Hiçbir zaman buzlukta boş yer olduğundan emin olmadan onu okumaya başlamam. | Open Subtitles | أنا لا أبدأ بقراءته قبل أن أتأكد من أن لدينا مكان فارغ له فى الفريزر. |
Tamam, o zaman neden oğlanlar bugünlük sahayı almıyorsunuz ve ben de hafta sonuna kadar kızların bir sahası olduğundan emin olurum? | Open Subtitles | حسناً، لماذا لا يحصل الفتيان على الميدان اليوم ثم سوف أتأكد من أن الفتيات يحصلن على مكان للتمرين بحلول نهاية الأسبوع؟ |
Çaresiz bir ev kadınının bu işi yapacak ruhu olduğundan emin olmak istedim. | Open Subtitles | أردت أن أتأكد من أن ربة المنزل اليائسة لديها تلك المعنويات |
Sabah ilk işinin bir doktora görünmek olduğuna emin olacağım. | Open Subtitles | سوف أتأكد من أن ترى طبيب أول شيء في الصباح |
Ama dikkatinin burada olduğuna emin olmam gerekiyor %100 olarak! | Open Subtitles | ولكن عليّ أن أتأكد من أن %تركيز هنا، بنسبة 100 |
Aracın şüphesiz şekilde yasal olduğundan emin olmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أتأكد من أن هذه السيارة قانونياً. بدون شكوك. |
Yaptığın değişikliklerin uygun olduğundan emin olana kadar gözümün üzerinde olması gerek. | Open Subtitles | أنا فقط بحاجة إلى إبقاء عيني عليك حتى أتأكد من أن التغييرات التي قمت بها هي المطلوبة |
Herkesin güvende olduğundan emin ol, herkesin sağ salim döndüğünden emin ol-- | Open Subtitles | أتأكد من أن الجميع بخير، اتأكد من عودتهم أحياء |
Konuklarımızın mutlu olduğundan emin olmak isterim. | Open Subtitles | أحب أن أتأكد من أن ضيوفنا سعيدين |
Herkesin görevinin bilincinde olduğundan emin olmalıyım. | Open Subtitles | أريد أن أتأكد من أن كل شخص يعرف دوره |
Kapının kilitli olduğundan emin olmak istedim. | Open Subtitles | أردت أن أتأكد من أن الباب مُقفلاً |
Temelinin sağlam olduğundan emin olmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أتأكد من أن لديك أساسًا صلبا. |
Konuklarımızın mutlu olduğundan emin olmak isterim. | Open Subtitles | أحب أن أتأكد من أن ضيوفنا سعيدين |
Rusty zaten binbir zorlukla geldi ve açıkçası bu adamın, bu iş için yeterli olduğundan emin olmak istiyorum. | Open Subtitles | رستي) تأتي معه تحديات، وفي الحقيقة) أود أن أتأكد من أن هذا الشخص يستطيع فعل هذه المهمة |
İlk olarak Kingsbridge'e bir hac yolculuğu yapıp Jack'in orada olduğuna emin olmalıyım. | Open Subtitles | "أولاً يجب أن أقوم بزيارة لـ "كينجسبريدج حتى أتأكد من أن (جاك) متواجداً |
Sadece günlük güvenlik kontrolümü yapıyordum Uma Thurman'ın, silahımın adı bu, kilitli olduğuna emin olmak için ve yanlışlıkla patladı. | Open Subtitles | لقد كنت أقوم بفقط بتحقق الأمانة اليومي، أتأكد من أن (أوما ثورمان)... ذلك ما أسميه... |