Çoğu şeyde olduğu gibi, sınıra ilk gelen adamlar... en çok zayiatı verenler oluyor. | Open Subtitles | كما هو الحال مع معظم الأمور، أول مخالف يحمل أكبر قدر من الخسائر |
Her zaman en çok zayiatı benim askerlerim verir. | Open Subtitles | دائما ما تتكبد فرقتي أكبر الخسائر |
Savaşın ilk üç ayında,en çok zayiatı karartma sebebiyle meydana gelen kazalarda vermiştik. | Open Subtitles | .... للأشهر الثلاثه الأولى من الحرب كانت معظم الخسائر... |
İlk tim muhtemelen en büyük zayiatı vereceğimiz yerdir. | Open Subtitles | الفريق الاول هو من سيتعرض لأشد الخسائر |
Binbaşı başarısız bir saldırı girişiminin sivil zayiatı oldu. | Open Subtitles | و القائدة كانت أضرار جانبية من محاولة الأغتيال الأولى الفاشلة. |
Bu silah sayesinde insan zayiatı sıfıra iniyor. | Open Subtitles | بهذا السلاح لن يكون هناك أضرار جانبية في الأرواح البشرية. |
Amerikan zayiatı öyle ağırdı ki Okinawa saldırısı bir noktada aniden durabilirdi. | Open Subtitles | كانت الخسائر الأمريكية فادحة لدرجة بدا معها أن غزو أوكيـنـاوا) قد لا يكتمل) |