Tabi çok riskli olduğunu düşünüp beni desteğe boğdukları zamanlar dışında. | Open Subtitles | إلا عندما ترى السلطات أن المهمه محفوفة بالمخاطر بما فيه الكفاية |
O dansı yaptığı zamanlar dışında. | Open Subtitles | إلا عندما أدت هذه الرقصة |
Hector Gaither'ın piyona çaldığı zamanlar dışında radyo durgun olur. | Open Subtitles | المذياع عبارة عن تشويش إلا عندما يعزف (هيكتور جاثر) على البيانو. |
3 puan çizgisinin arkasında olduğun zamanlar dışında, değil mi? | Open Subtitles | عدا عندما تكون خلف خط النقاط الثلاث، صح؟ |
Kardeşim gizli görevde olduğu zamanlar dışında. | Open Subtitles | عدا عندما يكون في مهمة ما متخفياًً |
Beslendiği zamanlar dışında. | Open Subtitles | إلا عندما يتغذى. |