Söylediğim ya da anımsadığım şeyleri duymak istemiyorum. Beni yalnız bırak. | Open Subtitles | لا أريد أسمع أي شئ قلته أو تذكرته أتركني فقط لوحدي |
Söyle, yapayım. bırak beni. Bir tek onu yapamam işte. | Open Subtitles | قولي لي ما أفعله، وسأفعله. أتركني. أي شيء إلا هذا. |
- Yanlış cevap. - bırak beni Yüzbaşı, lütfen. | Open Subtitles | ـ إجابة خاطئة ـ أتركني لحالي يا كابتن ، أرجوك |
Burada bana ihtiyacınız yok. bırakın çıkayım, lanet araba sizde kalsın. | Open Subtitles | إنّك لن تحتاجني هُنا، أتركني أرحل فحسب وأنت أحتفظ بسيارتي اللعينة. |
Lütfen basitçe ne diyeceksen de, sonra da kestirmeme izin ver. | Open Subtitles | رجاء قل ما يجب أن تقول، وبوضوح مميز، وبعد ذلك أتركني آخذ غفوتي. |
Şimdi bana neler olduğunu anlatma. bırak muğlak kalsın. | Open Subtitles | لاتقل لي ماذا يحدث, أتركني بحيرة من أمري |
Beni yanlız bırak. bırak bebeğimi barış içinde büyüteyim. Nehrin orayı tutmuşlar ve gece için kamp kurmuşlar. | Open Subtitles | إتركني وحدي فقط أتركني مع طفلي بسلام وصلوا إلى النهر وخيّموا هناك لليلة |
- bırak beni! | Open Subtitles | ستايس , أتركني إنظر ماذا وجدت بين الشجيرات |
- Walkman'ımı kırdım, James Brown kasetim kayboldu ve dev bir kamyona çarpıldım. Beni yalnız bırak. | Open Subtitles | كسرت ووكماني وأصابتني شاحنة كبيرة لذا أتركني وحدي |
Hiç kimse bunlardan bahsetmiyor. - Şimdi beni rahat bırak. | Open Subtitles | لا أحد يطرح هذه المواضيع والآن أتركني وحدي |
Beni rahat bırak. Bir haftadır evde oturuyorum. | Open Subtitles | أتركني وشئني لقد كنت جالسا بالمنزل لمدة أسبوع |
Sen de "ben iyiyim. Beni rahat bırak" diyordun. | Open Subtitles | كنت كمن يقول ، أنا بخير ، أنا بخير ، أتركني بحالي |
Sana yalvarıyorum baba, bırak gideyim. | Open Subtitles | أتركني اتركني، أبي، أتوسل إليك أرجوك يا أبي أرجوك |
- Dostum, sen yolunu kaybettin. - Beni yalnız bırak. | Open Subtitles | . صديقي لقد ضللت طريقك - . أتركني لشأني - |
- Hey, bırak beni Bass. - Archibald alışkanlığını üzerinden at önce. | Open Subtitles | انت أتركني ياباس اتركي عادتك مع ارشيبالد |
Beni yalnız bırak. Partine git, bir sürü önemli insan var orada. | Open Subtitles | أتركني وشأني, اذهب لحفلتك, فهي مليئة بالأشخاص المهمين |
Beni bırak, hayallerinde göremeyeceğin kadar Kan Çeliği'ne sahip ol. | Open Subtitles | أتركني وأنا يمكن أن أحضر لك الدم الصلب أبعد مما تتصور |
Bunu ona göstermeliyim. Onunla konuşmam gerek. bırakın beni! | Open Subtitles | أريد أن أريه هذا أريد التكلم معه، أتركني |
Sanırım "beni rahat bırakın" burada farklı anlama geliyor. | Open Subtitles | أعتقد أن كلمة أتركني وحـدي تُعني شيئاً أخـر هنـا. |
Sen durumu anladığında, ben kaçmış olurum. Şimdi gitmeme izin ver! | Open Subtitles | بعد أن إكتشفت الأمر، هربت فقط أتركني أذهب |
Gidelim. Çekil üstümden! | Open Subtitles | أتركني أتركني أذهب |
Olmadı Maggie ve beni adaya bırakır, dönüşte de alırsınız. | Open Subtitles | إذن أتركني أنا و "ماجي" على جزيرة وخذنا أثناء عودتك |