"أتمنى ذلك" - Translation from Arabic to Turkish

    • Umarım
        
    • Öyle umuyorum
        
    • Çok isterim
        
    • - Keşke
        
    • İsterdim
        
    • Keşke olsaydı
        
    Umarım değildir, çünkü sizin için biraz üstü şekerli.. ...tatlı ayırdım. Open Subtitles لا أتمنى ذلك ، لأنني أحضرت لكم حلوى مع السكر أعلاه
    Umarım çünkü bir annenin silahlarından ayrı kalması beni mahveder. Open Subtitles أتمنى ذلك, لأنه يؤلمني أن أرى أماً منفصلة عن مسدساتها
    Tek satıcı sen kaldığından senin adına Umarım ki öyledir. Open Subtitles لأجلك أتمنى ذلك بما أنك الوحيد من ترك المتاجره بالمخدرات.
    Kara kalem! Şu modern zımbırtılardan değildir, Umarım. Open Subtitles رسومات ليس تلك المادة الحديثة ، أتمنى ذلك
    Sanırım iyi olacak. En azından Öyle umuyorum. Open Subtitles أعتقد بأنه سيكون بخير على الأقل أتمنى ذلك
    Tam olarak değil. Ama Umarım ki Hitler beni ziyarete gelmez. Open Subtitles ليس بالضبط , أنا أتمنى ذلك بالتأكيد لكن هتلر لا يقبل بدعوتي
    İyileşiyorsunuz da. Umarım öyledir. Ama neden, Doktor Bey? Open Subtitles أتمنى ذلك ، و لكن لماذا أيها الطبيب لماذا أتحسن ؟
    Umarım yakalayabilmişimdir, ama çok korktuğumu da itiraf etmeliyim. Open Subtitles أتمنى ذلك لكن يجب أن أعترف بأننى كنت خائفا جدا
    Umarım istemez. Open Subtitles لا أتمنى ذلك ، شخصان أمريكيان تم نسفهما إلى أشلاء
    Ama Umarım bu seni Crassus'dan intikam alma... yolundan saptırmaz. Open Subtitles أتمنى ذلك , على كل حال ذلك لن يحدو بك عن إنتقامك من كراسوس
    Adamınıza kefil olduğunuza göre ikinizin de iyiliği için Umarım bulur. Open Subtitles أتمنى ذلك من آجل مصلحتكما بما أنك ستضمن تابعك يا زميلى العزيز
    Umarım odur. Ona ihtiyacımız var. Yeşil eleman bu sefer oldukça güçlüydü. Open Subtitles أتمنى ذلك, نحتاجه بشدة المغامر الأخضر كان قوياً
    YEMEĞE GİDİYORUM DÖNECEĞİM Umarım öyledir. Open Subtitles ذهبت لتناول الغذاء وسأعود فى الواحدة ونصف أتمنى ذلك
    Umarım değildir çünkü taşaklarımın ne kadar ağrıdığını düşünüyorum. Open Subtitles لا أتمنى ذلك ، لأنى أفكر إلى أى مدى تآذيت خصيتيى
    Umarım öyle olur. Yani, her şeyden önce, çocuklar için buradayız, değil mi? Open Subtitles أتمنى ذلك أعني بالنهاية نحن هنا من أجل الأطفال
    - Senaryoyu da oraya koyun, olur mu? - Eğer mümkünse... Umarım ezberlemişsindir. Open Subtitles اتركي التص أيضاً تعرفين بأنني أتمنى ذلك ؟
    Umarım. Ama anlayın, eğer bu konuyu herhangi bir şekilde devam ettirirseniz, sizi Triad'dan atar, yerinize başka birini koyarım. Open Subtitles أتمنى ذلك , لكن لسوء الحظ إذا إستمريتم فى إفتعال مثل هذه التصرفات
    Umarım başarır, çünkü ev sahibi bizi koku yüzünden evden çıkartabilir. Open Subtitles أتمنى ذلك يا "ستانلى" لأن صاحب العقار يهدد بطردنا بسبب الرائحة
    Öyle umuyorum! Umarım bir sürü sırrımız olacak. Open Subtitles أتمنى ذلك أتمنى أن يكون لدينا الكثير من الأسرار
    Ben de Öyle umuyorum. Tekrar teşekkürler. Open Subtitles أتمنى ذلك أيضاً أشكرك شكراً جزيلاً
    Sana hizmet etmeye devam edeceksem, ki bunu Çok isterim, bu konuda benimle birlikte hareket etmen gerekiyor. Open Subtitles لو كنت سأواصل خدمتك, كما أتمنى ذلك بإخلاص, -فعليك أن تتقدم معي في ذلك -أو؟
    - Keşke öyle olsaydı. - Gerçekten. Kendim okudum. Open Subtitles أتمنى ذلك إن ذلك صحيح لقد قرأته سابقا
    Senin için daha güçlü bir erkek olabilmeyi isterdim. Gerçekten isterdim. Open Subtitles كنت أتمنى أن أكون رجلاً قوياً بالنسبة لكِ حقاً أتمنى ذلك
    Keşke olsaydı ama yok. Open Subtitles أتمنى ذلك , لكنه لا يوجد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more