Ben basına konuşmak istiyorum. Onlara her şeyi anlatmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أتحدث مع الصحافة أريد أن أخبرهم بكل شيء |
Peki tahmin ediyorum, ama hemen damadınla konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | لا بأس، أنا أظن فحسب أريد أن أتحدث مع زوج ابنتك حالاً |
Bir kongre üyesi ile konuşmam önerildi | TED | نُصحت أن أتحدث مع عضو الكونجرس لولايتي. |
Bay Brown ile biraz konuşmam mümkün mü? | Open Subtitles | هل من الممكن أن أتحدث مع السيد تومي براون؟ |
Onun geçmişi ile hemen girebilir. Bir kaç kişiyle konuşuyordum da... | Open Subtitles | ،بسجلاتها، إنها أفضل شخص للوظيفة لقد كنت أتحدث مع بعض الأشخاص |
24 saate veya biriyle konuşmama gerek yok. | Open Subtitles | لست أحتاج ليوم كامل لست مضطر أن أتحدث مع أحد |
Ben kimseyle konuşmadım. - Başka biriyle mi? - Evet. | Open Subtitles | أنا لا أعرف الى من تحدثت أنا لم أتحدث مع أي شخص |
Yetkili biriyle konuşmak istiyorum. Şikayette bulunacağım. | Open Subtitles | أريد أن أتحدث مع شخص مسؤل أريد أن أتقدم بشكوى |
Şimdi kapatmalıyım ama önce babanla konuşmak istiyorum, olur mu ? | Open Subtitles | علي الـذهـاب الآن ، لكني أريد أن أتحدث مع والدك أولاً، اتفقنا ؟ |
Harry Finley'le konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | من فضلك أننى اريد أن أتحدث مع هارى فينلى |
Belki sizi rahatsız etmem yanlıştır ama anlayacak biriyle konuşmam gerekiyor. | Open Subtitles | ربما إنه خطؤٌ مني أن أُزعجك لكنني احتاج أن أتحدث مع شخص يفهم |
Eminim harika bir şehirdir, Dr. Chilton ama bana Dr. Lecter ile konuşmam ve öğleden sonra rapor etmem söylendi. | Open Subtitles | انا متأكده من انها بلده جميله , د.شيلتون ولكن لدي تعليمات ان أتحدث مع د.ليكتر ثم أعود عصرا |
Lydia, canım, zili çal. Hemen Hill ile konuşmam gerekiyor! | Open Subtitles | ليديا ياحبيبتى,أضربى الجرس فعلى أن أتحدث مع هيل |
Konut yöneticimle konuşuyordum, ve o bir havuz temizleme elemanı arıyor. | Open Subtitles | لقد كنت أتحدث مع مدير الشقة وهو يبحث عن فتى للمسبح |
Şimdi size söylemem lazım, geçen hafta bu konu hakkında Kyle ile konuşuyordum, ona hikayesini anlattığımdan bahsediyordum. | TED | والآن علي إخباركم كنت أتحدث مع كايل عن هذا الموضوع أني كنت سأخبركم بهذه القصة |
24 saate veya biriyle konuşmama gerek yok. | Open Subtitles | لست أحتاج ليوم كامل لست مضطر أن أتحدث مع أحد |
Kiminle konuştuğunu bilmiyorum. Ben kimseyle konuşmadım. | Open Subtitles | أنا لا أعرف الى من تحدثت أنا لم أتحدث مع أي شخص |
Şu herifle bir konuşayım. Lütfen! | Open Subtitles | دعنى أتحدث مع هذا الرجل أرجوك دعنى أتحدث معه لدقيقة |
İş adamlarıyla konuşurken onlarla ters düşüp hayır, çalışanlarınız sizin en değerli varlığınız değil dediğimde onları çoğu zaman çok üzüyorum. | TED | عندما أتحدث مع رجال الأعمال، عادة ما أجعلهم جد مستائين عندما أعارضهم وأخبرهم لا، موظفيكم ليسوا أثمن أصولكم. |
Lord Davenwood'la konuşmalıyım. | Open Subtitles | لكنني يجب أن أتحدث مع اللورد كرافينوود. الأمر بالغ الأهميه. |
Konuştuk. İlk kez bir kadınla sadece konuştum. Çok güzel. | Open Subtitles | لقد تحدثنا، لم أتحدث مع إمرأة من قبل، إنها بارعة |
Niyetlerimizi belirtmek için Başbakan Oshiro ile direkt olarak konuşacağım. | Open Subtitles | أريد أن أتحدث مع رئيس الوزراء أوشيرو و أوضح نوايانا. |
Şu kamerayı yüzümden çeker misin? Git başımdan! 911'le konuşmaya çalışıyorum! | Open Subtitles | هل أبعدت الكاميره عن وجهي أبعدها أحاول أن أتحدث مع الطوارئ |
Birine yardımı olabilecek biriyle ilgili bir şeyler görmüş olan biriyle konuşmamı istiyor. | Open Subtitles | أرادني أن أتحدث مع شخصربمارأىشيئاً.. عن شخص ما ربما يستطيع أن يساعد شخصاً لا أعرف , إنها أشياء كثيرة رائعة |
Diğerleriyle konuşmadan önce senin buna hazır olduğundan emin olmam gerek. | Open Subtitles | قبل أن أتحدث مع الأخرين يجب أن أعرف أنك مستعد لهذا. |
Hakikaten hasta ile konuşup geçmişini öğrenmemi mi istiyorsun? | Open Subtitles | تريدني حقاً أن أتحدث مع المريضة و أعرف تاريخها المرضي؟ |
Biliyorum böyle söylemeyi dine hakaret sayar kimileri ama ben Tanrı ile konuşurum. | Open Subtitles | أعلم أن البعض يعتبرونه ، كفر لتقولي هذا لكني بالفعل أتحدث مع الرب |