"عمرك" - Translation from Arabic to Turkish

• yaşında
• yaşındasın sen
• yaşındayken
• hayatının
• yaşındasınız
• yaşındaydın
• Yaşın
• yaşına
• yaşlarında
• yaşını
• yaşındaki
• senin
• yaşlarındayken
• yaşlı
• hayatın

32 yaşında, "Foshan" makine fabrikasının satın alma bölümünde çalışıyorsunuz.
عمرك 32 أنت رئيس مصنع فوشان الخامس الوطني هل تفهم

Kendi yaşında bir kadınla yatmayı neden istiyor olabilirsin dostum?
لماذا تريد أن تعبث مع فتاه فى نفس عمرك ؟

12 yaşındasın, .. yada 5. Tam olarak kaç yaşındasın sen.
أنك في الـ12 من عمرك أو الـ 5 كم عمرك بالضبط؟

senin yaşındayken yaşlıların arkadaşın olduğunu düşünürsün, çünkü onlar da yaşlıdır.
في مثل عمرك نعتقد أن كبار السن أصدقاء لأنهم كبار السن

Sayfayı koparayım mı katlayıp, hayatının kalanında cüzdanında taşıyabilesin diye?
أن أغلفها , لتستطيع حملها في محفظتك لبقية عمرك ؟

Şimdi, efendim düşünün ki 10 yaşındasınız ve buza çıktığınızda ... bacaklarınızda pad ler yerine Enquirer dergisinin eski sayıları var.
تخيّل يا سيّدي أن عمرك 10 سنوات وأنت موجود على ذلك الجليد وأنت تلصق صحفاً قديمة بذقنك بدلًا من الوسائد الحامية

Bir defa oraya gitmiştik, hepimiz, sen belki 4 veya 5 yaşındaydın.
لقد ذهبنا كلنا هناك مرة عندما كان عمرك أربع أو خمس سنوات

Yaşın ve daha önce sabıka kaydın olmaması sebebiyle Narkotik suçlamaları kabul etmen karşılığında şartlı tahliye vermek istiyor.
الآن، بسبب عمرك والواقع أن ليس لديكِ سجل مسبق، المُدّعِي العامّ يرغب بأن يعطيكِ فترة إختبار بمقابل لإقرارك بالذنب.

11 yaşına gelene kadar okulunuza düzenli olarak devam ettiniz.
وحتي الحـادية عشرة من عمرك كنت تذهب إلي المدرسة بانتظام.

4 yaşında iken, yeşil keçeli kalemle her yerini karalamıştın.
لقد رسمتي عليها باللون الاخضر عندما كنت بالرابعة من عمرك

Kendi yaşında bir flörtün yanında bulunması hoş olabilir diye düşündüm.
ظننت أنه سيكون لطيفاً لو تعرفت على أمرأه في مثل عمرك

Cate, buradaki insanlar senin yarı yaşında. Evet, var sakıncası.
كايت كلهم هنا في نصف عمرك لا هذا ليس عادي

İçki yok, sigara yok. Kaç yaşındasın sen?
لا تشربين ، ولا تدخنين كم عمرك ؟

Tanrı sizi korusun, tatlım. Kaç yaşındasın sen?
بارك الله فيك يا عزيزتي، كم عمرك ؟

Benim senin yaşındayken olduğumdan çok daha güçIü bir oyuncusun.
انت لاعب شطرنج اقوى مني عندما كنت في مثل عمرك

10 ya da 11 yaşından beri programlama yaptığından bahsetmişsin, neredeyse hayatının yarısı.
لقد أردفت أنك تبرمج منذ كان عمرك 10 أو 11، نصف حياتك.

Medya tarihindeki en ünlü yönetmensiniz. Lakin 60 yaşındasınız.
أنت أشهر مخرج في تاريخ السينما ولكنك في السِتين من عمرك.

Çok sağlam bir küçük çocuktun. Yedi ya da sekiz yaşındaydın.
كنت ولداً صغيراً قوياً كان عمرك سبع أو ثمان سنوات تقريباً

Yani 9 yıl 4 ay Yaşın var ve sallanan sandalyeyi boşken sallamanın uğursuzluk getirdiğini hiç kimse sana söylemedi mi?
تقصد أن تقول أن عمرك تسع سنوات وأربع شهور ولم يخبركَ أحد أنه لمن سوء الطالع أن تهزّ كرسي هزاز وهو فارغ؟

Bugün senin doğum günün. 16 yaşına bastın. Biliyor muydun?
إنه يوم ميلادك أصبح عمرك 16، هل تعلم هذا ؟

Biliyor musun, babam bana bunlardan birini verdi ben sadece yaşlarında idi.
تعلمون، أعطى والدي لي واحد من هذه عندما كنت فقط عن عمرك.

Ne yaptığın beni ilgilendirmez Fran. 21 yaşını geçtin sen.
ليس من شأني ما تفعلينه عمرك أكثر من 21 سنة

senin yaşındaki çocuklara hep öyle derler. Bana da öyle demişlerdi.
الأطفال في مثل عمرك يتعرضون لذلك، حتى والدكِ تم خداعه ايضاً.

senin yaşlarındayken tatile çıkmıştım. Genç bir çobana kaçmıştım.
عندما كنت بمثل عمرك هربت مع ولد بالمزرعة

Ne zaman onun çılgın yaşlı bir evsiz olduğunun farkına vardın ?
كم كان عمرك عندما كنت ادرك انه مجرد مجنون العجوز بلا مأوى؟

hayatın boyunca kendini suçlu hissedeceksin ve utanacaksın, inan bana.
ولن يتبقى لك شئ الا الندم و العار لبقية عمرك