يراقب (رايس) بشدة بدلاَ من أن يأتي إلي بقبضته ليهاجمني

Karşı olanlar yumruklarını göstersin!
والذين ضد هذا القرار ! فليظهروا قبضات أيديهم