Sayın yargıç, adil olmaya çalıştığınızı fark ettim ve ben...ben o anın heyecanıyla söylenen sözler için Çok üzgünüm. | Open Subtitles | إننى أدرك أن سيادتك تحاول أن تكون عادلاً إننى آسف جداً على أى ملحوظات لقد كانت وليدة اللحظة الحارة |
Lütfen Tanrım, yaptıklarım için Çok üzgünüm. Bir daha hiç yapmayacağım. Söz veriyorum. | Open Subtitles | رجاءً، الله، آسف جداً على ما فعلت ، أنا لَنْ أَعْملَه ثانية، أَعِدُ |
Seni orada bıraktığım için Çok üzgünüm. Başka ne yapacağımı bilemedim, dostum. | Open Subtitles | آسف جداً لأنني تركتك لم أعرف ماذا أفعل غير ذلك يا صاح |
Çok özür dilerim tatlım, bu kadar sorun yapacağını bilseydim çocuk yapmazdım. | Open Subtitles | أنا آسف جداً يا عزيزتي إن كانت تربية ابنتك مزعجة جداً هكذا |
Çok Çok özür dilerim. Ne kadar üzgün olduğumu bilemezsin. | Open Subtitles | أنا آسف جداً جداً، ليس لديكِ فكرة كم أنا آسف |
O zaman karın olduğunu varsayalım Tekrar, gerçekten Özür dilerim. | Open Subtitles | حسناً ، لنفترض أنها زوجتك. مرة أخرى أنا آسف جداً. |
Ama şunu bilmeni istiyorum, ben çok ama Çok üzgünüm, amca. | Open Subtitles | أني آسف جداً يا عمي آسف جداً و خجل مما فعلته |
Çok üzgünüm ama hem Ninjalar'ın hem de Transformerlar'ın takımları tamamen dolu. | Open Subtitles | أنا آسف جداً ولكن كلا فريقي النينجا والمتحولون ممتلئين لديهم فرق كاملة |
Yaşadığın durumun trajik olduğunu kabul ediyorum ve Çok üzgünüm. | Open Subtitles | أقر على أن موقفك بائس للغاية و أنا آسف جداً |
Kötü bir zamanda mı geldim? Çok üzgünüm. Düzeltmek için elimden geleni yapacağım. | Open Subtitles | هل هذا وقت سئ؟ أنا آسف جداً سوف أفعل أي شئ لأصحح الأمور |
Bayan Brisbane, Çok üzgünüm. Gitmeliyim. Beni bekliyorlar. | Open Subtitles | آنسة بريسبان ، أنا آسف جداً ، بجب أن أذهب ، هم ينتظرونني |
Efendim, Çok üzgünüm ama pantolonumu yırttım gibi görünüyor. | Open Subtitles | سيدي , أنا آسف جداً لكن يبدو أن ملابسي الداخلية تمزقت |
Adam öldürdüğün için seni idam edecekler. Çok üzgünüm. | Open Subtitles | لو إنك ستقف لتندم على الرجال الذين قتلتهم، أنا آسف جداً |
Çok üzgünüm, Zamanın nasıl geçtiğini unutmuşum. | Open Subtitles | آسف جداً ، أنا فقط تماماً أضعت طريقي بوقتي |
Tüm bunları sizden sakladığım için Çok özür dilerim çocuklar. | Open Subtitles | إنني آسف جداً لأنني أخفيت عنكم كل هذا يا رفاق |
Beni kullandıklarını anlayamadığım için sana inanmadığım için Çok özür dilerim. | Open Subtitles | وأنا آسف جداً أنّى لم أستطع رؤية ذلك آسف لعدم تصديقك |
Constance, elimde olan bir şey değil. Çok özür dilerim. | Open Subtitles | كونستانس، أنا لا أَستطيع مساعدته أَنا آسف جداً |
Sana herşeyi daha önce anlatmadığım için Özür dilerim. Sadece seni korumaya çalışıyordum. | Open Subtitles | وأنا آسف جداً لعدم اخباركِ بذلك , اردت فقط حمايتكِ هذا كل شيء |
- Eşiniz için çok üzüldüm. | Open Subtitles | وبالمناسبة، آسف جداً للسَمْع حول زوجِكَ. |
Olanlar için Kusura bakma. | Open Subtitles | أنا آسف جداً بخصوص ما حدث مسبقاً. لقد أسأت لك. |
Aramızdan biri çok acele bir karar verdiği için gerçekten Üzgünüm. | Open Subtitles | الآن , شخص قفز للأمر مبكراً , ولذلك أنا آسف جداً |
Bayan, bunu duyduğum için gerçekten Çok üzgünüm; ama gecenin yarısı oldu. | Open Subtitles | حسناً سيدتي, آسف جداً لسماع ذلك لكنّنا في منتصف الليل |
Bizim iyi arkadaş olduğumuzu bilmiyor. Zaten şimdiden çok üzgün. | Open Subtitles | هل تفهمني,لا يعرف أننا صديقان حميمان,أعني إنه آسف جداً الآن |