"zamanımızın çoğunu" - Traduction Turc en Arabe

    • معظم وقتنا
        
    • وقتنا في
        
    zamanımızın çoğunu bir şeyler kırarak kendimize yanıldığımızı ispatlamaya çalışarak harcadık. TED نقضي معظم وقتنا في تعطيل الأشياء وفي محاولة إثبات أننا مخطؤون.
    Bizler fakir insanlarız. zamanımızın çoğunu madenlerde geçirmeye zorlanıyoruz. Open Subtitles نحن شعبٌ فقير,نحن مرغمين على أن نقضي معظم وقتنا في المناجم
    Manastırda yaşayıp, zamanımızın çoğunu dua ederek geçirmemiz dramlara vakit bulmadığımız anlamına gelmez. Open Subtitles و فقط لأننا نعيش بدير و نقضي معظم وقتنا بالعبادة لا يعني أننا لا نجد الوقت للمشاكل
    (Alyssa) Pek değil. Um, aslında zamanımızın çoğunu Yunusları Araştırma Merkezinde geçiririz. Open Subtitles كلا, نمضي معظم وقتنا في مركز الابحاث مع الدلافين
    Şimdi, çocuklar... bildiğiniz gibi, daha çocuklukta bilime aşık oluyorlar, fakat biz bir şekilde zamanımızın çoğunu lise ve kolej döneminde çemberden atlayarak geçiriyoruz ve benzer şeyler yapıyoruz bu nedenle oturmak ve ne yapmak istediğimizi ve kim olmak istediğimizi yansıtmak yerine kendi öz geçmişimizi parlatabiliriz. TED عندما كنا أطفالًا، تعلمون، أحببنا العلوم كثيرًا في طفولتنا ومع ذلك فإننا نمضي معظم وقتنا في الثانوية والجامعة ونحن نقفز من مجال إلى آخر ونقوم بأشياء فقط لنضعها على سيرتنا الذاتية بدلًا من أن نجلس بهدوء ونفكر بما نريد عمله، وما نريد أن نكون عليه.
    World of Warcraft gibi online katılımcı çevresindeki problem, destansı bir zaferin eşiğinde olmanın çok tatmin edici olması nedeniyle, zamanımızın çoğunu oyun dünyasında geçirmeye karar vermemiz. TED الأن، المشكلة في البيئة الإفتراضية مثل ورلد أوف ووركرافت في أنها مرضية جداً أن تكون على وشك الفوز الأسطوري طوال الوقت، أننا نقرر إمضاء جميع وقتنا في هذه الألعاب.
    İş arkadaşlarım ve ben zamanımızın çoğunu materyalleri çok küçük ölçeklerde nasıl boyutlandıracağımız ve ışığın dalga boyundan daha küçük ışık-uzunluk ölçekleriyle yeni ve kullanışlı şeyler yapacağımız üzerinde düşünerek geçiriyoruz. TED أقضي أنا وزملائي الكثير من وقتنا في التفكير حول كيفية بناء مواد عند مقاييس أطوال صغيرة جدًا بحيث يمكن أن تقوم بأشياء جديدة ومفيدة باستخدام الضوء... مقاييس أطوال أصغر من الطول الموجي للضوء نفسه.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus