ويكيبيديا

    "أتحدّث" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • konuşmak
        
    • konuşmam
        
    • konuşuyorum
        
    • bahsediyorum
        
    • konuşuyordum
        
    • konuşayım
        
    • bahsettiğimi
        
    • konuşabilir
        
    • konuşmuyorum
        
    • bahsetmiyorum
        
    • konuşmadım
        
    • konuşurken
        
    • konuşacağım
        
    • konuşmama
        
    • söz
        
    Ama ondan önce seninle konuşmak istediğim bir konu var. Open Subtitles لكن قبل أن أذهب، أريد أن أتحدّث إليكِ حول شيءٍ.
    Ölümcül öpücüklerden bahsetmişken, seninle konuşmam lazım, Prue. Open Subtitles بالحديث عن القُبَل المُميتة يجب أن أتحدّث إليكِ، برو
    Ama bir süredir annemlerle konuşuyorum ve eve dönmem gerektiğini düşünüyorlar. Open Subtitles لكن كنت أتحدّث مع والديَّ, و يظنّون أن عليهَّ الذهاب للديار.
    Kalp ve böbrek çocuk oyuncağı! Ben merkezi sinir sisteminden bahsediyorum! Open Subtitles القلوب والكلى ليست سوى ألعاب أنى أتحدّث عن النظام العصبي المركزي
    Ben de az önce arkadaşımla bunu konuşuyordum. Open Subtitles هذا مضحك, لقد كانت أتحدّث مع صديقي عن هذا للتوّ
    -Joy. -Tamam, müdürünüzle konuşayım. -Müdürüm ara verdi. Open Subtitles ـ أريد أن أتحدّث إلى المراقب ـ إنه فى استراحة
    Aslında doğru konuşmak istiyorsam Çince beni konuştuğumu sürekli düşünmeye zorlar. TED و بالواقع، إن أردت أن أتحدّث بطريقة سليمة، فإنّ الصينيّة تجبرني على التّفكير دوما فيما أقوله.
    Bugün biraz iş gücü ve çalışma hakkında konuşmak istiyorum. TED أودّ أن أتحدّث قليلاُ اليوم عن الكدح و العمل
    Burada olma nedenim çok gerçek olan öldürücü robotlar- kendi kendini yöneten insansız hava araçları hakkında konuşmak. TED أنا أتحدّث عن روبوتات قاتلة حقيقية، الطائرات القتالية ذات التحكم الذاتي.
    Liman Devriyesine girmekle ilgileniyordum ve konuşmam gerekenin siz olduğunu söylediler. Open Subtitles أناأهتمّبأمردورياتحراسةالموانئ.. ولقد أخبروني أنكِ السيّدة التي يجب أن أتحدّث معها
    Seninle konuşmam gerek sapık herif. Open Subtitles أريد أن أتحدّث إليك, أيّها المنحرف اللعين.
    Haftalardır ortalıkta yok, onunla konuşmam gerek. Tamam mı? Open Subtitles لم يأتي منذ أسابيع يجب أن أتحدّث إليه ، حسنا ؟
    Bu sadece çalışma odamda öldürüldüğünü kanıtlar. Neden seninle konuşuyorum? Open Subtitles ذلك يثبت فحسب أنّها قتلت في غرفتي لمَ أتحدّث معكِ؟
    İnsanoğlu hakkındaki ölüm kararlarını kendi başlarına veren tamamen özerk robot silahlar hakkında konuşuyorum. TED أنا أتحدّث عن أسلحة روبوتية ذاتية التحكم تماما تقوم باتّخاذ قرارات قاتلة للبشر وحدها.
    Kafamdaysalar neden onlarla konuşuyorum? Open Subtitles إذا كانوا في عقلي؟ إذن لماذا أنا أتحدّث معهم ؟
    Tarih öncesi bir hayvandan bahsediyorum. Neredeyse binlerce yıl fark edilmeden yaşamış. Open Subtitles أتحدّث عن الحيوان قبل التأريخ الذي يمرّ بدون ملاحظة لعمليا آلاف السنوات.
    Orada oturmuş o çocuklarla konuşuyordum. Open Subtitles لقد كنت أجلس هناك وكنت أتحدّث فقط مع هؤلاء الرفاق
    Bir fikrim var. Önce ben konuşayım. Open Subtitles لديّ فكرة، دعيني أتحدّث أوّلاً، أتسمحي لي؟
    Görüyorum ki neden bahsettiğimi anlamıyorsun. Open Subtitles يمكن أن أرى أنت لا تعرف الذي أتحدّث عنه.
    Bay Kettering ile konuşabilir miyim lütfen. Open Subtitles أتسائل هل بإمكاني أن أتحدّث مع السيد كيتيرينج؟ من فضلك
    Babamla konuşmuyorum çünkü ne diyeceğini biliyorum. Open Subtitles أنا لا أتحدّث لوالدي لأنّي أعلم ماذا سيقول
    Uzun zaman öncesinden bahsetmiyorum, yarı unutulmuş çocukluk hatıralarından. Open Subtitles أنا لا أتحدّث عن زمن بعيد أو ذكرى طفولة بعضها منسى
    Asıl garip olanı o zamandan beri onunla konuşmadım. Open Subtitles الأمر الغريب أنني لم أتحدّث معه مذّاك الحين
    Şimdi burada sizlerle konuşurken, bu soğuk ortamda harabeler arasında, buradaki kitle mezarların boşlukları, soğuk ve çamurlu sular doldururken, bu utanç verici olaylar anılarımıza kazınıyor. Open Subtitles بينما أتحدّث إليكم الماء البارد من المستنقعات والأطلال يملأ جوف المقابر الجماعية ماء بارد مُظْلِم كظلمة ذاكرتنا.
    Biraz strateji ve onun teknoloji ile ilişkisi hakkında konuşacağım. TED سوف أتحدّث قليلًا عن الاستراتيجية وعلاقتها بالتكنولوجيا
    Seni bir seans boyunca Sienna ile konuşmama izin vermeye zorladım. Open Subtitles جعلتك تنتظرني وأنا أتحدّث إلى سيينا خلال الجلسة
    Size toplantılarımdan birine katılan genç bir adamdan söz etmek istiyorum, Mohamed Mohamoud, bir çiçekçi. TED أريد أن أتحدّث لكم عن شابّ كان قد حضر إحدى اجتماعاتي، وهو محمد محمود، بائع زهور.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد